Yeni ruh!..

Herhalde "aklı başında çok Galatasaraylı", kulübün ve takımın bugünkü durumuna bakarak şöyle diyordur: "Keşke genel kurula gitseydik! Keşke Özhan Canaydın''ın ya da Alp Yalman''ın önünü kesme gayretlerinin karşısına çıksa idik. Galatasaray''da yenilenen bir ruhun, yenilenen güvenin, yenilenen sevgi ve saygı düzeninin, yenilenen manevi değerleri gözetme atılımının, yenilenen coşku ve heyecanın, yenilenen hedeflerin, kısacası yepyeni bir yönetimin 2000''li yıllara uyum sağlayacak yenilenen bir kulübü vitrine çıkarmasının önünü açsaydık! Yazık ettik, hiç olmazsa bu defa görevimizi yapalım ve kulübü kurtaralım!." Görülüyor ki, "bu yönetim iş başında kaldığı sürece", kulübün çığ gibi büyüyen "gelirine rağmen", borç batağı içinden çıkılamayacak bir hal alacak! Manevi erozyon ise giderek hızlanacak!. Zira bu yönetimin programı yok, planı yok, off-shore bankalara, Cayman Adaları''nda kurulan şirketlere, TGS gibi "karanlık yüzlü yöneticilerin eline düşmüş" finansman kuruluşlarına bel bağlayacak kadar "mali itibar erozyonuna uğramış" bir rota var ortada! Bu rotada Galatasaray nereye gidebilir? Bu yönetimin "hedefimiz, planımız, programımız" diye ortaya koyduğu ne varsa, tuttuğunuz zaman elinizde kalıyor! Amma... Bakınız "bugüne kadar bir spor yazarı olarak sorduğum tek soruya doğru dürüst cevap veremeyen" Faruk Süren''e ve onun anlı şanlı asbaşkanı Mehmet Cansun''a "bundan sonra" çok başka sorular sormaya başlayacağım!. 1. Galatasaray "kamu yararına bir dernektir!" Dernek yöneticilerinin göreve başladıklarında "servet beyanında bulunmaları" kanun emridir! Faruk Süren''in ve Mehmet Cansun''un "Galatasaray başkanı ve asbaşkanı oldukları günlerde verdikleri" servet beyannamesi ile "bugünkü servet beyanları arasında fark" var mıdır? Bunu sakın ola ki, bu iki "değerli" işadamının "iş hayatlarındaki değişimi kıskandığım için" sorduğum sanılmasın! Allah onlara, dilerim ki, daha fazlasını versin! Benim ortaya koymak istediğim, bu iki değerli iş adamının "kendi iş hayatlarında başarılı olmalarını sağlayan hiç birşeyi" Galatasaray''da yapmamış olmalarıdır! "Aksine", kendi iş hayatlarında yaptıklarının "tam tersini kulüpte yaptıklarını" Galatasaraylılar''a anlatmak istiyorum! 2. Süren ve Cansun''un "Galatasaray Kulübü ya da kulüp şirketleri ile iş ilişkisinde bulunan şirketleri var mıdır? Kredi alış-verişlerinde girdi-çıktılar yapılan, emlak işlerinde, kiralama işlemlerinde bulunan şirketlerle ilgili iddialar son günlerde kulaklara fısıldanmaya başladı! Galatasaray Başkanı ve asbaşkanından "bu iddiaları" hemen ve "şeffaf olarak" yalanlamalarını beklemek elbette ki hakkımızdır! 3. Faruk Süren''in Romanya''da işleri var mı? Bu işlerle ilgili olarak "Romanya''nın en üst düzey yöneticileriyle, mesela cumhurbaşkanı ile, mesela başbakanıyla, mesela bakanlarıyla diyalog kurulmasında" çok ünlü bir Rumen sporcudan yardım istendi mi? O sporcu ile beraber bu ziyaretler yapıldı mı? Galatasaray camiasında konuşulmaya başlanan "bu tip iddiaların" da derhal önünün kesilmesi gerek! Süren, "iş hayatı ile Galatasaray Kulübü''nü titizlikle ayıran bir başkan olarak bilinirken", stad projesi olayından sonra şimdi bu iddiaların ortaya atılmasının, ne anlama geldiğini kamuoyu öğrenmelidir! 4. Hakan Şükür olayında gelinen nokta tam bir fiyaskodur!. Yılda Galatasaray''a yüzbinlerce dolara mal olan "profesyonel bir kadro çalıştıran" yönetimin, Hakan Şükür olayında Galatasaray''ı uğrattığı zararı kim tazmin edecektir? "Türkiye içinde az vergi ödemek için" yapılan "küçültmelerin", yarınlarda "dışarıya gidecek" her Galatasaraylı oyuncuda "çok daha büyük zararlara yol açacağını göremeyen" bir yönetimin Galatasaray''ın başında ne işi var? Süren ve Cansun "benzer hataları kendi işyerlerinde yapan genel müdürleri, üst düzey yöneticileri" işin başında tutarlar mı? 5. Hakan Şükür''ü "komik" denecek bir parayla elinden kaçıran ama Jardel''e 28.5 milyon dolar verecek olan bir yönetime, söyler misiniz bana ey Galatasaraylılar, "ne denir?" 6. Hani "logo meselesi" halledilmişti? Alâyı vâlâ ile ilân ettiğiniz hangi şey gerçekleşti, Allahaşkına? Bir defa da "Bakın bunu söylemiştik, oldu" diyeceğiniz bir olay, bir gelişme olmayacak mı? 7. Cayman Adaları ile ilgili "tatminkar bir açıklamayı" hâlâ bekliyoruz! Sayın Necdet Çobanlı''nın Divan''da, Genel Kurul''da da ısrarla sorduğu "Hisselerin blok halinde satılacağı AİG Blue Voyages Şirketi nerede tescil edilmiştir? Ortakları kimlerdir?" sorularına hep sessiz kaldınız! "Cayman Adaları''nda tescili" ve "matruşka tipli ortaklığı" açıklamanızın yapacağı olumsuz yankılardan korktunuz! Ama gerçekler ortaya çıktı, yalanlayamadınız, sustunuz! Neden? Madem ki "Cayman''lar ortaklığa bir gölge düşürmeyecekti" neden gerçekleri söylemekten kaçtınız? Bakalım genel kurulda ne yapacaksınız? Fenerbahçe, Beşiktaş güle oynaya sezona giriyorlar; bir de UEFA Şampiyonu Galatasaray''a bakınız ve Galatasaray''ı düşürdüğünüz bu durumdan dolayı "iftihar ediniz!"