Ümit Özdağ 'gizli protokol'ün perde arkasını anlattı: Anlaşmayı hepsi biliyordu...
POLİTİKA Haberleri
Seçimler ikinci tura kalınca Kemal Kılıçdaroğlu'na desteğini açıklayan Ümit Özdağ, alınan yenilgi sonrası "3 bakanlık ve MİT Başkanlığı vaadi açıklamasıyla muhalefet cephesinde krize neden olmuştu. Masanın ortakları bu durumu 'ahlak dışı' olarak değerlendirirken, "Anlaşmayı hepsi biliyordu" diyen Özdağ, sürecin perde arkasını anlattı.
Mayıs ayında yapılacak seçimler için bir araya gelen ve altılı masayı oluşturan muhalefet partileri, birçok kez toplandıktan sonra ortak aday olarak CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu belirledi. Seçimlerde ağır bir yenilgi alan Millet İttifakı, 28 Mayıs sonrası adeta dağıldı. 'Birleşerek kazanacağız' diyen muhalefette 'değişim' sesleri yükseldi, koalisyona son anda dahil olan Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ ise gündemi sarsan açıklamalarda bulundu.
ÖZDAĞ'IN AÇIKLAMALARI GÜNDEM OLDU
Özdağ, bir röportajında, "Kemal Kılıçdaroğlu ile protokol yaptık. Bize 3 bakanlık ve MİT Başkanlığı'nı verecekti. Ben de İçişleri Bakanı olacaktım" ifadesini kullandı. Bu sözler, ortalığı karıştırdı. Yapılan protokolü altılı masanın ortakları sert dille eleştirdi.
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, protokol iddiasını sert bir dille reddetse de Kemal Kılıçdaroğlu katıldığı bir televizyon programında gerçeği açıkladı. Kılıçdaroğlu, "İki kişinin namusuna teslim edilmiş bir protoküldü. Yaptığımızdan kimsenin haberi yoktu" sözleriyle adeta Özdağ'ın açıklamalarını doğruladı.
İYİ Parti ve Gelecek Partisi durumu 'ahlak dışı' olarak değerlendirirken Ümit Özdağ "Anlaşmayı hepsi biliyordu" çıkışında bulundu. Fatih Altaylı'nın YouTube kanalında yayınlanan programa katılan Ümit Özdağ, 14 Mayıs'tan 28 Mayıs'a kadar geçen sürecin perde arkasını tek tek anlattı.
KILIÇDAROĞLU İLE 3 KEZ GÖRÜŞTÜK
Özdağ'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
"Normal şartlarda 14'ü gecesi Kemal Kılıçdaroğlu tarafından aranmamız lazımdı. Aranmadık. 15-16-17-18'inde de aranmadık... Cumhur İttifakı daha rahattı tabii, onlar bizi aramadı. Sonrasında 3 kez Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmemiz oldu. Biz protokolün üzerinde sözlü olarak çalıştık. Protokol kurumlar arasında gitti geldi. Heyetler arası süren görüşme sonrası genel başkanlar olarak devam ettik ve mutabık kaldık.
İÇİŞLERİ VE 2 BAKANLIK KONUSUNDA ANLAŞTIK
Onun dışında İçişleri ve 2 bakanlık konusunda anlaştık. O 2 bakanlık konusunda, bakanlıkların isimleri telaffuz edildi. Milli Savunma Bakanlığı konuşuldu. MİT Başkanlığı'nı konuştuk ama yazılı hale getirmedik. Son 3.5 gün kaldı artık imzalanması gerekiyordu. İçişleri Bakanlığı'nı sadece Kemal Kılıçdaroğlu ile konuşmadık kamuoyu ile de paylaştık. Ben Twitter'dan da yazdım.
"KEMAL BEY BASKI ALTINDA YANIMA GELDİ"
Protokolde her şey şeffaf olsun istedim. Fakat neden açıklamadık? Ben Twitter'da CHP Genlik Kolları'nın tweetini paylaştıktan sonra Kemal Bey ile görüşecektik. Protokolü imzalamaya gelirken Kemal Bey'i ortakları taciz etmişler. Baskı altında yanıma geldi.
Gerilimin nedeni ilk 7 maddeydi. Ortaklardan bazıları, protokoldeki maddelere karşıydı. Deva'nın ve Gelecek Partisi'nin bunlardan rahatsız olduğunu gördüm.
"BİZİM SAYEMİZDE OYU ARTTI"
Kemal Kılıçdaroğlu rica etti, 'Bu bakanlığı vurgulamayın' dedi. Ben karşı çıktım... Biz ittifaka dahil olunca Kemal Kılıçdaroğlu'nun oyları arttı. Benim İçişleri Bakanı olacağımı açıklasaydı biz seçimi kazanırdık.
"YÜZDE 1'LİK KATKISI OLMAYANLAR..."
Ancak kendi partilerinin yüzde 1'lik katkısı olmayanlar Kemal Kılıçdaroğlu'nun kazanmasını engelleyecek girişimleri oldu.
Kemal Kılıçdaroğlu süreci kötü yönetti. Seçimi kazansaydık beni bakan yapardı. Protokolü ortakların bilmediğini düşünmüyorum. Hepsi biliyordu. Deva ve Gelecek saldırı başlatınca İYİ Parti de böyle bir tepki göstermek zorunda kaldı." (Kaynak: A Haber)
'da Takip Edin!
