Hangi dine ait olursa olsun hiçbir mâbede hürmetsizlik gösterilmesine, hakarete maruz kalmasına razı olmayız. Hele bir camiye asla. Hele hele ilk kıblemiz olan Mescid-i Aksa'ya asla ve kat'iyyen!!!
İsrail'in çarşamba günü Mescid-i Aksa'da yaptığı, tam bir postallı terör ve noksansız vahşetti.
İsrailli aşırı sağcı Yahudiler, kendilerinden bir fanatik hahama saldırıldığı iddiasıyla Mescid-i Aksa'yı kuşatma altına aldılar. Bunun üzerine Filistinliler de mâbedin muhafazası için bir araya toplandı. İsrail güvenlik güçleri bu durumda yatıştırıcı davranacağına yüz Yahudi'yi Mescid-i Aksa'ya aldılar. Bu elbette düpedüz tahrikti. Nitekim Filistinliler bu haddini bilmezliği protesto ettiler. Protesto üzerine İsrail polisi bu sivil ve silahsız halka sertlik gösterdi, vurdu-kırdı, biber gazı ve plastik mermi sıktı.
Göstericiler bu dehşetten kurtulmak için Beytullah'a/Allahın evine sığınmak zorunda kaldılar. Ama kurtulmak mümkün olmadı! Gözü dönmüş azgın İsrail polisi, öz vatanlarında öz mabedlerine sığınan bu insanların ardından Mescid-i Aksa'ya ve Kıble Camiine kan kusan silahları ve pis postallarıyla daldılar. İnsanlara zulmettiler, maneviyatımıza saldırdılar, Mushaf-ı şerifleri parçalayıp yerlere attılar, mihrabı tahrip ettiler.
Caminin içi ve avlusu savaş meydanına döndü. Avluda ve dışarıda şehidler verildi.
Bir tarafta can havliyle mâbedlerine iltica eden insanlar. Diğer tarafta mâbede tecavüz eden postallı teröristler. İsrail, epeyce bir zamandır bu zalim dramı oynamaktadır. Önce 65 yaş altı Müslümanları Mescid-i Aksa'ya sokmaz oldu. Sonra da bu vahşeti yaptı.
Sebep ne?
Haham hadisesi bir oyundur.
Asıl mesele başka:
Aralık 2014'te BM Güvenlik Konseyi'nde Filistin'in devlet olarak tanınması için oylama yapılacak. İsrail şovenizminin, İsrail faşizminin bütün derdi bu oylamayı sabote ederek Filistinlileri kötü göstermek ve devlet olmalarını engellemek.
Eğer...
O Birleşmiş Milletler, o Güvenlik Konseyi, bu oyuna gelirse bundan böyle varlıklarına ihtiyaç yoktur, olmaz olsunlar! Adaletten nasibi olmayan bir konseyin neyine güvenilir? Mağdurun değil de zalimin yanında yer alan konseyin 5'li çeteden farkı kalır mı?
İsrail, kurulduğundan beri Filistinlilere sürekli zulmetti. Topraklarını onların aleyhine sürekli büyüttü. Müslümanları parça parça şehirlere böldü. İsrail yönetimleri bu din ırkçılığı ve kavmiyet ırkçılığı ile ne kendi rahat etmekte ve ne de bölgeye rahat vermektedir. Şimdi Suriye Baas rejimiyle birlikte IŞİD ve Kandil'de teröre destek vermesi yetmezmiş gibi bu defa bizzat kendisi mabedlere ve sivillere saldırarak terör estirmekte.
Eğer...
Bu yaptıkları İsrail'in yanına kâr kalır, hukuk içinde, meşruiyet çerçevesinde hesap sorulmazsa "İslam âlemi" denen varlığı veya yokluğu meçhul âleme de onların teşkilatlarına da tekrar, tekrar yazıklar olsun!..