Şimdi her kahve acı geliyor

A -
A +

“Herkese tepeden bakan Aysun artık gülmüyor güldüremiyordu, acınacak hâldeydi.”

 

 

 

Aysun’un hatırasını anlatmaya devam ediyorum. Annesini bekler gibi bir hâli vardı ama kıpırdamıyordu. Aniden birdenbire karşımda onu görünce donmuş kalmıştım. Onunda beni tanıdığından emindim zira salona girer girmez gözleri fal taşı gibi açılmıştı. Ben şaşkın, Aysun şaşkın. Bir müddet birbirimize öylece bakıp durduk. Ben de bir şey söyleyemiyordum.

 

İkimizin şaşkınlığı, yaşlı kadının marketten getirdiğimiz poşetleri mutfağa bıraktıktan ve iki kahve fincanı ile odaya gelmesiyle son buldu. Benim bir şey sormama gerek kalmadan;

 

-Kızım Aysun, dedi. Kötü bir evlilik geçirdi. Onca seveni isteyeni olmasına rağmen gitti bir sarhoş ile evlendi. Onu bu hâle o sarhoş getirdi. Bir gün üçüncü kattan aşağıya attı. Aysun felç oldu. Şimdi kalkamıyor, yürüyemiyor, konuşamıyor. Allah’a çok şükür yaşıyor. Konuşulanları anlıyor ama cevap veremiyor. Babası öldü ben dul kaldım. Hayırsız sarhoş kocası hapiste... Başka kimsemiz yok beraber yaşıyoruz. Engelli bakım maaşıyla geçinmeye çalışıyoruz.

 

Aysun'un annesi, yaşlı kadın anlatmaya devam ediyordu ama benim gözlerim kulaklarım beynim başka yerlerde idi. Bir zamanların güzelliği dillere destan paylaşılamayan kızı ne hâle gelmişti. Tipimden başka hiçbir şeyimi, ismimi köyümü ailemi beğenmeyen Aysun'un beğenilecek bir yeri kalmamıştı. Herkesi hakir gören tepeden bakan Aysun artık gülmüyor güldüremiyor acınacak hâldeydi. Havalı laf ebesi kimseye sözü bırakmayan,

 

"Ben kalplerdeki sevgiye bakmam. Cüzdanların şişkinliğine bakarım” diyen kız gitmiş yerine sus pus olmuş çaresiz biri gelmişti. Neydim ne oldum ne olacağım derler ya...

 

Kader bana bu acıyı göstermiş Aysun'un evinde kahve içmeyi ama kahvenin en acısını içmeyi önüme çıkarmıştı. O gün yaşlı kadına “Ben de bir zamanlar kızınıza deli gibi âşık olan ama sevgisinin karşılığını bulamamış ihanete uğramış cezalandırılmış adamım” diyemedim.

 

İşte o günden beri yani o acı kahveyi içtiğim o evde Aysun'u o hâlde gördüğüm günden beri kendimde değilim dostum. Kendimde değilim.

 

Arkadaşım Hasan Hüseyin’in anlattıklarının dinledikten sonra ben de pek kendimde değilim. Aysun'a ve annesine ne oldu merak içindeyim. Ne zaman kahve içecek olsam bu olay aklıma geliyor, içtiğim kahve bana acı geliyor...

 

Şahin Ertürk- Tavşanlı-Kütahya

 

 

 

Ünal Bolat'ın önceki yazıları...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.