"Dizlerinin Üzerine Çöküp Yalvaracaklar!.."

A -
A +

"Barış Süreci" olumlu bir sonuca ulaşacak mı diye, kimi tedirginlik ve endişelerin hüküm sürdüğü bir ortamda, geleceğe dönük iyimserliğimizi arttıracak bir haber... Avrupa Birliği'nin enerji politikalarından sorumlu komiseri Günther Oettinger, AB patronlarının hiç de hoşuna gitmeyecek; belki de burunlarından solumalarına yol açacak şeyler söylemiş. Bild Gazetesinin haberine göre, Konrad Adenaeur Vakfının Brüksel'de düzenlediği bir toplantıda konuşan Oettinger, tamı tamına şunları söylemiş: "İddiaya girerim ki, önümüzdeki 10-20 yıl içerisinde bir bay ya da bayan Alman Başbakanı, yanına Fransız mevkidaşını da alıp dizlerinin üstünde sürünerek Ankara'ya gidecek ve Türklere, 'Bize katılın' teklifinde bulunacak..." Şayet özel olarak Bayan Merkel'i kızdırmak gibi bir maksadı yoksa AB komiseri, birçok ezberi bozacak, hayli kışkırtıcı bir ifadede bulunmuş. Kariyerine bakıldığında, Komiser hayli önemli bir maziye sahip... Almanya'nın Baden Württemberg eyaleti eski başbakanı olan Oettinger, 2010 yılından beri AB enerji politikalarından sorumlu komiser olarak görev yapıyor. Diz çökme meselesine gelince; yıllar önce İngilizlerin "Demir Leydi" lakabıyla maruf başarılı başbakanı Margaret Thatcher'i Körfez ülkelerinden birinin Emir'i önünde reverans yaparken gördüğümüzü hatırlarsak, menfaat noktasında gerekirse diz çökmek, Batılıların yapmakta zorlanacağı bir şey değil. Hatta devran döndüğünde daha fazlasını da yaparlar!.. İngiliz sömürge ordusunda bir çavuşken, bilahare "Mareşal" olan İdi Amin, Kraliçe Elizabeth'i, ayakkabılarını çıkartarak çadırına almıştı da yer yerinden oynamıştı... Gerçi daha sonra İdi Amin (Emin) "insan eti yiyen bir yamyam" olarak ilan edilip darbe ile devrildi ama, olsun İngiliz siyasası bu kadarını da becersin artık. Ne de olsa, Uganda eski sömürgesi! Evet... Nerden girip neleri hatırladık. AB İşlerinden Sorumlu Bakanımız Egemen Bağış da hayli keyifli bir yorum yapmış. Şöyle demiş: "Sürünerek mi gelirler, diz mi çökerler bilmem. Kesin bildiğim bir şey varsa mutlaka dize gelirler. Türkiye kendisine art niyetle yaklaşanları dize getirecek güce ve tezlere sahiptir. Merak etmesinler. Türkiye misafirperverdir. Kapısına geleni süründürmez, diz çöktürmez. Ama Türkiye'ye karşı çaresizlikten dizlerinde derman kalmayanlara da gerekli fizik tedaviyi uygular. Oettinger'in Avrupalı yetkilileri aklın emrine çağırması önemlidir. Umarız bu çağrı adresini bulur. 10 yıl 20 yıl sonrasına gerek kalmadan olumsuz senaryolar boşa çıkar. Biz bunu samimi olarak istiyoruz ve bunun için çalışıyoruz. O yüzden dizlerimizin üstünde dimdik ayaktayız. AB de alnı ak, başı dik yoluna devam etmek istiyorsa, yüzünü Türkiye'ye çevirsin..." Ne dersiniz? Hayli keyifli ve özgüven dolu bir yaklaşım... Ama şüphesiz bu sözler de yukarıda Komiserin söyledikleri gibi, AB çevrelerinde bazılarını hop oturup hop kaldıracak cinsten. Fakat kızacaklarına üzerinde düşünseler daha iyi bir iş yapmış olurlar. Almanya ve Fransa bugün için iyi zamanlarında. Acaba yarınları da bu denli güvencede midir? Hiç sanmıyoruz. Avrupa hazırdan yiyor. Hazıra dağlar dayanmaz... Baksanıza, Onassis'in torunlarından biri, çöpten yiyecek topluyormuş!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.