“Zeki bana numara yapma!..”

A -
A +
Zeki damdan düşer gibi “Ortak, zıkkımın kokusu içime kadar işliyor" demesin mi?..
 
 
İkişer kişilik ortaklık yaparak balık avlamaya giden arkadaşlardan benim ortak dediğim Zeki’nin bir balık avı sonrası balık kızartıp yerken içki içtiğini görüp onu menetmiştim. "Bir daha içersen seninle gitmem" demiştim. O da bana “söz, bir daha içmeyeceğim” demiş bunun üzerine kendisine “Tamam, o hâlde yarın gidiyoruz” demiştim...
Ertesi gün erkence geldi. Her şeyimiz zaten aleste (hazır) dururdu. Evlerden gidip malzemeleri aldık, Taşova dolmuşuna bindik. Taşova’dan Sonusa dolmuşuna binip Sonusa’ya vardık.
Bizi öyle torbalı, sepetli görenler ne yaptığımızı sordular. Biz de balık tutmaya geldiğimizi söyledik. Yolu tarif ettiler.
Evvela bir yokuş, sonra döne döne inilen bir iniş. Irmak sanki bir km derinde görünüyor. “Zeki bunun inişi böyle ise çıkışı nasıl olacak?” dedim.
Her neyse lafı uzatmıyorum o gün iyi bir balık tuttuk. Bize nereden tuttuğumuzu soranlara da adresi söylemedik. İkinci bir gidişimizde balıkları pişirdik, yiyeceğiz. Zeki damdan düşer gibi “Ortak, zıkkımın kokusu içime kadar işliyor” demesin mi?
Hemen sofradan kalktım ve “Zeki" dedim "Verdiğin söz bu muydu? Haydi bana eyvallah! Balık da senin olsun, oltalar da, ben gidiyorum” dedim ve yola revan oldum.
Koşarak geldi, kolumdan tutarak “ben sana karşı eşeklik yaptım, bir daha benden bu sözü işitirsen yüzüme tükür” dedi.
“Bak Zeki bana numara yapma! Bir daha duyarsam konuşmam” dedim.
Gitmekten vazgeçtim...
Ondan sonra gittiğimiz balıkta adını bile etmedi:
“Ortak bana yaptığın bu iyiliği babam yapmadı. Allah senden bin kere razı olsun” derdi...
Hele yengemizin, memnuniyetini defalarca eşime söylediğini duydum.
Sonra ne oldu? Çocukları büyüdü, hepsi de iş güç sahibi oldu.
Şimdi Zeki, Amasya’dan Sivas’a giden yolun altında iki katlı bir evi, yedi sekiz dönüm bağ ve altı adet montofon ineğin sahibidir.
Çocuklarının ayrı ayrı oto tamir dükkânları var. Başta yengemizden olmak üzere hayır dualarını alırım, sağ olsunlar.
Basit gibi görünen bu olayın yapılabilecek en değerli bir yardım olduğunu yüzüme söyleyip bir babaya yapılabilen en büyük hürmetleri, beni son derece mutlu etmektedir.
Allah’ım onların bu mutluluğunu eksik etmesin. Rabbim tüm kurtulmak isteyenleri kurtarsın. Âmin... 

              Hüseyin Hilmi Levent-Tarsus

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.