Ana muhalefetin ziyankâr ziyaretleri

Bir CHP hey'eti, hadiselerin yeni patlak verdiği tarihlerde karayoluyla Hatay'dan Suriye'ye geçerek Beşar Esed'i ziyaret etmişti. O ziyaretin yapılma tarihi, gidiş şekli ve bir diktatörle aynı karede bahtiyar pozlar verilmesi hâlâ tartışılmakta. Beşar Esed'e muhabbet intibaı veren bu ideal birliği ziyareti ne Türkiye'ye ve ne de CHP'ye bir fayda temin etti. Yersizdi, lüzumsuzdu ve işgüzarcaydı.

Ana muhalefet, bir iş yapmış olma sevdasına düştüğü bu usulsüzlükten ders çıkartacağına, daha o ziyaret  sn Erdoğan tarafından yerden yere vurulur,  sn Kılıçdaroğlu da kaale alınır ve ikna edici bir cevap veremezken geçen hafta da kalkıp genel başkan başlarında olduğu halde bir hey'et halinde Irak'a gittiler:

Üstelik Irak ziyaretini öğrenince Türkiye hariciyesi, gitmemelerini, gidişlerinin tehlike arz ettiğini kendilerine tebliğ ettiği halde dinlememişler. Sonunda ne oldu? Hatırda kalan tek çalışma, Türkiye ana muhalefet liderinin Irak parlamentosunda bir konuşma yapmasıdır. Irak hükümeti, Kerkük ziyareti dahil bütün ziyaretleri iptal ettiği için hey'et, kısa sürede Ankara'ya dönmek zorunda kaldı. Yani söz konusu seyahat bir hüsranla bitmiş oldu.17. Güç bir devlette kendini iktidar alternatifi olarak sunan bir parti, Maliki gibi birini muhatap alırsa netice bu olur.

Fakat daha beteri varmış.

CHP şimdi de Mısır'a gidiyor.

Niçin?

Mısır Hükümeti'nden davet almış. Mısır'da meşru bir hükümet mi varmış ki dışarıdan hey'et davet ediyor? Diğer ziyaretler yakışmamıştı, olmamıştı, bu ise düpedüz ayıp oldu?

Bir ana muhalefet partisi, yabancı ülkeleri ziyaret edemez mi? Eder, etmemesi eksikliktir. Fakat ülkesinin milli politikalarına ve muhataplarının dünya üzerindeki grafiklerine dikkat ederek bu ziyaretleri yapar. Darbeciler yerine  az daha aşağıya inerek Zulu kabilesini ziyaret çok daha mânâlı olurdu. Dünya aylardır çalkalanmakta. Mısır'da meşru bir idareye karşı silahlı darbe yapılmış, siviller öldürülmüş, meydanlar protestocularla dolmuşken CHP'den ikisi eski elçi, bir genel başkan yardımcısı ve bir vekilin de içlerinde olduğu bir hey'et kalkmış  Mısır'a gitmekteler. "Hükümet" dedikleri o darbeciler, Mısır'da demokrasiyi katlettiler. CHP onların arasında ne aramakta? Kime ne destek olmakta? İçleri, darbecilerle tokalaşmaya nasıl razı olacak?

Esed, Maliki ve piramit darbecileri, Tayyip Erdoğan'a düşman diye Kemal Kılıçdaroğlu'na, CHP'ye kendiliğinden dost mu olmaktalar?

CHP her üç ziyaretle de kaybetmiştir.

Ne zaman kazanırdı?

"Mısır Hükümeti" deme şanssızlığı gösterdiği o gâsıpların davetlerini ânında reddedtikleri zaman. Böyle bir red, önceki kusurlarını telafi için fırsat olurdu.

Yapmadılar, yapamadılar. Bu sefer de -herhalde- darbecilerle dâvâ arkadaşlığı fotoğrafı çektirirler. Ardından bir başka ziyaret gelebilir Dünya yalnızlarından Kuzey Kore'nin 30'undaki "yüce lider"i ve devlet başkanı, Kim Jong Un "bize de buyurun" diyebilir.

İcabet ederler mi?

Olanlara bakılırsa:

Galiba...