"Şeriatın kestiği parmak..."

CHP Lideri Baykal, AK Parti aleyhine açılmış olan kapatma davasının, beklenen yönde sonuçlanması için ısrarlı... Diyor ki: "Bırak parmak kesilsin!" Deniz Baykal, hukukun işlemesi gerektiği noktasından hareketle böyle diyor ve "Hukuk işlemezse, daha büyük sıkıntı olur..." şeklinde tezini savunuyor. Ona göre, parmağın kesilmesi, parmak sahibi için de faydalı!.. Baykal'ın bu anlatımı, teorik olarak doğru gibi görünse de; işin içinde iş var. Zira "Şeriatın kestiği parmak acımaz..." sözü, adaletin tecelli ettiği kararlar için geçerlidir. Ama her yargısal kararın, adaletin tecellisi anlamına geldiğini kim iddia edebilir? "Bırakınız hukuk işlesin..." diyor Sayın Baykal. Pek güzel, pek hoş! Ama hukuk tabii mecrasında işleyebiliyor mu? Ne yazık ki, buna evet cevabı vermek mümkün değil. Kendimizi kandırmayalım!.. Daha önümüzde dumanı tüten bir 367 kararı var... Bu sürecin nasıl ve kimler tarafından başlatıldığına dair deliller, ses kayıtları ortada! Kimler Sayın Baykal'ı o "hukuk yolu"na sevk etmiş, artık her yönüyle malum... İki hafta sonraki Kurultayda, kendisine rakip olarak CHP liderliğine soyunan Haluk Koç'un itirafları (ve bir yerde nedameti) ortada... Daha başka vahim iddialar da var! Şayet bunlar bir gün ispatlanırsa; o kararın istihsalinde en büyük katkısı olan CHP ve lideri çok zor durumda kalabilir. Evet... Hangi hukuktan bahsediyorsunuz Sayın Baykal? Partinizin ve Meclis'in en yaşlı milletvekili, tecrübeli diplomat Sayın Şükrü Elekdağ; "hukuk" diye ortaya sürülen davanın, sakat taraflarını işaret etmekten geri duramadı. Elekdağ Parti MKYK'sında konuşturulmadı ama; önemli değil, içeride ve dışarıda konuşan, yazan binlerce isim var... Üstelik bunların çoğu AK Parti yandaşı da değil. Ancak onlar gerçekten hukuk ve demokrasi taraftarı. Bırakalım hukuk işlesin... Keşke hukuk tabii mecrasında işleyebilse... Halkın yüzde elli dördünün oyunu alarak Meclis'e gelen partilerin aleyhine kapatma davası açılmış... AK Parti ve DTP kapatıldığında, CHP'nin yüzde 20'lik oyunun ne kadar meşruiyeti kalır acaba? Eğer bu tavrınız bilinçli bir siyasi taktik değilse; fena halde yanılıyorsunuz Sayın Baykal!.. Hukuku alet ederek bir siyasi sonuç almaya çalışmak, kısa vadede avantaj gibi görünebilir belki; ama orta ve uzun vadede, bunun acısı misliyle çıkar. 1960'lardan bu yana benzer atraksiyonlar, hep partinizin aleyhine neticelendi. Yarım asrı aşkın zamandır, halktan iktidar vizesi alamıyorsunuz. Bunun sebeplerini niçin ciddi biçimde araştırma zahmetine girmiyorsunuz? Sürekli halkı suçlayarak; vatandaşın yanlış yaptığını iddia ederek bir yere varamazsınız. 22 Temmuz öncesi ve sonrasını bir kere daha değerlendiriniz ve ona göre hesap yapınız. Sayın Baykal; önünüzde tarihî bir fırsat duruyor... Demokrasiye samimi biçimde sahip çıkarak halkın gönlünü kazanabilirsiniz. Unutmayınız: Halkın iradesine karşı tezgâhlanan darbeye çanak tutanlar; siyaseten tükeniş sürecine girmekten kurtulamazlar!..