"Geçen haftaki gibi", Cuma yazımı "Galatasaray - Glasgow Rangers maçını beklemeden", yani "Perşembe günü yerine", Leeds-Beşiktaş karşılaşmasından "hemen sonra" yazıyorum!. Zira, "tıpkı geçen haftaki gibi", bu hafta da "Beşiktaş''ın maçı", Galatasaray karşılaşmasıyla beraber yazılamayacak kadar "önemli bir gerçeği ortaya koyduğu için", Cuma yazımın tek konusu ve konuğu olmalıydı; "öyle de oldu!." Beşiktaş''ın Ankaragücü ile oynadığı maçı "alıcı gözüyle seyrettiğimizde", karşılaşmanın bandını "tekrar tekrar izlediğimizde" ve "5-1''lik skora aldanmadığımızda", Leeds hezimetinin ip uçlarını görebilirdik!. Beşiktaş defansı "süratli, presli, mücadeleci ve güçlü bir takım önünde" kolayca dağılacağı izlenimini veriyordu! Ankaragücü gibi "imkanı kısıtlı, oyuncu kapasitesi belirli" bir ekip önünde bile "çok açık veren" bir defans, üstelik "kanat ortalarındaki ve hava toplarındaki zaafını" da hemen belli ediyordu! Orta alanda "Nihat hariç", iyi oynayan yoktu! Hele hele İbrahim''deki düşüş çok belli oluyordu! Her ikili mücadelede yerde idi ve "doğru dürüst pas veremiyordu!" Forvette ise "Nouma hariç" etkinlik "Barcelona maçının gerisine düşmüştü!." Ve "rakibi küçümseyen", oyuna konsantre olamayan, çok ağır oynayan bir Barcelona''yı "mücadeleci futbolu, fizik gücü, sürati ile dağıtan" Beşiktaş''ın "gole gidişindeki zaaf" da belli olmuştu. Eğer kanatlarda "Münch''ün ve Nihat''ın önünü kaparsanız", ya da bu iki oyuncu "iyi günlerinde olmaz iseler", Beşiktaş''ın sahada "hücum gücü" olarak yapacağı pek birşey kalmıyordu!. Zira, Scala "oyuncuya ihtiyacım yok" diyerek, "orta sahanın ihtiyacı olan bir futbol beynine kapıyı kapamış", adeta "Avrupa kupalarına sırtını çevirmek düşüncesinde olduğunu" ortaya koymuştu! Dün Beşiktaş''ın "orta sahada beyni yoktu!" Ve takım "darmadağın oldu!." Tekrarlıyorum; Münch''ün ve Nihat''ın önünü kapamak!. İşte, Beşiktaş''ın "Barcelona maçındaki çok etkili olan futbolunun" panzehiri!. Leeds''in hocası "Beşiktaş''ı çok iyi etüd etmişti!" Buna karşılık, Beşiktaş''ın teknik kadrosu, "Leeds''in gücünü yanlış hesap etmişti!" Ziya Doğan''ın İngiltere''den "Beşiktaş, Leeds''ten güçlü bir takım, onları orada yeneceğiz" havasıyla dönmesi, "6-0''ın temelinde yatan" en büyük yanlıştı! Ve maalesef, "Büyük" Scala, Salı gecesi tam anlamıyla "mat oldu!" Barcelona maçının gözdeleri olan Nihat''lar, İbrahim''ler, Ahmet''ler sanki sahada yoktu! "Yok olanlardan biri" de Nouma idi! "Kırmızı kartlık hareketi" ve "formasını çıkarıp atması" sicilindeki "sabıkaların Beşiktaş''ta da süreceğinin önemli işaretleri oldu!." Daha önce de yazmıştım; "Nouma''ya dikkat!. Yoksa Beşiktaş''ın çok başı yanabilir!" Beşiktaş için her şey bitti mi? "Bitti" demesek de, "Bitmedi" demek epey zor! Dileyelim ki; "gerçekten bitmesin!" Ama nasıl? Ve önemli bir öz eleştiri!. 6-0, hepimize ders olsun! Bir maçla bir takımı göklere çıkarmak, adeta destanlar yazmak "en büyük" ilân etmek huyumuz çok kötü! Kimbilir belki de "6-0''da, bu kötü huyumuzun da payı var!" "Kimbilir" değil, hem de çok var, çoookk!.

