Enflasyon ve büyüme rakamlarında büyük dalgalanmaların seyrettiği dönemlerde SSK ve Bağ-Kur’dan emeklilik başvurusunda bulunulan tarih hayati ehemmiyet arz etmektedir.
Keza bu durumlarda içinde bulunulan yıl veya takip eden yılda yapılacak emeklilik müracaatına göre aynı dönemlerde ve aynı süre ve kazançlar üzerinden şartlara sahip olan emekliler arasında bile kalıcı farklara neden olabilmektedir.
Bunun en bariz canlı örneğini geçen sene yaşamıştık.
2024 yılında emekli olanlar yılbaşından sonra emekli olanlara göre %30’lara varan avantajlar elde etmişti.
Elbette ki bu farkın büyüklüğü kişi özelinde de değişmektedir. Bu sene yine büyük fark olacak mı? Okuyucularımızdan gelen yoğun talebe binaen mevcut verilere göre cevaplamaya çalışalım.
Emekli Sandığına tabi olanların emeklilik maaşlarının hesabı Emekli Sandığı Kanuna göre yapılmakta olup hesap şekli oldukça basit ve sadedir. Bu sandığa tabi olan memurların endişe etmelerine mahal bulunmamaktadır. Zira 2025 -2026 yılları arasında yaşanabilecek fark bunları etkilememektedir. Sadece ilk defa 5510 sayılı Kanuna tabi olarak çalışmaya başlayan memurları etkilediğinin altını çizelim.
Emeklilik maaşının hesabı sigortalılık sürelerin geçtiği döneme göre yapılmaktadır. Buna göre;
Özel sektörde çalışanlar için 31/12/1999, kamu sektöründe çalışanlar için ise 14/1/2000 (dâhil) ve öncesinde tahsis talebinde bulunan veya ölen sigortalıların aylıkları eski SSK (506 sayılı) Kanunda öngörülen gösterge sistemine göre,
2000 öncesi hizmetleri bulunup 2000 ile 2008/Ekim (özel sektör için 30/9/2008, kamu sektörü için 14/10/2008) öncesi tahsis talebinde bulunan veya ölenlerin aylıkları gösterge ve İşsizlik Sigortası (4447 s.) Kanunuyla getirilen sistem olmak üzere ikili karma sisteme,
Sigortalılık başlangıç tarihi 2000 yılından sonra olup 2000 ila 2008/Ekim (özel sektör için 30/9/2008, kamu sektörü için 14/10/2008) öncesi tahsis talebinde bulunan veya ölenlerin aylıkları sadece 4447 sayılı Kanun’la getirilen sisteme,
Sigortalılığı 2008/Ekim (dâhil) ve bundan sonraki bir tarihte başlayanların aylıkları kanunla getirilen yeni sisteme,
2000 sonrası hizmetleri bulunup 2008/Ekim (özel sektör için 1/10/2008, kamu sektörü için 15/10/2008) sonrası tahsis talebinde bulunan veya ölenlerin aylıkları 4447 ve Kanunla getirilen ikili karma sisteme,
2000 öncesi hizmetleri bulunup 2008/Ekim (özel sektör için 1/10/2008, kamu sektörü için 15/10/2008) sonrası tahsis talebinde bulunan veya ölenlerin aylıkları gösterge, 4447 ve Kanunla getirilen üçlü karma sisteme, göre hesaplanmaktadır.
Normalde son derece basit bir şekilde hesaplanması gereken emekli aylıkları maalesef yapılan değişiklik ve oynamalarla içinde çıkılmayacak kadar karmakarışık hâle getirilmiştir. Dolayısıyla karma sistemde sigortalılık süresinin geçtiği dönem özelikle ABO açısından son derece önemlidir.
Bu sorunun cevabı önemli ölçüde 2025 yılına ait TÜİK’in açıklayacağı enflasyon oranları ile GM (gelişme hızı) oranı verilerinin netleşmesine bağlı. Dolayısıyla ağustos ve takip eden aylara ait enflasyon rakamlarını beklememiz lazım.
Diğer yandan asgari ücret üzerinde maaş alanlar ile kıdem tazminatı tavanını aşanlar için yılbaşında asgari ücret ve memur maaşlarına gelecek güncellemelerin de önemli olduğunu belirtmemizde fayda var.
Emeklilik planı yapan herkesin kafasında dönüp duran bir soru: Geçen sene olduğu gibi çift haneli %30’lar civarında fark olur mu? Bu yıl mı emekli olayım, yoksa 2026'yı mı bekleyeyim?
Elbette haklısınız. Keza enflasyonun dalgalı gittiği, maaş hesaplarının değişken olduğu bir dönemde bu karar çok kritik. Ömür boyu sizin ve ailenizin hayatını etkileyebilecek bir karar.
SGK mevzuatı ve emeklilik hesaplama sistemi her ne kadar karmaşık olsa da yüksek maaşa hak kazanmada özellikle SPEK yani çalışırken ne kadar yüksek ödediğiniz prim günlerinizin majör faktör olduğunun altını çizelim.
“2025 mi 2026 mı?” konusunda ise bu sene rahat karar vermenizi tavsiye ediyorum. Zira geçen seneki gibi %30’larda hiç kimse fark beklemesin.
Kabaca yaptığım hesapta hükûmetin enflasyonu hedefi tutsa da tutmasa da “çift haneli rakam” farkının olmayacağını rahatlıkla söyleyebilirim.
Lafın özü acele etmeyin. Dereyi görmeden paçaları sıvamayın...
İsa Karakaş'ın önceki yazıları...