Gereği düşünüldü...

Sesli Dinle
A -
A +

Merkez Bankası politika faizini %40’a neden çıkardı? Kurların düşmesi, maliyetlerin azalması için mi? Yoksa KKM’den çıkan paranın TL mevduata dönüşmesini sağlamak için mi? Ya da tasarrufları kısarak parayı bankada bloke edip enflasyondaki yükselişi frenlemek için mi?

 

Sırasıyla gidelim... Faiz yükselince para değer kazanır, dolayısıyla döviz kurları düşüşe geçer… Düştü mü? Bence düştü. 24 Ağustos’ta politika faizi %25’e çıkarılınca, dolar 25,80 TL’den işlem görüyordu. Bugün faiz %40 oldu, dolar 28,87 TL’de. Oysa 41,25 TL olması gerekiyordu. Yani gerçek değerinden 12,38 TL daha aşağıda... Başka bir ifadeyle %34 değer kazanmış durumda.

 

Birinci hamle sonuç vermiş... KKM’den çıkan paranın büyük bölümü TL mevduata gittiği kesinleşti. Bankalardaki toplam mevduat bir haftada 354 milyar lira arttı, 14,7 trilyon liraya ulaştı. Enflasyondaki yükselişin hız kestiğini gelecek hafta göreceğiz... 

 

Merkez Bankası faiz artışında sona yaklaşıyoruz dedi. Bu demek oluyor ki, bir ya da iki artırım sonra nokta konulacak. Yani faizdeki zirve büyük ihtimalle %45 olacak. TL mevduatların %50’lere dayanması risksiz kazanç düşünenlerin iştahını kabarttı. 1 milyon lira yatıran ayda 50 bin lira faiz alacak demek. Tabii 1 yıl boyunca sabredecek ya da bu paraya ihtiyacı olmayacaksa. 2024 TÜFE’sinin %36 olacağı varsayılırsa %14 reel kazanç elde edilecek.

 

İşte burada düğüm oluşuyor. Bankaların elinde kredi dağıtmak için büyük bir kaynak oluştu tamam. Ticari krediler ihbarlı yıllık %56; ticari krediler yıllık spot %68 olarak kullandırılıyor. Bu da tamam. Soru işareti %56 ile yıllık kredi kullanan bir şirketin, ürettiği malların fiyatını ne kadar arttıracak olmasında... Eğer %70 arttırırsa -ki en düşük rakam- bu durumda 2024 yıllık %36 TÜFE hesabı tutmayacak. Ayrıca yılbaşında asgari ücret başta olmak üzere maaş ve ücretlere %50 zam yapılacağı dikkate alınacak olursa, TÜFE’nin hız kesmesi çok zor... 

 

İşin özü: Yüksek enflasyon ortamında şirketlerin kazançları, katlanmayı sürdürecek.

 

Sonuç: Parasını Borsa İstanbul’da seçici hisse senedinde özellikle BİST 30 endeksindeki hisselerde değerlendirenler eğer akıntıya kapılmazlarsa çok güzel para kazanacak...

 

Yabancı yatırımcı girişi başladı. Haftalık 500 milyon dolarlık alıma geçerlerse ipler kopacak. Bankalar ilk sırada. Demir çelik, iletişim, çimento ve enerji onu izleyecek.

 

Yatırımcıların en büyük gözdesi halka arz edilen şirketler. BİST 100 endeksinin performansı ile kazançları belirlemek son derece yanlış. Ama şurası bir gerçek ki, mevduat faizlerinin yükselmesiyle borsada günlük işlem hacmi düştü. Temmuz ayında 210 milyar lirayı bulan hacim bugün 80 milyar liraya gerilemiş durumda. Yabancı girişiyle birlikte bu rakam 150 milyar liraya ulaşırsa endeks 10 bin puanı aşar...

 

Şimdi kararı siz verin, mevduat mı borsa mı, döviz mi?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.