İlim öğrenmek ve öğretmek, her Müslümanın vazifesidir

A -
A +

Çocuğunun Müslüman olmasını isteyen ana-baba, Kur’ân öğretmelidir. Fırsat elde iken okuyalım, öğrenelim ve çocuklarımıza da öğretelim!

 

 

 

Su uyur, düşman uyumaz. Allahü teâlâ, habîbi, çok sevdiği Peygamberi Muhammed “aleyhisselâm” hürmetine, Müslümanları, gaflet uykusundan uyandırsın. Düşmanların yalanlarına, iftiralarına aldanmaktan muhafaza buyursun! Âmîn. Yalnız dua etmekle kendimizi aldatmayalım! Allahü teâlânın âdet-i ilâhiyesine uymadan, sebeplere yapışmadan, çalışmadan dua etmek, istemek, kuru bir temenniden ibarettir. Müslümanlıkta, hem çalışılır, hem de dua edilir. Önce sebebe yapışmak, sonra dua etmek lâzımdır.

 

Küfürden kurtulmak için birinci sebep, İslâmiyeti öğrenmek ve öğretmektir. Zaten, Ehl-i sünnet i’tikâdını ve farzları, haramları öğrenmek, kadın erkek, herkese farzdır. Birinci vazifedir. Bugün, bunları öğrenmek, çok kolaydır. Çünkü, doğru olan din kitabı yazmak ve neşretmek serbesttir. Müslümânlara bu hürriyeti veren devlete, her Müslümanın yardım etmesi lâzımdır. Ehl-i sünnet itikâdını ve ilmihâlini öğrenmeyen ve çocuklarına öğretmeyenler, Müslümanlıktan ayrılmak, küfür felâketine düşmek tehlikesindedir. Böyle kimselerin duaları zâten kabûl olmaz ki, küfürden korunabilsinler.

 

Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” Efendimiz buyurdu ki:

 

(İlim bulunan yerde Müslümanlık vardır. İlim bulunmayan yerde Müslümanlık kalmaz.) 

 

(Bir saat ilim öğrenmek veya öğretmek, sabaha kadar ibadet etmekten daha sevaptır.)

 

Ölmemek için, yemek, içmek lâzım olduğu gibi, kâfirlere aldanmamak, dinden çıkmamak için de, dînini, îmanını öğrenmek lâzımdır. Ecdâdımız, her zaman toplanırlar, ilmihâl kitaplarını okurlar, dinlerini öğrenirlerdi. Ancak, böyle Müslüman kaldılar. İslâmiyetin zevkini aldılar. Bu saadet ışığını bizlere, doğru olarak ulaştırabildiler. Bizim de Müslüman kalmamız, yavrularımızı içimizdeki ve dışımızdaki kâfirlere kaptırmamamız için, birinci ve en lüzûmlu çâre, her şeyden önce Ehl-i sünnet âlimlerinin hâzırladığı ilmihâl kitaplarını okumak ve öğrenmektir.

 

Çocuğunun Müslüman olmasını isteyen ana-baba, çocuğuna Kur’ân öğretmelidir. Fırsat elde iken okuyalım, öğrenelim ve çocuklarımıza, sözümüzü dinleyenlere öğretelim! Mektebe gittikten sonra öğrenmeleri güç olur. Hatta imkânsız olur. Felâket gelince, âh etmek fayda vermez. İslâm düşmanlarının, zındıkların, tatlı, yaldızlı kitaplarına, gazetelerine, mecmua, televizyon ve radyolarına ve filmlerine aldanmamalıdır.

 

İbni Âbidîn “rahime-hullahü teâlâ”, üçüncü ciltte buyuruyor ki: 

 

“Hiçbir dîne inanmadığı hâlde, Müslümân görünüp, küfre sebep olan şeyleri Müslümanlıkmış gibi anlatarak, Müslümanları dinden çıkarmaya çalışan sinsi kâfirlere (Zındık) denir.”

 

 

 

 

 

Hasan Yavaş'ın önceki yazıları...