Güç olmasın da geç olsun...

A -
A +

Kiracı olduğum evden çıkmak zorunda kalınca yaşadıklarımı anlatmaya bugün de devam ediyorum.

 

Tapu müdürlüğünde bir oraya bir oraya giden emlakçıya, hizama geldiğinde “ne oldu bir durum mu var?” diyorum ama “yok, bir dakika” diyerek beni geçiştiriyordu. Lakin bir anormallik olduğunu tavırlarından telaşesinden, sağa sola gidip gelmelerinden anlıyordum…

 

“Bir dakika” filan diyerek kaybolup tekrar gelip geldiğiyle gittiği bir olarak öğle saatini doldurduk… İşlem öğleden sonraya kaldı… Ama benim aklıma hiçbir şey gelmiyor… Emlakçı bu işleri nasıl olsa biliyor… Ben zaten istesem de bir şey anlamıyorum…

 

Öğleden sonra yine bir punduna getirip sordum emlakçıya:

 

-Yahu sende bu telaş nedir? Bir sıkıntı varsa ben de bileyim.

 

-Abi Müdür Beyin acil bir işi çıkmış da onu bekliyoruz… Ben de bu arada gelen bir iki telefon vardı onunla ilgileniyorum. Malum diğer müşterilere de hayır diyemem…

 

Oysa tapu müdürlüklerinde illaki Müdür Bey'in beklenmesi mi gerekiyordu onu da bilmiyordum… Yine hiçbir şeyden şüphe etmeden, oturduğum sandalyede beklemeye devam ediyorum… Bu arada bizden başka herkes sessiz sakin işlerini sürdürüyor. Bir bizim emlakçı, bir geliyor bir kayboluyor ama çok telaşlı… Sürekli oraya buraya girip çıkıyor, elinden telefon düşmüyor… Derken vakit ikindiye yaklaştı… Biraz telaş ettim ama yine de “hayırlısı olsun” diyorum içimden… Bizim emlakçı boynunu büküp geldi yanıma… Canı çok sıkkındı:

 

-Abi işlem yarına kaldı, dedi…

 

-Hayırdır niye ki?

 

-Abi ya müdür bey işi çıkıp gitmiş bugün de gelmeyecekmiş…

 

-Neyse ne yapalım, güç olmasın da geç olsun…

 

Birlikte işlemler yapılmadan çıktık müdürlükten… Ben evime gittim emlakçı evine gitti. Ertesi gün emlakçı ile buluşup yarım kalan tapu işini tamamlayacağız… Emlakçının yanına gittiğimde baktım bürosunda oturuyor. Selam verdim “ne zaman gidiyoruz?” diye sordum. Canı sıkkın cevap verdi:

 

-Abi ev sahibine ulaşamıyorum ya…

 

-Nasıl oldu ya, ev sahibi dün de yoktu. Sana vekâlet vermemiş miydi?

 

-Ya galiba satmaktan vaz mı geçmiş ne?

 

Böyle söyleyince içime kurt düştü… Şimdi anlamıştım dün niye telaş başladığını… Dedim ki:

 

-Arkadaş bu iş olacaksa olsun, olmayacaksa beni oyalamanın anlamı yok. Bana doğruyu söylersen daha memnun olurum.

 

-Abi benimle ilgili bir durum değil ki, filan dedi… Ben sana haber vereceğim, deyip kestirip attı…

 

Çıktım oradan… Canım da hayli sıkılmıştı… DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.