Akan kanlar hatırına ve hürmetine!..

A -
A +

 Kurban Bayramını idrak ediyoruz... Bütün dünyada Müslümanlar; Allahü teâlaya kulluk vazifesi çerçevesinde, ona ibadet etmek (Kurban, Allah'a yaklaşmak ve onun rızasını kazanmak maksadıyla kesilen hayvan demektir...) niyetiyle kurban kesecekler. Niyazımız odur ki, Müslümanlar hangi niyetle kesmişlerse, Cenab-ı Hakk'ın indinde makbul olsun! Halis niyetle birlikte, kurban ibadetinin bütün şartlarına riayet etmek önemli şüphesiz... İlk insan ve ilk peygamber, Âdem aleyhiselâmın iki oğlunun (Habil ve Kabil) kurban ibadeti ile ilgili Maide Sûresinin 27. Âyet-i kerimesinde, meâlen şöyle buyrulur: "Onlara, Âdem'in iki oğlunun haberini hakikat olarak oku. Hani ikisi de birer kurban sunmuşlardı da, birinden (Habil) kabul edilmiş, ötekinden (Kabil) kabul edilmemişti. Kurbanı kabul edilmeyen, 'And olsun seni muhakkak öldüreceğim' dedi. Öteki 'Allah ancak kendisine karşı gerçekten sakınanlardan (müttakilerden) kabul eder' demişti." 

Hacc sûresi 37. Ayet-i kerimesinde de meâlen şöyle buyruluyor: "Onun (kurbanların) etleri ve kanları asla Allah'a ulaşmaz. Fakat sizden O'na takva (Allahu teâlaya tam bir teslimiyet) ulaşır..."
Kardeşi Habil'i öldürmek suretiyle, yeryüzünde insan kanını ilk döken Kabil'in işlediği cinayetten bu yana, maalesef insan kanının akması hiç durmadı. Bu mübarek günlerde dahi, dünyanın birçok yerindeki savaşlarda insan kanı akıyor. Ne yazık ki, en çok da Müslüman kanı akıyor! İşte yanı başımızdaki Suriye ve Irak'ın içler acısı hali... Filistin'de, Afganistan'da, Çeçenistan'da, Arakan'da ve daha pek çok ülkede... Yine dua ve temennimiz odur ki, Allah'ın rızasına uygun olarak akıtılan kurban kanlarının hatırına ve hürmetine, Müslümanların kanının akması artık son bulsun! Masumların, çaresizlerin, kimsesizlerin ahu figanı dinsin. Hemen her bayramda dile getirdiğimiz üzere, kan ve ateşle imtihan olan Müslümanlar da, bayram yapma fırsatı bulsun inşallah.
Yıllardır kurban ibadetine karşı ileri geri konuşan sapık kimseler, sanki bu sene biraz olsun seslerini kıstılar. Ya da bana öyle geliyor! Dinî açıdan bu ibadete karşı ileri geri konuşanları ciddiye almak, muhatap kabul etmek vakit israfından başka bir şey değil. Varsın onlar düştükleri çukurda debelensinler. Kitap ve sünnetle vücubiyyeti sabit olan kurban kesme ibadetine, 14 asır sonra saçma sapan iddialarla karşı çıkmaya çalışanlar zavallı kimselerdir. Kurban vazifesini yerine getiren Müslümanların, sosyal ve ekonomik bakımdan cemiyete sağladığı faydalar da göz önünde. Afrika çöllerinin derinliklerinde, açlıkla pençeleşen garip-gurebâya hizmet götürebilenlere ne mutlu!..
Bir diğer olumlu gelişme de, bu sene kurban derilerinin toplanmasıyla ilgili olarak hükümetin yaptığı tasarruf oldu. Tam seksen yıldan beri, zaman zaman şiddetle uygulanan ve Müslümanları, kestikleri kurban derisi yüzünden türlü baskılara maruz bırakan mevzuatın değiştirilmesi, şüphesiz demokratikleşme adına önemli bir adımdır. Dün Arkadaşımız Yıldıray Oğur, bu konuda geniş bir derleme yapmıştı. 1933 yılından beri meğer neler yaşanmış neler!  Evet, "Vatandaşın etinden sütünden derisinden faydalanan devletin sonu..."
Hepinizin Kurban Bayramını tebrik ediyorum. Nice bayramlara...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.