Şenez Erzik'e ayıp ettiniz!

A -
A +

Avrupa Futbol Şampiyonası'nın 2016 ev sahipliğini Fransa'ya kaptırdık. Vay sen misin? "Şenez Erzik kılını kıpırdatmadı, kulis yapmadı ve biz yaya kaldık..." İşte tipik Türk Spor Medyası kafası...Peki, sen, futbolunun genel yapısı içinde böyle bir turnuvayı organize etme hakkını kendinde görebiliyor musun? Bu maçı 7-6 kaybettiğine ve de ilk turda koca İtalya'yı perişan ettiğine göre, acaba Batı ile arandaki 50 yıllık mesafenin nasıl da bu kadar daraldığını zannediyorsun? Ayıp be! Ha Sadri Şener, ha Platini! Trabzonspor Başkanı Sevgili Sadri Şener ne demişti, "Tabii tabii, Fenerbahçe Stadı'na gideceğiz, oynayacağız ve yenilip döneceğiz..." Bu harika bir kara mizah cümleyi bazı kumbarası dolmuşlar, "Rezalet" olarak yorumladılar. Şimdi de Platini, sanki Şener'i duymuş gibi, "Bir gün burada bir Türk başkan olursa, siz de kazanırsınız" dedi. Aynı kara mizah! Kumbaralar yine dopdolu... Yahu boşaltın şunları be; 2010'a geldik... Yıldırım'dan Gökçek'e villa itirafı! Aziz Yıldırım, Mali Genel Kurul'da şöyle dedi, kendi sesi ve kendi görüntüsüyle; "Yarın görevi bıraktığımda parasını ödeyip villaları geri alacağım. Ancak, benden sonra gelecek başkan da böyle sekiz tane villa hibe edecek..." Dam üstünde saksağan vur beline kazmayı diye buna derler işte. Bir kere Aziz Bey bu cümleleriyle suçunu itiraf etmiştir. Suçun karşılığı nedir? Bak tüzük, 66.madde, ikinci bölüm, birinci paragraf... İhanetin böylesi! Bravo Futbol Federasyonu! Artı 2'ye iki de zam yaparak ülke futbolunun dibine en büyük ve en tehlikeli patlayıcıyı koydun. Şimdi Beşiktaş ve Trabzonspor'da bayram, Fenerbahçe'de de arife yaşanıyordur. Sonra kimse çıkıp da, bizden oyuncu yetişmiyor, kulüpler borç batağında diye ağlamasın. Belki de hemen bugün değil ama çok ama çok yakında Milli Takım'ın ne hallere düşeceğini, takımların Avrupa Kupaları'nda nasıl çuvallayacaklarını, lige döndükten sonra nasıl bunalıma gireceklerini hep birlikte göreceğiz. Dileğim, beklentim o dur ki, yukarıda adı geçen kulüplerin dışındakilerin intihara teşebbüs etmemeleridir. Üzülme Öcal Ağabey! Sevgili Öcal Uluç Ağabey, Bilgin Gökberk'in Milliyet'le ilişkisinin kesilişine çok üzülmüş. İşin içinde birilerinin parmağı olduğundan kuşkulu... Üzülme Öcal Ağabey; Milliyet'te yazdıklarını anlamayan, Türkçeden Türkçeye tercüman gerek diyen Milliyet mensupları bayram ediyorlardır. Hani duyurayım dedim, üzülmeni istemem de... Dikkat, makaraya geliyorsunuz! Dikkat ettiniz mi? Neye mi? Şuna; Ne zaman medyada Bursasporlu bir yıldıza bir büyük kulübün talip olduğu haberleri çıkıyor, hemen Mesut Mestan'dan misilleme geliyor; "Holosko'ya, Bobo'ya, Üç Büyükler'de kim varsa hepsine talibiz..." Yani kafa buluyor Bursaspor... Eeee, ne demişler? Neyse siz bulun. Golü Rıdvan mı attı? Milli Takım'ın ABD turnesindeki maçların yayıncı kuruluşu NTV'de, K.İrlanda ile oynarken Semih'in attığı nefis golün sahibi olarak Arda anons edildi. Hadi maçın oynandığı mahalde değildiniz. Biz de öyle... Peki, biz nasıl Semih olduğunu anında gördük? Üstelik Ardacı spiker ve yorumcu, bunu ısrarla birkaç dakika ve birkaç defa sürdürdüler. Bazı dostlar sordu, "Böyle bir fahiş ve sürekli yanlışın faturası ne olur" diye... Ben de "hiiiiç" dedim... Pardon; "birkaç milyon dolar" diyecektim de... Sakın yeni şampiyonlar çıkmasın! Bu Bursaspor'un yaptığı hiç mi hiç olmadı. Neden mi? Tam büyüklerden biri, sezonun hedefini diğer iki tanesini geçip şampiyon olmak olarak belirlemişken Bursaspor çıktı şampiyon oluverdi. Bak şu Bursaspor'un yaptığına!.. İster misiniz yarın da, büyüklerden bir başkası da, tıpkı günümüzdeki gibi ikisini geçip, gelecek sezon bir başka takıma çatıversin. Olur mu, olur. Artık pabuç pahalı... Tam aklıma gelmişken ve de tam yeriyken; siz, bu kafaların olduğu ülkeye Avrupa Şampiyonası'nın verilmeyişini normal mi, anormal mi karşılarsınız? Duymadım, pardon! Batıya açılan pencere paramparça! Galatasaray için Batı'ya açılan pencere deriz ya, yıllardan beri... İşte o pencere, tüzük tadil kongresi yarıda kaldığından şimdilerde kırık dökük, paramparça, yerlerde... Adnan Polat'a karşı olabilirsiniz. Kalırsınız salonda, aslanlar gibi çarpışırsınız. Kaybedebilirsiniz, ama sonraki seferde kazanabilecek kadar güçlenebilirsiniz. Yarıda bıraktırmak da ne demek? O zaman bu işin sorumlularının Galatasaraylığı sanki çakma gibi...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.