Çekimlere böyle mi gidiyorsun?

A -
A +

İsmail Yağcı Ağabey de rahmet-i rahmana kavuştu... Mekânı Cennet olsun... Seneler önceydi... Tam senesini hatırlamıyorum ama ülkenin ekonomik kriz yaşadığı 2000’li yıllardı... O tarihte İstanbul’da oturuyorum, işim de oradaydı.

 

O gün İstanbul'dan Afyon’a gelmiştim. Afyon’dan da ilçem olan Sinanpaşa’ya doğru yola çıktım.

 

Afyon-Antalya kavşağından ilçeye gitmek için döndüğümde yolun sağ tarafında, elinde kocaman tekerlekli bir valizle biri bekliyordu. Şöyle biraz dikkatli baktığımda gözlerime inanamadım.

 

Bu kişi rahmetli İsmail Yağcı Ağabey idi. Ama onun burada ne işi olabilirdi ki? Yanlış görüyor olamazdım. Hemen aracımı yolun sağına yanaştırdım. Beni aldı bir heyecan. Arabadan indim selam verdim. Eline sarıldım ve öptüm. O mübarek öptürmek istemedi ama ben çoktan öpmüştüm bile... Sarıldık birbirimize.

 

Hemen kendimi tanıttım. Tabii beni İstanbul'dan ismen bilmese de sima olarak tanıdığı için hiç yabancılık çekmedi.

 

Dedim ki:
“İsmail Abi hayırdır, ne oldu? Niye burada tek başınıza bekliyorsunuz. Sana nasıl yardımcı olabilirim? Ben ilçeme gidiyorum sizi orada misafir edeyim, evim de çok müsait buyurun gidelim."

 

“Fuat Abi, Allahü teâlâ razı olsun çok teşekkür ederim. Ben buradan geçen bir arabaya el kaldırır onunla yola devam ederim. İnşallah şimdi birisi gelir. Burdur- Isparta civarında çekime gitmem gerekiyor. Vazife aksamaz. İnşallah başka zaman Afyon’a bir çekim nasip olursa sana o zaman misafir olurum.”

 

“Abi gözünü seveyim ne otostopu ne arabası? Bu çekimlere hep böyle mi gidiyorsun? Araban, şoförün yok mu?”

 

Rahmetli hafiften tebessüm etti.

 

“Fuat Abi biliyorsun ülkemiz ekonomik olarak zor bir dönemden geçiyor. Bütün kurumlar tasarruf tedbiri alıyor... Çekimler için özel araba şoför şu bu... Bunun sırası değil... Zar zor çekimler için üç beş kuruşluk sponsor bulabiliyoruz onu da yoldu akaryakıttı oteldi buralara harcarsak müesseseye hiç katkımız olmaz...”

 

Çok duygulandım. “Allahü teâlâ razı olsun Abiciğim o zaman benim vaktim müsait. Sizi Burdur’a, Isparta'ya ben götüreyim. Çorbada bu seferlik benim de tuzum olsun.” DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.