Eksiliyorum!

A -
A +

Makinenin önünde dikiliyorum. Çünkü boş... Birçok şey boş hayatta lakin dolduruyorsun bir şekilde. Kendinden ya da tamamıyla kendini vererek. Hep tükenerek, biterek, eksilerek.

 

Bu boş oldu mu adım atamıyorsun şehirde. Geçirmiyorlar, bindirmiyorlar, yüzüne bile bakmıyorlar. Güvenliğe soruyorum... Nerede?

 

Gözlerini devirerek, kaşlarını kaldırarak, parmağını boşluğa daldırarak işaret ediyor çenesiyle.

 

Hicaz pulu gibi yapıştırıyorum kartı. Sanırım makinenin içine saklanmış olan bir kadın konuşuyor:

 

- İşleminiz yapılıyor... Lütfen sadece kâğıt para koyunuz.

 

Benim korktuğum işte tam da bu... İşlemimiz yapılıyor!.. Devamlı işleme tabiyiz... Hiç durmadan işliyorlar bizi. Talaş alıyorlar, çapak alıyorlar, deliyorlar, oyuyorlar, köşelerimizi kesiyorlar, frezeden geçiriyorlar.

 

İstedikleri şekle sokuncaya kadar tornada döndürüyorlar. Makine elli kâğıdı yutuyor... Minik kadın ''lütfen bekleyiniz'' diyor. Bekliyorum... Milletçe en iyi yaptığımız şeydir beklemek. Bayılırız beklemeye, beklerken hayaller kurmaya, hayallerin içinden fırlayıp düşlere yuvarlanmaya.

 

Gözüm ekranda, her şeyin düzelmesini, yüzümüzün gülmesini, bu günlerin geçmesini diliyorum sessizce. “Kart yüklemeniz tamamlandı” diyor abla. İşlemimi bitirdiler demek... İstek ve dilekler de yüklendi mi acaba? Yüklenmiştir mutlaka... Ama neden çoğalmış hissetmiyorum kendimi?

 

“Hadi kullan” diyorum, basıyorum turnikeye... “dıı dııtt” Bunu hissettim... Eksiliyorum!..

 

     Hakan Kınay

 

 

ŞİİR

 

 

          Sizin olsun...

 

 

 

Bıktım şu arazi davalarından,

 

O tarla senindi bu tarla benim;

 

İllallah dedirten kavgalarından,

 

Hepsi sizin olsun olmasın benim.

 

 

 

Kardeşi kardeşiyle kavga ediyor,

 

Evlat babasıyla küs konuşmuyor,

 

Komşu komşusuna dargın gidiyor,

 

Hepsi sizin olsun olmasın benim.

 

 

 

Miras düşer hemen kavgalar başlar,

 

Şeytan kışkırtınca öfkeler parlar,

 

Ölen ölür kalan mahpusu boylar,

 

Hepsi sizin olsun olmasın benim.

 

 

 

Bir evlik toprağım ve bahçem olsun,

 

İhtiyaç görecek bir akçem olsun,

 

Alın toprakları gözünüz doysun,

 

Vicdanlar rahatsa olmasın benim.

 

 

 

Yer yer demişler seni beni de,

 

Çok yaşayan bile yerin dibinde,

 

Yatmaya mahkûmdur günün birinde,

 

Gözleriniz doysun olmasın benim.

 

 

 

Süleyman’ım dünyaya tapmıyorum ben,

 

Kanaatsizlik asla yapmıyorum ben,

 

Kimse toprağına göz koymuyorum ben,

 

Hepsi sizin olsun olmasın benim.

 

 

 

     Süleyman Usta/Espiye-Giresun

 

 

SAĞLIK OLSUN

 

 

Meniere Hastalığı: İlk defa 1861’de Dr. Meniere tarafından fark edildiği için onun ismiyle anılan, iç kulaktaki bir çeşit rahatsızlık. Neyin sebep olduğu henüz bilinemiyor ama boyunda daralma, fıtık, düzleşme, stres birikimi, orta kulak problemleri (vestibular denge sistemi), bağırsak problemleri, alerjik rahatsızlıklar vs. ile birlikte iç kulaktaki bir bölmede bulunan özel sıvının yüksek basınca ulaşması sonucu oluştuğu tahmin ediliyor. İç kulaktan kaynaklanan baş dönmelerinin en önemli sebebinin de bu olduğu biliniyor. Bu rahatsızlık genellikle tek kulakta meydana geliyor. Ama nadiren iki kulağı birden etkilenmiş olanlar da bulunabiliyor. Genelde, yirmi ila elli yaşları arasında başlıyor. Kimilerinde çok şiddetli baş dönmeleri hayatı çekilmez kılıyor. Hastanın günlük işleri bile kesintiye uğrayabiliyor.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.