Her şey ortada ve "Kral çıplak!.." Galatasaray yönetimin parası yoktur; transfer yapamamaktadır; Hagi "elindekilerle" bir takım yapmaya gayret etmektedir! Galatasaray yönetimi, "Transfer ayının başında", Hagi'nin verdiği listenin "birinci bölümünden tek transfer yapamamıştır", ikinci bölümden alınabilen "sadece" Song'tur! Galatasaray yönetimi, "takımın geçen yıldan beri ağlayan ve 'bana adam gerek' diye bağıran" iki yerine "adam alamamıştır"; sağ bek hâlâ yoktur, "orta saha beyni" hiç ama hiç yoktur! "Ergun Gürsoy'u transfere karıştırmama kompleksi" sebebiyle, mesela "sağ bek için" temas edilen Fatih Sonkaya da, Önder Turacı da, "çingene pazarlığı" sebebiyle Beşiktaş ve Fenerbahçe'ye kaptırılmış, üstelik bu iki futbolcuya da yazık edilmiştir; Galatasaray'da "ilk 11'de oynayacaklarken", şimdiki takımlarında "yedek kulübesinde" ve hatta "tribünde" oturmaktadırlar! Özhan Canaydın ve arkadaşlarının "iş bilmeme ve bitirememe" özellikleri ve kusura bakmasınlar, altını çizerek yineliyorum "çingene pazarlığı" sevdaları sebebiyle, "bu kaçıncı oyuncu kaçırmadır", 3 yıldır sayıp gelin!.. "Galatasaray'ın menfaatleri" bahanesinin arkasında, "Galatasaray takımını takım yapacak" kaç oyuncu, "3-500 bin dolar yüzünden kaçırılmış", getirilen "kelepir oyunculara ödenen" milyonlarca dolar boşa atılmış, bir de "bu kelepirlerin kulüpten uzaklaştırılması için" neler çekilmiştir ortadadır; bu nasıl yöneticiliktir? Transfer ayının ilk haftalarında "Avrupa Şampiyonası finallerini bekliyoruz, seyredip iyi oyuncular alacağız" diye "uyutulan" taraftar, daha sonra da "olmayacak" duaya "amin" demek durumunda bırakılmış, iş "Emre palavrasına kadar" getirilmiştir! 100.Yıl'da, Galatasaray takımı, "doğru dürüst transfer yapamamanın ve geçen yıl espri hatta alay konusu olan bir kadronun iskeletine sahip çıkmak zorunda kalınmasının bütün sıkıntılarını" yaşayacaktır!.. Hagi, "böyle bir tablodan şampiyon adayı bir takım çıkarmak üzere yola çıkmıştır"; kendisine güvenmekte ve oyuncularına inanmaktadır; olur olur, olmazsa da, bilinmelidir ki, Galatasaray, "Hagi gibi mücadele ederek kaybedecektir!" Gaziantep gibi "ligin başaltı güçlü takımlarından" birine karşı, onun sahasında rakibine "çok az gol fırsatı verip", bir yığın gol kaçırdıktan sonra, alınan bir mağlûbiyet, "Galatasaray'ın krize yuvarlanmasını isteyenler" tarafından fırsat olarak kabul edilmiştir! Kimi Galatasaray'ı mevsim başında ekarte etmek, kimi Canaydın'ın gitmesini sağlamak için, kimi Hagi'ye olan antipatisinden ve "o yapamaz" peşin ve sabit fikri yüzünden, kimi de "saçma sapan görüşlerle" Gaziantepspor maçını yorumlamış ve iş "Hagi'nin kellesini istemeye kadar" vardırılmıştır! Galatasaray yönetiminin bölünmüşlüğü ve bazı üyelerde "Hagi antipatisi ve tereddüdünün devam etmesi" de, "nerede ise 30 milyon dolarlık transfer yapmış" olan Beşiktaş'ın