“Nasıl gaz kesecektim? Yorgunluktan uykusuz kalmışım. Allah korudu herkesi...”
Hatıramı anlatmaya bugün de devam ediyorum. Süleyman Abi kendisinden övgüyle bahsetmelerine sinirlenmiş âdeta burnundan soluyor gibiydi. Hatta o kadar ki ağzına yakışmayacak sözler bile çıktı.
Kendini övenlerin, ne sıkıntılar çektiğini neler yaşadığını bilmediği için ezbere konuştuklarını söyledi... Dedim ki kendisini teselli edercesine:
“Tamam abi sen bu mesleği artık sevmiyorsun hatta nefret ettiğini söylüyorsun ama istesen de istemesen de bayağı şöhret sahibisin. Kütahya’da herkes seni 'gaz kesmez' diye tanıyor.” Sözümü kesti:
“Olmaz olsun böyle şöhret. Başlarım böyle diyenlere. Yıllar önce ölümlü bir kaza yaptım. Kaza raporunda polisler “fren izi yok şoför hiç hız-gaz kesmemiş” yazmışlar.
Nasıl gaz kesecektim yorgunluktan uykusuz kalmışım. Allah korudu hem beni hem başkalarını... Hiç frene basmadan çarpmışım öndeki park eden kamyona... Allah’tan sağ ön tampon kamyon arkasına tam denk gelmemiş... Hayli hasar oluştu. Yaralandım Ne var ki suçluydum. Bu rapor yüzünden hapis bile yattım. İşte bu yüzden adım da böyle kaldı. Bu sebeple şoförlüğümden ve kendimden nefret ediyorum.”
O gün Süleyman Abi anlattıkça anlattı. Aslında içini döktü bana. Vedalaştık... Aradan iki veya üç ay geçmişti. Ben Süleyman Abiyi bir daha görmedim. Bir gün sokakta rastladığım bir şoför arkadaşa kendisini sorduğumda başımdan aşağıya kaynar sular döküldü:
“Süleyman artık gaz kesti dostum. İki ay önce karıştığı bir trafik kazasında rahmetli oldu. Onunla birlikte beş kişi daha öldü. Allah rahmet eylesin mekânı cennet olsun inşallah...”
Şoför arkadaş meslektaşı bu haberi ne kadar da kolay söylemişti:
“Çevremizdeki dostlar arkadaşlar birer ikişer gidiyorlar. Siz bilmezsiniz bizi ama biz kendimizi biliyoruz. Sanki her sene birer ikişer hızla azalıyoruz. Her geçen gün artıyor yalnızlığımız. Hayata tutunmak her geçen gün zorlaşıyor.”
Mesleğinden soğuduğun kadar varmış Süleyman Abi. Seni çok özlüyorum. Mezarına gidip dualar ediyorum. Mekânın cennet olsun. Sen hayattan çekip gittin ama hâlâ ben ve benim gibi herkes seni hatırlamaya devam edeceğiz...
Şahin Ertürk/Tavşanlı-Kütahya

