“Birisini isteyen” birileri ve Okan Hoca!..

Sesli Dinle
A -
A +

Bu yazım, Galatasaray - Alanyaspor maçını spor sayfalarında, TV ekranlarında “tarafsız olarak yorumlayan” meslektaşlarıma karşı değildir. Onların görüşlerine, “bazı bölümlerine ‘karşı olduğum hâlde’ saygı duyarım,” haklarıdır; görüşlerini, inandıklarını yazacak ve söyleyecekledir.

 

Bu yazı, “birisi gelsin” diye geçen yıl “Galatasaray’ın içinde oldukları hâlde, ‘Torrent’e yaptıklarını,’ bu sezon ‘Okan Buruk’a yapmaya’ kalkışanlar” içindir.

 

Galatasaray, belki de rahatlıkla ve açık farkla kazanabileceğini gösterdiği maçta, 2 puan kaybetti.

 

Bu 2 puan, herkes gördü ve biliyor ki, resmen ve alenen maçın hakemi tarafından alınmıştır. Ne yazık ki, bu kayıp 2 puanın sorumluluğu, “neredeyse  ‘hakem kadar’ Galatasaray kulübünün üyesi olan, camianın taraftarın içinde yaşayan, medyada yorum yapan ve yazan “bazıları” tarafından, Okan Hoca’ya yüklenmek” istenmek istenmektedir.

 

Bu “bazıları” bilinmektedirler ki, “Okan Hoca da, Torrent gibi gitsin ve ‘birisi gelsin’ diye” fırsat bekleyenler ve bu fırsatın oluşması için el ele, gönül gönüle verenledir!..

 

“Efendim, 10 kişi kalınınca oyuna müdahaleleri hatalıymış, gecikmeler olmuş, takımın kondisyonu azmış…” mış mış da… mışmış… Yani; “bu işin Okan Hoca ile olmayacağı” aşikârmış…”

 

Takım 32’nci dakikada 10 kişi kalmış, ardından Kâzımcan sakatlanarak çıkmış, zaten “8+3 sıkıntısı” var; Okan Hoca, “yapılabilecek en yerinde müdahaleleri” zamanı ile yaptı… O kadar ki, takım “2-0’ı koruma mücadelesine ek olarak, ‘maçın uzatma dakikalarının sonuna kadar’ gol pozisyonları bulmaya” devam etti. Mertens’in, Rashica’nın, hele hele Abdülkerim’in, Emin Bayram’ın kaleci ile karşı karşıya atamadığı goller nasıl görmezlikten gelinir?..

 

Ya, Galatasaray’ın “yediği iki golde” Nelsson’un ve “gene göklere çıkarılan” Muslera’nın hataları; o goller yenir mi?..

 

Galatasaray, futbol tarihimizde “efsane kaleci ve efsane golcüler ile” tanınır. Galatasaray kalesini koruyan ve ‘milyon avrolar alan” bir kaleci, elbette maçlarda 2-3-4 kurtarış yapacaktır. Önemli olan “yenmeyecek golleri” yememesidir!..

 

Bir bakalım maça; “Alanyaspor kalecisi mi, yoksa Alanyaspor kalecisi mi” daha çok gol kurtardı?..

 

Bir önceki maçta da “direkler, Galatasaray kalecisi kadar” gol kurtarmamış mıydı; “göklere çıkarıldı!..”

 

Çünkü mesele, “kaybedilen puanların sorumluluğunu” Okan Hoca’ya yüklemekti!..

 

Devam edelim; “Galatasaray kalecisi gibi uluslararası alanda da çok tecrübeli bir kaleci”, zaten”10 kişi kalmış takımını, 9 kişi bırakacak” bir çabanın içine “acemice” nasıl girer?..

 

Maçın hakemi, Galatasaray kaptanını “iki sarıdan da, ‘doğrudan’ kırmızıdan da” ihraç edebilirdi; cesaret edemedi!..

 

Okan Hoca’nın kaybedilen 2 puanda “yüzde 10 bile payı” yoktur.

 

Ona tavsiyem; “hakemlerle mücadeleyi, yöneticilerine bırakması” ve “o sürece” dâhil olmamasıdır; zaten Başkan’ı da, Başkan Vekili de gerekeni yapıyorlar ve yapmaya devam edeceklerdir!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.