Dünyada, her önüne gelen, Türkiye'yle ilgili sorular soruyor, cevaplar istiyor. Oysa dünyada, pek çok problemin denklemi Türkiye'yle çözülüyor. Dünyada, en antik-eski-yüklü-coğrafi-stratejik yollar Türkiye'den geçiyor. Dünyada, süper güçlerin birbiriyle gövde gösterisi yaptığı tek saha Türkiye. Dünyada, bütün denizlerden-karalardan-kıtalardan-dağlardan bir kesme-kıymık-parça alınmış da yegâne ''vatan'' yapılmış yerdir Türkiye.
Dünyada; rejimlerin-darbelerin-10 yıllık periyotların, ötekilerin-berikilerin senaryolarının yazılıp oynandığı sahnedir Türkiye. Dünyada; birkaç yüzyıldır, İngiliz'in el atıp da İngilizceleştiremediği tek toprak-toplum-coğrafya-kültür değerleri parçasıdır Türkiye. Dünyada; tarihiyle-alfabesiyle-rejimiyle-ekonomisiyle-sınırları ve sinirleriyle bu denli oynandığı hâlde burnundan kıl aldırmamış ve bunlara rağmen acılarıyla yaşamayı yeğlemiş, her defasında küllerinden doğmuş bir ülkedir Türkiye. Dünyada; insanı horlanmış, inancıyla sınanmış, siyasi-spor taraftarlığıyla sandıklarda-arenalarda-stadyumlarda rakipleştirilmiş, itilmiş-kakılmışa show malzemesi yapılmış ama ''yıkılmamış, ayakta kalmış'' bir sağlam yapıdır Türkiye. Dünyada; kendi yaptığı ilk uçağı toprağa gömülmüş, ilk otomobilini ürettiği zaman benzin konulması unutulmuş, AR-GE çalışmalarından ziyade kişisel becerilerle ayakta durabilen ülkedir Türkiye.
Dünyada; bütün olumsuzluklara rağmen “beyleri, padişahları, sultanları, emirleri, reisleri ve başkanlarıyla’’ vatan, adalet, demokrasi ve hürriyet için yegâne diklenen-dik duran, ülküsü-kızılelması için destanlar yazan tek devlettir Türkiye.
Dünyada; pek çok badireler, serencamlar, salgınlar, krizler atlatılsa da; hâlen zulümler, eşitsizlikler, maddi ve manevi çöküntüler yaşanıyor olsa da doğru inanca örnek olmada, vicdanlı yaşamaya koşmada, kardeşliğe kucak açmada, kocaman yüreğini ortaya koymada bir umut ülkesidir Türkiye.
Rıdvan Üzel
Senin adın
Kalktım gecenin bir vaktinde,
Ellerimde fotoğrafın,
Bu kalbimin katlinde,
Bir tek var senin adın.
Bomboş kalan yüreğimde
En derinde var bir kadın,
Her gün yaş akan gözlerimde
Her akan yaş senin acın.
Tadın kaldı tenimde,
Bir kar tanesi gibi yağdın
Sensiz yanar bedenimde
Onu tek söndüren kardın.
Duyguma veda ederken
Sensizlikler içimde kıymık
En geç ayrılıklarım erken,
Keşke hiç ayrılmasaydık...
Alperen Arda Gürbüz
Serumla aşının farkı: Aşılar, vücuda verilen kuvveti azaltılmış mikroplar veya toksinlerdir. Bu zayıf mikroplar vücuda girince kanda “antikor”lar meydana gelir. Antikor vücuda giren mikropları zararsız hâle getirmek için, uzviyetin çıkardığı bir maddedir. Bu sayede o hastalığa karşı bağışıklık kazanılır.
Serum ise, başka bir uzviyetin meydana getirdiği antikorların insan vücuduna aktarılmasıdır. Bu bakımdan aşı, hastalığa yakalanmadan, serum ise, hastalık mikroplarını aldıktan sonra yapılır. Aşı, hastalığı iyileştirmez, önler; serum ise verilen ilave antikorlarla hastanın direncini kısa sürede artırarak hastalığı iyileştirir, yani bir çeşit ilaçtır. Bir de birçok hastalığın tedavisinde, destekleyici olarak kullanılan ve genel olarak serum diye bilinen sıvılar vardır. Bunlar arasında binde dokuzluk tuzlu su eriyiği olan serum fizyolojik, şekerli su eriyiği olan serum glikoze en çok bilinenlerdir.