NTV'nin ciddiyet iflası!

A -
A +

NTV önemli haber kanallarımızdan biri... Ciddi olduğundan saygınlık kazanmış bir kanal... Bu kanalın ilk günlerinde Sevgili Ömer Üründül ve rahmetli Kenan Onuk'la bugünkü Doksan Dakika'yı yapmıştık. Ama gelin görün ki, bugün aynı ciddiyeti göremiyoruz. Neden mi? Geçtiğimiz cuma saat 18.10 sularındaki spor haberlerinde Avrupa Kupası'ndaki eşleşmeler verilirken, ekranda Azeri takımla Partizan'ın oynayacağı rövanş maçından çıkacak galiple F.Bahçe'nin karşılaşacağı görünüyordu... Yapmayın, etmeyin... O maçın sonundan kimin çıkacağı belli değil de, MTK-F.Bahçe maçından çıkacak belli mi? Yine de formalı patronun hoşuna gitmiştir değil mi? >> Lincoln beni haklı çıkarıyor! Ne demeli ki... G.Saray'ın Brezilyalı futbolcusu Lincoln beni haklı çıkarmaya devam ediyor... Gazetecilik, yazarlık adına bu beni gururlandırır da, ülke futbolu adına üzer tabii ki... Daha geçen sezonun ortalarıyla sonu arasında hem yazdım, hem söyledim... Neyi mi? G.Saray bu Lincoln'den, zararın neresinden dönülse kârdır mantığıyla, bir an önce kurtulmalıdır diye... Bu sezonki izin tecavüzü yüzünden ceza yerse, oynamaz diye de bir ay önce yazdım... Gerisi G.Saray'ı ilgilendirir... >> Biz olmasaydık sizi kim tanırdı Aziz bey? Aziz Bey, bizim meslekten bir arkadaşa sallarken, "Üç Büyükler olmasaydı, spor basınını kim okurdu" buyurmuşlar... Peki, Aziz :ey; spor basını olmasaydı sizi kim tanırdı? Hani şu Üsküdar Anadolu Gençlik'te yöneticilik yaptığınız dönemden, F.Bahçe'ye önce yönetici, sonra başkan olabilmek adına giriştiğiniz kulislerden bu milletin haberi nasıl oldu dersiniz? Sizi başkan yapan Kadıköy Grubu'nun bir çayını bile içmediğiniz günlerde, F.Bahçeli o kişiler sizden nasıl haberdar oldu dersiniz? Tıpkı diğer büyüklerin yönetici ve başkanlarının üzerinde oturdukları temel gibi... >> Delgado haklı da... Beşiktaş'ın, dün deplasmanlara gitmemek adına türlü türlü bahane uydurduğu, bizzat Sinan kardeşim tarafından açıklanan ama, bugünkü kaptanı Delgado demiş ki: "Şampiyonluk için sadece para yeterli değildir..." Doğrudur... Kanıtlanmış hali hemen yanı başımızdadır. Ama şampiyonluk için takım da olmak gerekir... O takımın, takım futbolcusu olmak da Delgado'nun olmazsa olmazı olmalıdır. Sizce var mı? Bence Delgado bugünkü futbol stili ile Beşiktaş takımının aklını karıştıran oyuncudur. Yani oyun tekniği henüz gelişmemiştir. >> Arda, Lincoln'ü sollarken! Gazetelerdeki haberlere göre, Arda'nın forması Lincoln'ünkinden üç - beş misli fazla satıyormuş... Bravo G.Saray taraftarına... Doğru yolu bulmak buna denir işte... >> Benim partim artık Anayasa Mahkemesi! Zaman zaman sporun dışına çıkıyoruz ya... Ülkenin kargaşa içine girmemesi yolunda benim de bir düşüncem var... Bundan böyle partiler, programlarını hazırlayıp Anayasa Mahkemesi'ne sunsunlar... Başsavcı falan oturup programları inceleyerek, iktidara, dört ilkeye uygun olanını seçip işi bitirsinler... Yarın kırmızı çizgiyi aşan olursa da, herkes katlanır olur biter... Nasıl formül ama... Böylece seçimin büyük giderlerinden, listelerde isim aramaktan, sandıklarda sıraya girmekten, aşırı gerilmekten, meydanlarda nutuk dirlerken ezilmekten, ekran başında sonuç heyecanı seçmekten de kurtuluruz. Sen sağ, ben selamet... Hem belki de yeni bir demokrasi stilinin de mucidi oluveririz... Nasıl formül ama... De Sanctis, kaç Aykut, kaç Orkun eder? G.Saray, Sevilla'da ikinci kaleci olan ve F.Bahçe'ye karşı Saracoğlu Stadı'nda izlediğimiz, İtalyan Milli Takımı'nda da iki defa oynamış De Sanctis'i aldı... Aldı da, bu kalecinin Aykut ve Orkun'dan ne fazlası var acaba? Bu, Taffarel, Simoviç, Mondragon sevdası ise, bu defa bu aşk hayal kırıklığı ile biter... >> UEFA Sitesi'nin palavracısı! Gün geçmiyor ki, bizim futboldan birileri UEFA'nın resmi sitesine manşet olmasın... Şaşırtıcı değil mi? Araştırayım dedim... İsmi bende saklı bir TC vatandaşı bu siteye haber pompalıyor... Neler neler... Gece rüyaya yat, sabah kalk salla... En son da Emre için "Boğaz'ın Maradonası" başlığı vardı... Eeee, bizim spor gazetelerinin hastalığının nerelere kadar bulaştığını görün... >> Bu Trabzon başka Trabzon da!.. Sanıyorum ki, ülkenin ne kadar futbola tutkun insanı varsa, en çok Trabzonspor'u merak ediyordur... Öyle ya yepyeni bir takım yapıldı. Transferler akılcı... En son kaleci Sylva da geldi... Bakalım omurgası güçlenmiş bu takımın hocası, ne gibi bir eser sunacak... Bu sezon mutlaka şampiyonluğa oynanması, yani zirveyi sonuna kadar zorlamak gerekir... Kazanılır, kaybedilir, o başka... Aksi olursa, iflas kaçınılmazdır... Şimdiden söyleyeyim de...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.