DSP'de muhalifler gündemi sarsıyor!

A -
A +

Doğrusu; Ecevit'in liderliğindeki bir partide, böylesine antidemokratik gelişmelerin olması sindirilemiyor. Bir yandan kamuoyu, diğer yandan bizzat DSP'liler böylesi hayati hatanın nasıl işlendiğini tartışıyor. Dahası, DSP parlamentodaki sandalyesinden iki fire veriyor. DSP Genel Başkanlığı'na aday olmaktan başka hiçbir günahı olmayan Sema Pişkinsüt'e reva görülen ve tek kelime ile "çirkin" diye nitelendirilebilecek tavırlara karşı gösterilen tepkinin bu çapta kalacağı da sanılmıyor. TAŞLAR OYNADI Sanılmıyor çünkü; adında "demokratik" ve "sol" sözcükleri bulunan bir siyasi partide, Pişkinsüt'e yapılanların izahı ve unutulması mümkün görünmüyor. Her ne kadar; Genel Başkan Bülent Ecevit, çirkin olayı, mümkün olduğu kadar basite "indirgemek" istediyse de, partinin ismine düşen gölge "derin" yankılar uyandırıyor. DSP'de artık taşların yerinden oynadığı görüşü öne sürülüyor. YANLIŞ STRATEJİ Oysa, Pişkinsüt'e herhangi bir baskı veya müdahale yapılmamış olsaydı DSP'de "muhalefet"in bu kadar erken ve güçlü olacağı beklenmiyordu. Çünkü, DSP'nin kurucusu olduklarını her fırsatta tekrarlayan Ecevitler'in aslında partinin hakimi oldukları da, kabulleniliyordu. Yanlış strateji ile "muhalefet"in artık boy gösterdiği görülüyor. Nitekim, DSP'nin ağır toplarından ve belki de Pişkinsüt'ten önce adaylıkta ismi geçen Rıdvan Budak'ın "zehir zemberek" sözleri, yeni süreci doğruluyor. İki milletvekilinin istifasından sonra, Rıdvan Budak'ın girişimi hiç de yabana atılacak cinsten sayılmıyor. Gelişmelerden alabildiğine rahatsız olduğu anlaşılan Rıdvan Budak'ın "Artık DSP'de muhalefet vardır. Çok ciddi muhalefet vardır. Hiç kimse bunu küçümsemesin. Herkes, parlamentodaki sayısal duruma bakarsa iyi olur" şeklindeki uyarı yüklü sözleri, herhalde kritik sinyaller veriyor. CEPHE GENİŞLER Mİ? "Pişkinsüt olayı" ile su üstüne çıkma fırsatı yakalayan muhaliflerin DSP'de cepheyi ne kadar genişletebilecekleri veya etki yapacakları şimdiden bilinemiyor. Eğer parti gerçekten de "demokratik" ve "sol" özelliğini koruyacaksa, her türlü muhalefete tahammül edilmesi gerekiyor. Ne var ki, doğrudan doğruya Ecevit veya Ecevitler'in yanısıra bunlara katı bir şekilde bağlı olan partililerin muhalefete tahammül edip edemeyecekleri de tartışılıyor. POLİTİKANIN CİLVESİ Nereden bakılırsa bakılsın, politikanın DSP'de de daima korkulan fakat beklenmeyen cilvesini icra ettiği ortaya çıkıyor. Bu arada, gerek iktidarda gerek muhalefette olan partiler içinde de, değişik rüzgârların, hem de güçlü bir şekilde esmesi bekleniyor. Ancak, her partide, "ebedi lider" konumundaki Genel Başkanlara, kolay kolay "kafa tutulamayacağı" gerçeği ne yazık ki "demoklesin kılıcı" gibi sallanıyor. Kim ne derse desin, "Pişkinsüt olayı" gündemi sarsıyor...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.