ve "bir o kadar harcamış olan" Fenerbahçe'nin durumları ortadayken, "kriz çığlıklarını" artırmıştır! Hagi'ye ve Galatasaray takımına "sabırla destek verilmesi" hâlinde, çok değil ligin 6. haftasından itibaren Galatasaray'ın "nasıl bir futbol oynayacağı" ortaya çıkacaktır; hele "sağ bek" ve "orta saha beyni" problemleri hâlledilebilirse, mesele belki de "daha önce" çözülecektir! Tribünde oturup ahkâm kesmek kolaydır; Hagi'nin "Baliç ısrarını bile çözemeyen" ve "Baliç'i oynattığı için" Hagi'yi yerden yere vuran futbol ûlemamız, "Baliç'in olmadığı bir maçta", Hakan Şükür'e "doğru dürüst bir tane ortanın yapılamamasını" eleştirirlerken, gülünç duruma düşmektedirler! Hagi "elindeki malzeme ile" helva yapmaya çalışmaktadır! "Cihan'dan da sağ bek mi olur?" diyenler, Cihan'a kadar bu yerde İbrahim'in, Suat'ın denendiğini ama olmadığını görmezlikten gelmektedirler! Hagi aylardır "sağ bek" diye sızlanmakta, yönetim "çok iyi kadromuz var" ninnisini söylemekte yarışmaktadır! Ergün'ün, Conceiçao'nun "Gaziantep maçındaki yürekler acısı hâlini görenler", Galatarasay'ın "kağıt üzerinde iyi ve güçlü görünen" kadrosunun, sahada "ne durumda olduğunu" anlamamakta ısrar etmektedirler! Saidou'yu "kurtarıcı" olarak görenler, herhalde "İstanbulspor ile Galatasaray farkının farkında olamayanlardır!" Conceiçao "ya alınmaz" ya da alındıysa, "Saidou'ya feda edilmez"; onu "eski günlerine döndürene kadar" ısrar edilir ve kazanılır! Saidou Galatasaray'da oynamaz mı, elbette oynar; ama "Conceiçao gibi bir Conceiçao ile" mukayese dahi edilemez! Adam geleli daha bir ay olmadı, ülkeye, arkadaşlarına, kulübüne, taraftarına ısınmak için "biraz sabırlı olmak gerekmez mi?" Hagi, "futbolcu olarak geldiğinde" nasıldı? "Petre futbolcu değilmiş"; hadi canım siz de!.. Güldürmeyin insanı! Hata yapmıyor mu, yapıyor, eksiği yok mu var; ama sahada her hâli ile "Ben futbolcuyum" diyor, kaybedilen Gaziantepspor maçında mesela bir Ergün'e bakın, bir de ona; farkı fark edeceksiniz! Hagi ve yönetim "futbol ûlemamıza kulak vermez" ve Hagi'nin istediği "iki adam alınırsa" Galatasaray'ın sıkıntısı kalmayacaktır!. Ergun Gürsoy'u "geriye çekip", transfer işini "Biz çözeriz" diye aylardır ortada dolaşanlar ve "yedek üyeyi futboldan sorumlu yapanlar"; artık aklınızı başınıza alın! "100.Yıl'da gerçekten şampiyonluk istiyorsanız"; bu takıma "iyi bir sağ bek ile orta sahaya bir beyin" transfer edin; hiç olmazsa "bu defalık" parayı düşünmeyin! Yoksa haberiniz olsun, sezonun ortasında tası tarağı toplar gidersiniz! Bizden söylemesi!.. Önemli Not: Galatasaray Başkanı Özhan Canaydın'ın, Galatasaray ve Galatasaray yönetimi için eleştiri yapanlara ve görüşlerini söyleyenlere "Bremen Mızıkacıları" dediğini yeni öğrendim; "aile terbiyem" ona "aynı seviyede" cevap vermeme engel oluyor; vah "Avrupalı" Galatasaray vah; kimlerin eline kaldın!..