O lisede öğrenci olmak...

A -
A +
Müdür bey küplere binmişti. “Ben sana yollamayacaksın demedim mi?” diye çıkıştı!..
 
Liseyi %50 burslu özel bir okulda okudum. Belki de burslu kazandım diye seviniyordum. Ama çok kısa süre sonra anladım ki orada okuyan öğrenciler de, derslere giren öğretmenler de; idareciler de sanki özellikle oraya toplanmış insanlardı ve ortak özellikleri dine ve dindarlığa karşı âdeta alerji duyan kimseler olmalarıydı. Okula girdiğinizde dinden bahsetmek kesinlikle yasaktı... Hele müdür kendisi inanmasa tamam da başkasının inancına da etki etmeye çalışan şekilde âdeta din düşmanı bir adamdı. Öyle ki okula getirdiği birçok yasa dışı yayın ile öğrencileri sanki kendi zihninde insanlar olarak yetiştirmek ister gibiydi...
Hayli sıkıntılı bir süreç yaşamama rağmen son sınıfa kadar gelmeyi başarmıştım. Ama inancımdan, itikadımdan taviz vermedim.
Son sınıfta öğrenci iken de Sevgili Peygamberimizin hayatı ile ilgili bir kompozisyon yarışmasına katılmak istedim. İki sayfadan oluşan çok güzel bir de kompozisyon yazdım. Yarışmaya katılmak istediğimi okul müdürüme bildirdim.
Müdürüm, kompozisyonda yer alan bazı kelimelerin dinî literatür olarak da olsa Arapça kelimelerden olmasını bahane ederek yarışmaya katılmamı engellemek istedi. İzin vermedi.
Ben ise kompozisyonu okulun yollamayacağını anlayıp kendi çabamla yarışma jürisine faksladım. Yarışmaya okul kanalıyla değil de kendi teşebbüsümle katılmıştım.
Bir süre sonra okula yazılı bir haber geldi. “Öğrenciniz 1. olmuştur kendisini ödülünü almak üzere bekleriz” diyordu.
Bunu duyan müdür bey küplere binmişti. “Ben sana yollamayacaksın demedim mi?” diye bana çıkıştı. İşi daha da ileri götürerek Efendimiz “aleyhisselâmın” hayatını konu alan bu kompozisyon sebebiyle “siyasi bildiri” yazmış diyerek beni aileme şikâyet etmişti...
Yarışmadan beni haberdar eden edebiyat öğretmenimizdi. Ben daha yazıyı yazarken 1. olacağımı hissetmiştim. Kazanacağıma canı gönülden inanıyordum. Netice de bu yönde gerçekleşti Allah’a şükür. Beni engellemeye çalışan okuluma bu yolla bir başarı kazandırdım ama okuldaki son günlerim de çok sıkıntılı geçti.
Mezun olduktan sonra bir kere bile uğramadım. Bundan önceki müdür de “öbür dünya diye bir dünya yoktur” tarzında imanın gitmesine sebep olacak mealde cümleler kuruyordu.
Allah bu kişileri ıslah etsin. Bize de güzel dinimizi anlamaya ve çevremize anlatmaya güç kuvvet versin. Türkiye okuyucularına selam ve sevgilerimle…
         Halil Muzaffer-İstanbul
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.