Kaydet
a- | +A

“Mübaşir, dosyanın görüşüleceğini ve bize haber verileceğini söyleyerek bizi gönderdi.”

Hatırama bugün de devam ediyorum... Sanırım bir ay kadar sonra mahkemeden duruşma gününü bildiren çağrıyı almıştık. Daha sonra mahkeme günü geldi. Hanımla hazırlanarak mahkemeye doğru yola çıktık.

İlgili mahkeme salonunu bularak beklemeye başladık. Saatimiz gelince bizi içeri aldılar. Öncelikle hanımı çağırdılar. Bana “neyi oluyorsun?” diye sorunca “eşiyim” dedim. Bana sıra göstererek “burada otur” dediler. Sadece hanımı muhatap alıyorlardı. Hanıma “olayın nasıl olduğunu anlat” dediler. Tabii o da olayın ne olduğunu hatırlayamıyordu.

Bizim anlattığımız şekilde anlatmaya başladı. Ben hâkime durumu izah edeyim istedim. “Hatta olayın içinde ve bire bir yaşadım” diyerek söz almak istedim. Hâkim izin vermedi. Hatta “Bir daha konuşursan seni dışarı atarım” dedi. Mübaşirin uyarısıyla yerime oturdum. Çok üzüldüm ama emir böyleydi.

Daha sonra hâkim “cami görevlisi” diye müezzin arkadaşı çağırıp olayın nasıl olduğunu anlatmasını ondan istedi. Müezzin de “olay günü ben izinliydim. Arkadaşların dediğine göre” diye anlatmaya başladı. Sözü bitince hâkim ve savcı baş başa vererek bir şeyler konuştular. Ben ne kadar olayın içinde olsam da bana söz hakkı verilmemişti. Mahkemenin alt katında Adli Tıp Kurumu vardı sanırım. Bizi oraya gönderdiler. Oradaki doktorun da hanımın kafasını muayene etmesini istediler. Denilen yere gittik. Doktor bey kafasını açarak muayene etti ve hatta cetvelle yaranın boyunu ölçtü. Hiç unutman 22 cm olduğunu söylemişti. Birkaç soru da o sordu: “Çalışıyor musun?” dedi. Hanım, ev hanımı olduğu söyledi. Bunu sonradan anlıyorum. İş kaybı var mı yok mu; nakdî kaybı ve değeri ne kadar olduğunu anlamaya çalışıyorlardı.

Daha sonra bir rapor yazarak bize verdi ve tekrar mahkemeye getirdik. Mübaşir, dosyanın görüşüleceğini ve bize haber verileceğini söyleyerek bizleri salondan çıkardı eve gitmemizi söylediler...

İnsanoğlunun hayatında karşılaştığı nice olaylar olmuştur. Bizim de başımıza böyle bir olay geldi ve geçti. Allah’a şükür şu anda bir şey yok. Hanım fazla kendini zorlamadan ve yormadan hayatına devam ediyor. Yorulduğu zaman yaralı olan kafa bölgesinin ağrıdığını söylüyor. Hayatımız böyle devam ediyor. Allah beterinden korusun.

Mehmet Ali Doğan

Ünal Bolat'ın önceki yazıları...

ÖNE ÇIKANLAR