İstisna ve Profesör!..

A -
A +

Yakışmıyor, sayın profesör; yakışmıyor!.. Elbette "bir kulüp yöneticisi iseniz", kulübünüzü, takımınızı, oyuncularınızı, hocalarınızı, taraftarlarınızı, camianızı savunacaksınız ama... "İyi" olduğunda, "güzel" olduğunda, "doğru" olduğunda nasıl "Sezar'ın hakkını Sezar'a verenler" hoşunuza gidiyorsa, "kötü" olduğunda, "çirkin" olduğunda, "yanlış" olduğunda da "eleştirenleri" fırçalama hatasına ve gafletine düşmeyecek, "neden böyle konuştular ve yazdılar" diye düşünecek, eleştirilerden dersler çıkaracaksınız; çünkü siz bir profesörsünüz, eğitimcisiniz, gençleri, öğrencileri yetiştiren bir insansınız; örnek olacaksınız, olmalısınız!. Daha "üç-beş gün önce", başkanınız Serdar Bilgili, "görülmemiş" bir coşku ve heyecanla "fair play" burcuna Beşiktaş'ın bayrağını dikmiş ve "çok haklı olarak" alkış ve beğeni almışken, "bir açıkgöz golü uğruna" fair play'i unutan ve ayaklar altına alan futbolcunuz için yazılan birkaç satıra ve söylenen birkaç cümleye "tahammül edememeniz", bilmem ki hangi anlama geliyor?.. Söyleyiniz bana sayın Mete Düren, "bir sayın profesörün, Yıldırım Demirören'den, Kıvanç Oktay'dan, Mahmut Uslu'dan, Murat Özaydınlı'dan ve benzerlerinden hiç farkı olmayacak mı?" "Hiç farkı olmazsa", bizler, "ağızlarından çıkanı kulaklarına duyuramayan" bazı yöneticilere, "çirkinliğe abone olmuş" bazı futbolculara, "agresif" bazı teknik adamlara, tribündeki "fanatik ve holigan" binlerce taraftarlara, "spor yazarlığının ve gazeteciliğin altına dinamit koyan" bazı futbol yorumcularına ve yazarlarına "fair play'i nasıl öğreteceğiz?" Bugünün kulüp düzeninde "istisnaları" bir yana ayırıyorum ve onları "el üstünde tutuyorum", sonra da diyorum ki: "Eskiden" yöneticiler üçe ayrılırdı; temsil eden yöneticiler, para veren yöneticiler, iş bitiren yöneticiler!.. "Şimdi" ise yöneticiler "gene" üçe ayrılıyor; fanatik yöneticiler, amigo yöneticiler, holigan yöneticiler!.. Ben, "saygıdeğer" profesörümün "istisnalar" arasında olmasını istiyorum ve diliyorum; zira Türk sporunun, Türk futbolunun "onlara ihtiyacı var!.." Ve "onların" sayılarının "hızla artmasına" ihtiyacı var!.. Bilmem anlatabiliyor muyum; sayın hocam!.. Sevgi ve saygılarımı sunarım!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.