Armut.com kurumundan mağduriyetimin giderilmesini bekliyorum

A -
A +
İzmir’den Ayşe T. ben. Emekli öğretmenim, İzmir-Menemen’de yaşıyorum. 10 Mart 2019 tarihinde balkon kapatma hizmeti için armut.com’a başvurdum. Gelen teklifler arasında ismi sizde yazılı G. C. isimli bir üye ile balkonumu kapatmak için yüz yüze görüştüm. Bu kişinin uygun fiyat sunması üzerine kendisiyle balkon kapatma üzerine anlaştık.
Herhangi bir işlem, para transferi gerçekleşmeden önce de Armut.com Destek Merkezi’ne uygulamam gereken prosedürlerin nasıl olduğunu danıştım. Gelen cevap şu şekildeydi: “G.C.'nin profiline baktığımda henüz sisteme 4 aydır üye olduğunu ve henüz iş kazanımı olmadığını görüntülemekteyim. Hizmet verenlerimizi, sistemden kazandıkları işlerden aldıkları yorumlar ile tanıyoruz. Bu durumda yapmanız gereken; anlaşacağınız hizmet veren ile aranızda bir sözleşme yapmak ve ödemeyi işi bitirdikten sonra elinizde ödeme dekontu bulunacak şekilde yapmak.
Cevap üzerine de sözleşmeyi imzaladık. Söz konusu şahsa “Cam balkon kapatma ücreti” açıklamasıyla 2.500 TL avans gönderdim. 30 Mart sabahı beni arayıp gelemeyeceklerini 2 Nisan sabahında geleceklerini söylediler. Ancak 2 Nisan tarihinde kendilerinden -ki çokça arayıp mesaj atmama rağmen- uzun bir süre cevap alamadım. 2 Nisan günü telefonum hiçbir şekilde açılmadı. Bana sadece imalat bitmemiş bilgisini verdiler. 3 Nisan Günü -yine benim aramam üzerine bu sefer açarak- işlemin 5 Nisan Cuma günü gerçekleşeceğini söyledi. Ancak cuma günü de hiç kimse gelmedi. Sözleşme tarihi olan 5 Nisan’da geçmiş oldu. 5 Nisan ve sonrasında kendisini konuyla ilgili sürekli aradım ancak hiç kimse telefonumu açmadı. Armut.com’a danıştığımda da kişiyi sistemden çıkardıklarını söyleyerek savcılığa gitmemi önerdiler. Bunun dışında da hiçbir şekilde yardımcı olunmadı.
Ben sizin aracılığınızla değerli Armut.com yetkililerine seslenmek istiyorum. Sizin isminize ve markanıza güvenerek yaşadığım bu mağduriyetimin giderilmesi konusunda yetkililerden yardım bekliyorum. Saygılarımla...
Biz de değerli armut.com yetkililerinin değerli okuyucumuzun bu mağduriyetini gidereceklerine yürekten inanıyor, konuyu çözüme kavuşturduktan sonra bizimle paylaştıklarında da kendilerine yine bu köşeden teşekkür edeceğimizi bilmelerini istiyoruz.
 
 
“İmar affı bekleyenler dertli” yazınızı okuyunca heyecanlandım
 
"Feridun Ağabey, 12.04.2019 tarihli köşe yazınızı okudum. Toplumdaki çok önemli bir yaraya temas etmişsiniz, teşekkür ederim. Ben imar affından yararlanma konusundaki daire sahiplerinin hepsinin anlaşması mecburiyeti konusunun uygulamada çok sıkıntılı olduğunu, parası olmayan kimseler yüzünden imkânı olanların da imar affından yararlanıp müstakil tapu alamadığını Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkilileriyle de görüştüm, kimse bu konuda yardımcı olmuyor. CİMER’e de BİMER’e de mesaj yolladım ama hiçbir netice alamadım. Sizin köşe yazınızı okuyunca heyecanlandım. Bir Allahın kulu derdimize sahip çıkıyor, diye. Evet Ağabey, anlattığınız konuda çok mağdur insan var. Ne olur bu yazınızı birinci sayfadan yayınlasınlar. Daha çok ses getirecektir” diyen değerli okuyucumuz Şükrü Yılmaz, gerçekten de yasanın uygulanabilirliği konusunda sahada böyle bir sıkıntı olacağı galiba önceden öngörülemedi. Ama yayınlarımız üzerine umarız ilgili bakanlık yetkilileri hem insanların bu aftan yararlanabilmesi hem devlete gelir sağlanabilmesi konusunda yasanın sahada uygulanabilir hâle gelmesini gözden geçireceklerdir. Biz de konuyu sizlerin bizi bilgilendirmesi oranında gündemde tutacağız.
 
 
Bir tarihçi olarak çok üzüldüm
 
Feridun Ağabey, "Millî Eğitim'de doğru yoldayız..." başlıklı yayınlanan yazınızın sonunda yer alan "Yıllarca Lidyalıları, Aztekleri, Sümerleri vb. öğrendik de ne kazandık?" demişsiniz. Bir tarihçi olarak bu ifadeleri okuyunca çok üzüldüm. Yazınızın bütünü doğruyken sonunu böyle hiçbir ilmî açıklama ile izah edilemeyecek şekilde bitirmeniz beni hayrete düşürdü. Yaptığınız iş elma ile armudu kıyaslamak gibi. Lidyalıları okuduğunuzda paralı askerliğe önem vermelerinin yıkılışlarını kolaylaştırdığını, Sümerlerin bilime önem vererek geliştiklerini öğrenemediyseniz tarihi boşuna okumuşsunuz demektir. Aztekleri medeniyet dersi veren sözde çağdaş Batı'nın yok ettiğini söylemiyorum bile. Sonuç olarak bir alanda ihtiyaç olan gelişme diğer alanları önemsizmiş gibi görerek veya göstererek olmaz. Yoksa Ermeni iddialarına karşı haklılığımızı kim savunacak?” diyen değerli tarihçi okuyucumuz Hasan Bayraktar, öncelikle köşemize gösterdiğiniz ilgiye ve düşüncelerinizi eleştirilerinizi bizimle paylaşmanıza çok teşekkür ediyoruz. Söz konusu fikir ve düşüncenin sahibi de hâlen bir idareci ve öğretmen. Biz o görüşü burada paylaşırken dert ve dilek platformunda fikri ve düşüncesi olanlara yer vermek adına yayınlıyoruz. Sizlerin fikir ve düşüncelerine de aynı derece saygı duyuyoruz…
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.