Kopya çektim!

A -
A +

Kopya çektim! "Olimpiyat kahramanlarımızı" yazmak istiyordum. Dün sabah daktilomun başına oturmadan "Gazetelere bir göz atayım" dedim, bir de ne göreyim: TÜRKİYE'de sevgili Naci Arkan "benim düşüncelerimi", benden 24 saat önce yazıvermiş! "İnat edip yazsam", herkes diyecek ki, "Kopya çekmiş!" Konu değiştirmeye ve "G.Saray'a dönmeye", dönerken de Lucescu'nun "memur hocalığı"nın bu sezon da Bülentler'e, Arifler'e Hasanlar'a ve yeni gelen Perezler'e sahada kavga-küfür-tükürük- hakemi aldatma, gibi sporda olmaması gereken çirkinliklere izin vereceğinin belli olduğunu işaret etmeye karar vermiştim ki, bu defa da karşıma Sabah'ta sevgi kardeşim Hıncal Uluç'un yazısı çıktı. Yaz yazabilirsen!.. Diyecekler ki, "Hıncal'dan kopya çekmiş!" Şimdi sevgili Arkan'ın yazısını gözden kaçırmış, sevgili Hıncal'ın yazısını okumamış olanlar için özetlemem gerek: "Olimpiyat konusunda bizi devamlı aldatanlar var. Bunlar iş başında oldukça bize olimpiyat vermezler. Bıraksınlar koltuklarını ehil gençlere, çekip gitsinler!.." "Kendini idare edemeyen Bülent'ten kaptan olmaz. Arif derhal takımdan uzaklaştırılmalıdır. Disiplin kurmaktan aciz Lucescu ile bu iş yürümez. Bu futbolcular ve onlara özenenler, geçen sezonlarda olduğu gibi G.Saray'ın başını yakacaklardır." Bu iki görüşe de, çizgilerinden "milim saptırmadan" imzamı atıyorum. İlavelerim var: "Koltuğuna dünyanın en güçlü zamkı ile yapışmış görünen" Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Başkanı Sinan Erdem ve ekibi artık anlamalı ki, Türkiye'yi daha kaçıncı defa başı önünde bırakacaklar? Buna hakları yok! Uluslararası bisiklet turunda "sporcuları taşlayan, küfürler yağdıran insanların bulunduğu bir ülkeye" olimpiyat vermezler. Yeter artık, bırakın bu hayalleri!.. Yazık, bu ülkenin "orada-burada yenip içilen çar-çur edilen paralarına!." Üstelik ülke, daha uzunca bir süre "ekonomik bunalım içinde" hayati bir tünelden geçecek gibi görünürken harcanacak her kuruşun hesabı yapılırken, bunca işsiz ortalıkta dolaşırken, insan sağlığı ile ilgili çok önemli altyapı problemlerine para bulunamazken, "olimpiyat hobisini ve keyifini sürmek hayali peşinde koşanların lüksüne" bu ülkenin tek kuruşu harcanamaz, harcanmamalıdır. G.Saray'a gelince: Sevgili kardeşim Hıncal Uluç, "disiplinsizlik, kaptansızlık, sorumsuzluk örneklerini verdiği" G.Saray'dan "ümitli olduğunu" söylüyor! İşte "orada ayrılıyoruz!" "Memur" bir hocanın "heyecan veremediği "sıradan takım" seyrediyorum ben, ekranlarda!.. "Sıradan!" Mehmet Cansun da "başkan olarak" bunu görüyor ve söylüyor: "Avrupa'ya bakmıyoruz, gözümüz içerde!" Vah G.Saray!.. 4.üncü vitesi 5'e takması beklenirken, birden bire "ikinci vitese" düşürüyor. Hedef, iki yıldızı üç yapmak! G.Saray 21'inci yüzyıldan, 20'inci yüzyıla geri dönüyor, haberiniz ola!.. Bilmem ki, Fatih Altaylı dahil, "gençler bu işe ne diyecekler?" Son not, Hagi'nin G.Saray için ne ifade ettiğini, bu yıl bütün G.Saraylılar çok iyi anlayacaklar! G.Saray takımı, saha içinde de, saha dışında da "beynini arıyor!" Ama nerede o beyin?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.