Böcek severler ve böceksavarlar...

A -
A +
Türkiye Gazetesinin manşeti büyük ses getirdi... Dış Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı'nın yönetim binasına, iki tane kadın tarafından yerleştirildiği anlaşılan ve "BÖCEK" tabir edilen dinleme mekanizmasının tespit edilmesi ve bununla ilgili soruşturma sürecini, arkadaşımız Arzu Yıldız başarılı bir gazetecilik çalışmasıyla kamuoyuna mal etti.
Bekleneceği üzere haberle ilgili hayli geniş ve farklı reaksiyonlar oluştu... Zira böceklerin yerleştirilmesinde rol oynayan iki kadının, daha önce AK Parti'nin kuruluş çalışmalarında da görev yaptığı bilgisi de, haberde yer alıyordu. Ancak bahse konu şahıslar için "kurucu" sıfatının kullanılmış olması, AK Parti'nin üst katmanlarında doğal olarak tepki ile karşılandı. Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, böcek yerleştirilme hadisesini doğrularken, olayın faillerinin Parti kurucusu olduğu iddiasını yalanladı. Bu tepkinin anlaşılır tarafı şudur: Bunca senedir memleketi yöneten iktidar partisinin kurucuları arasında, İran adına casusluk faaliyetinde bulunan kişilerin yer alma ihtimali dahi, yeterince ürkütücü idi! Dolayısıyla bu yalanlama şaşırtıcı değil. Ancak Gazetemizin haber merkezi, haberin arkasında duruyor ve halen soruşturma altındaki kadınların, Partinin kuruluş çalışmalarında görev almış olma bilgisinin sabit olduğu noktasında ısrarlı.
İşin bu kısmı aslında teferruat... Önemli olan espiyonaj faaliyetleri ve bu alandaki türlü türlü oyunlar. Hatırlayınız, aylar önce bir soru üzerine bizzat Başbakan Erdoğan; kendi çalışma ofisine dinleme cihazı konulmuş olduğunu ifşa ettiğinde, yer yerinden oynamıştı! Mesele irdelendiğinde anlaşıldı ki, bu olay üzerine Başbakanın güvenliğini sağlamakla görevli koruma ekibi baştan aşağıya değiştirilmiş... O günlerde konuya dair çok yoğun spekülasyonlar yapıldı ve siyasi arenada büyük gerilim oluştu. Önemli şahısların evlerine ve işyerlerine, "böcek" yerleştirme ve kanun dışı dinleme yapma hadiseleri, uzun zamandır ülkenin gündemini işgal ediyor.
Ergenekon ve ilişkili davalar sebebiyle, ortaya çıkan kimi dinleme kayıtları dehşet verici boyutta idi. Nitekim bu meyanda Başbakanın eşi ile ve diğer bazı şahıslarla yaptığı özel konuşmaların bile dinlenmiş olduğu gerçeği, ilgili çevrelerde büyük öfke ve sarsıntılara yol açtı... Diğer taraftan dinleme konusunda, legal – illegal tefrikini yapma hususunda da büyük kafa karışıklığı yaşanıyor. Dinleme hangi hallerde yapılmalı, buna hangi şartlarda izin verilmeli meselesi, hâlâ daha netleştirilebilmiş değil. İlgili mevzuatta da büyük boşluk ve muğlaklık var. 'Derin Devlet' tabir edilen yapının, yıllarca; belki on yıllarca yasadışı dinleme yapmış olduğu gerçeği karşısında, halen kayda değer bir işlemin ifa edildiğini söylemek mümkün değil. Devletin "kozmik oda" denilen ve hassas bilgilerin temerküz ettiği arşivlerine ulaşmak, mahkemeler için mümkün olmuyor. Bildiğimiz, şimdiye kadar yalnızca bir yargıcın verilen kısıtlı izin çerçevesinde; sadece belli bir konuda, kontrol altında inceleme yaptığı ve doğal olarak sınırlı bilgi toplayabildiğidir.
Yasa dışı dinleme ve bilgi kayıtlarıyla, devletin önemli mekanizmalarına sızan ve buralarda görevli şahısların iradesini bir biçimde teslim alarak, ülkenin güvenlik sistemine ve stratejik menfaatlerine darbe vuracak faaliyetler gerçekleştiren suç şebekeleri, ancak kısmen deşifre edilebilmiş durumda. Anlaşılıyor ki bu böcek severlerle mücadelede, böceksavarların daha çok ama çok işi var!..
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.