Hayra alamet değil bu gidiş

Sesli Dinle
A -
A +

Sezonun ilk puan kaybını Kadıköy’de Trabzonspor’a karşı yaşayan Fenerbahçe’de problem savunmada mıydı, hücumda mı? Evet çok önemli eksikler vardı, özellikle de savunma göbeğinde ancak, Ludogorets deplasmanında da gördük ki, defanstan ziyade ofans aksıyor sarı lacivertlilerde.

 

Bulgaristan’da son 12 yılın şampiyonu olsa da Ludogorets’in Fenerbahçe’nin dengi olmadığı aşikârdı amma velakin futbol da her zaman güçlünün kazandığı bir oyun değildi!

 

Ne yaparsın Zajc?

 

Stoperde mecburen görev verilen 17 yaşındaki Yusuf, “Trabzonspor karşısında da kullanılabilirmiş” dedirtircesine sırıtmadan oynadı. Ancak İstanbul’daki maçta attığı iki golü bir kenara koyarsak sahanın en kötüsü olan Miha Zajc, bir kez daha gösterdi ki, bu performansıyla ancak yoklukta oynar! Ne yaptığını bilmez, panik atak Bulgar ekibi karşısında, Ferdi ile Osayi’nin bireysel çabalarını bir kenara koyarsak, hücum adına söyleyecek pek bir şey bulamayacağımız bir maç izledik Fenerbahçe adına. Crespo ile Tadic’in cılız çabaları bile Zajc, Kent ve Batshuayi’nin berbat oyununda göze hoş geldi.

 

Atamadık, tutamadık!

 

Kaleyi bulan ilk topun gol olmasına mı, dünya markası Livakovic’in yaklaşık 25 metreden gelen plaseyi seyretmesine mi yanalım bilemedim. Bir puanın bile gruptan çıkma garantisi olduğu gecede Batsman, 37’lik Dzeko’nun arkasında yedek kalmasının gerekçelerini gösterirken, heba ettiği fırsatlarla mağlubiyet mimarlığında Livakovic’e ortak oldu. Fenerbahçe, ligden sonra Avrupa’da da “İş kazası”na uğrayarak unvanını kaybederken umalım ki tüm problem eksiklerdedir. Yok eğer takım mental olarak düşüşe geçtiyse ki; bir çok oyuncu performansı buna işaret ediyor, eyvah!

 

Maçın adamı: Jakup Piotrowski

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.