Yüzünü görmesen bile

A -
A +

Kardeşlik anlatılabilir mi? Anlatılır ama kardeşliği kardeşin olmadan hissedemezsin... Çünkü kardeşlik anlatılmaz yaşanır ve yaşatılır...

 

Kardeşlik, büyük sözler değil, zamanında edilen küçük cümlelerle inşa edilir: “Ben buradayım”, “Sana inanıyorum”, “Yorulduysan biraz dinlen, ben beklerim” gibi...

 

Kardeşlik, o bakımdan kolay değildir. O bakımdan herkes kardeş olamaz. O bakımdan kardeşlerin sayısı bir elin parmakları kadardır... Aynı kıyafetleri giyen, aynı sofraya oturan bile başaramaz bazen kardeşliği… Çünkü kardeşlik, dışarıdan bakıldığında değil, içeriden hissedildiğinde anlam kazanır...

 

Bir düşün: En zor anında kimin sesi sana huzur veriyor? Yüzünü görmesen bile, varlığını bilmek içini rahatlatıyorsa… İşte o kardeşindir.

 

Bu çağda, insanlar ilişkilerini hızla tüketirken, kardeşliğin kıymeti daha da artıyor. Kardeşlik, ilgi beklemez ama yokluğu derin yaralar açar. Varlığı huzur verir, yokluğu sarsar. Çünkü kardeşlik, ruhun yorgunluğuna iyi gelir. Gündelik telaşların, bencil hesapların arasında bir avuç merhamettir.

 

Kardeşlik, insanı insan yapan şeydir. Merhametle yoğrulmuş, sadakatle büyütülmüş bir bağdır. Sırtını döndüğünde değil, sırtını yasladığında belli olur kardeşin kim olduğu.

 

Bu yüzden bugün birine gerçekten “kardeşim” diyorsan, sorumluluk alıyorsun demektir. O kelimeyle bir söz veriyorsun:

 

“Düşersen tutarım, kırılırsan sararım, unutulursan hatırlarım.”

 

Çünkü kardeşlik, lafla değil, yürekle kurulur. Ve o yürek; sıcak, dayanıklı ve güvenilir değilse, hiçbir kardeşlik sütü maya tutmaz...

 

     Selman Devecioğlu

 

 

 

 

 

ŞİİR

 

 

 

 

          Göster

 

 

Uyan Türk’üm, yürü artık, ademe yüzünü göster.

 

Uyan, asırlık uykudan, âleme yüzünü göster.

 

 

 

Bitsin savaş, gelsin barış, huzur istiyor insanlık.

 

Mazlum kurtulsun korkudan, âleme yüzünü göster.

 

 

 

Bıktık artık zorbalardan, karanlıkta yaşamaktan,

 

Kutsal mekân, topraklardan, âleme yüzünü göster.

 

 

 

Hayayı soyup gömdüler, gafile meydan verdiler.

 

Heva-yı nefs âşıklardan, âleme yüzünü göster.

 

 

 

Güle, bülbüle kıydılar, hisse senedi saydılar.

 

Faizli kur tuzaklardan, âleme yüzünü göster.

 

 

 

Seçkinlerin şarkısıyla, yalan dolan tartısıyla,

 

Kirli, renkli modasından, âleme yüzünü göster.

 

 

 

Adaleti özleyenler, yüz yıl yolu gözleyenler.

 

Vicdan denen tartısından, âleme yüzünü göster.

 

 

 

Artık kazanlar kaynasın, çocuklar rahat oynasın.

 

Elif ba tahtasından, âleme yüzünü göster.

 

 

 

Geceler aydınlık olsun, çocuklar mutluluk bulsun.

 

Her gün ölüm korkusundan, âleme yüzünü göster.

 

 

 

Aciz Sultan, geldi diyor, akan yaşlar dindi diyor.

 

Türk’ün sevgi atlasından, âleme yüzünü göster.

 

 

 

     Aciz Sultan-Abdurrahman Gök

 

 

 

 

 

 

KELAM-I KİBAR KİBAR-I KELAMEST

(Büyüklerin sözü, sözlerin büyüğüdür)

 

 

Din büyüklerimiz buyurdular ki: "Doğmak ölmenin habercisidir. Peygamber Efendimiz "aleyhissalatü vesselam" buyuruyorlar ki: (Benden sonra ümmetimin başına iki büyük bela gelecek, ona üzülüyorum, ona endişe ediyorum.) 'Ya Resûlullah nedir o?' diye sual edilince buyurdular ki: (Allah'a değil, nefislerine tapacaklar ve ölümü unutacaklar.)

 

Yine bir hadis-i şerifte cenab-ı Peygamber "aleyhissalatü vesselam" buyuruyorlar ki: (Ağzınızın tadını kaçıranı [ölümü] çok hatırlayın. Çünkü, hayat o gün başlayacak. Nasıl bir hayat? Sonsuz...)

 

 

 

Yetenekli Kalemler'de önceki yazılar...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.