Yasemin sevgiyle sarıldı babasına...

A -
A +

Zafer kızının söylediklerini dikkatle dinledi. Sonunda alaycı bir tebessüm belirdi dudaklarında: - Ben sana demedim mi kızım, yakında neler olup bittiği dillenir diye... Demek delikanlı seninle evlenmek istiyor ha? Bunu bekliyordum kızım, peki sen ne düşünüyorsun? Yasemin utandığı için babasının yüzüne bakmadan konuştu: - Ben "evet" dedim baba! Zafer manalı bir şekilde baktı kızına: - Desene biz formalite olduk! Genç kız babasının boynuna sarıldı: - Ne olur baba! Böyle şeyler söyleyip beni üzme, benim için ne kadar önemli olduğunu biliyorsun, eğer sen en ufak bir tereddüt gösterirsen bu iş olmaz, bunu da biliyorsun! Zafer kızının saçlarını okşadı: - Yok kızım, şaka yapıyorum. Bana iki gün müsaade et, iki gün sonra Murat'ı tekrar çağıralım, etraflıca konuşalım. İki gün de fazla bir zaman değildir değil mi? Yasemin sevgiyle sarıldı babasına, iki yanağından öptü, sonra koşar adımlarla odasına gitti. Zafer kızı odadan çıkar çıkmaz telefona sarıldı: - Yalçın, hemen yarın sabah ilk işin buraya gelmek olsun, çok önemli bir işimiz var... Ertesi sabah Yasemin okula gittikten sonra Zafer giyindi ve misafirini beklemeye başladı. Yarım saat sonra Yalçın Ulucan karşısındaydı. Yalçın Bey uzun zamandır Zafer'in şirketinin hukuki işlerine bakan avukattı. Zafer, Şefika Hanıma seslendi: - Şefika Hanım, bize iki kahve yapar mısın hemen? Sonra misafirine döndü: - Bu özel bir iş Yalçın, benim kızla ilgili. Bir delikanlı kızımla evlenmek istiyor. Delikanlı Dalaman'da oturuyor. Bir annesi var. Bir de teyzesi. Bu işi bir araştırıver bana. Delikanlının adı Murat. Murat Ercan. Annesinin adı, dur bakayım, şurada yazılıydı... Hah, Huriye, Huriye ama soyadı farklı, eşinden boşanmış, Huriye Özbıçak. Bir araştırıver bu insanları. Yalçın Bey orta boylu, tıknaz, açık kumral bir adamdı. Yüzü devamlı kırmızıydı. - Merak etmeyin Zafer Bey, ben bu akşam size sonucu bildiririm. Şimdi hemen halledeceğim. Misafirini uğurladıktan sonra mutfağa girdi. Şefika Hanım yemek işiyle meşguldü - Şefika Hanım, kız evleniyor! Evlenme teklifi almış. Hani geçen gün gelen gençten! Şefika Hanım ellerini önlüğüne kurulayarak başını eğdi: - Pek beğenmiştim ben zaten, çok efendi bir çocuktu. İnşallah mutlu olurlar. Zafer gözlerini dışarıya çevirdi. Serpil'i düşünüyordu... Bu sevinçleri kim bilir neye tercih etmiş ve gitmişti... DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.