Paket servisi olmayan esnaflara bir çözüm

A -
A +
Feridun Ağabey, bu korona tedbirleri sürecinde mantık olarak bir anlam veremediğim uygulamalar var. Örnek olarak bugün bir esnaf arkadaşımı ziyaret ettim. Döner vs. satışı var fakat mekânda oturmak yasak. Çünkü sosyal mesafe temas vs. gerekçesi var. Ama az aşağıda bir zincir mağazalardan bir tanesinde insanlar mağazaya alışverişe gidiyorlar. Bir kıyafeti günde belki elli kişi deniyor, tutuyor alıyor bırakıyor... AVM’ler açık olmasına rağmen esnaf akşam kapalı, hafta sonu kapalı, mekânda oturmak yasak, her esnaf paket servis yapabilme imkânına sahip değil. Ama aynı esnaf; kira, fatura, vergi maaş ve sigorta ödeyecek. Bu durumda esnafın varlığını sürdürebilmesi nasıl mümkün olacak?” diyen İstanbul’dan Serhat Arvas ve aynı şekilde;
“Feridun Ağabey bugün bir alışveriş merkezine girerken gördüğüm bir değişikliği dile getirmek istiyorum... Önceden elde detektör insanların vücut ateşini ölçüyorlardı. Şimdi kapıdaki görevliler insanları kuyruğa dizmiş HES kodu kontrol ediyorlar. İnsanlar HES kodunun nasıl olduğunu sorarken, nasıl alınacağı konusunda yardım isterken, bu mu böyle mi filan derken girişlerde ne sosyal mesafe ne maske ne bilmem bir şey… Bir curcuna içinde HES kodu alınırken insanların vücut ısısına artık bakılmıyor. Acaba artık vücut ısısını ölçmeye gerek mi kalmadı? Yoksa HES kodu gelenleri her açıdan kontrol eden bir uygulama mı?” diyen İstanbul’dan Turan Aktaş isimli okuyucularımıza;
Bu konuda elbette netlik kazanmayan birçok uygulama olmakla birlikte inanıyoruz ki alınacak ilave tedbirlerde bu gibi durumlara son verilecektir. Duygu ve düşünceleriniz dile getirilmiştir. (F.A.)
 
 
Çocuklarımızın üzülmelerine üzülüyorum!
 
Feridun Ağabey, çok bunaldım inan ki… Bu eve hapsolma bir an önce biter inşallah. Biter de işlerimiz biraz daha artar inşallah. Eşim bu hafta başında sokağa çıkma yasağı kalktıktan sonra biraz sokağa çıkmak hava almak istedi. İstemesin mi? Elbette hakkıydı. Ama ben her geçen gün işlerimiz azalan bir esnaf olarak hesabımı iyi yapmak, kılı kırk yarmak durumundayım. Öyle az harcama yapmalıyım ki tasarruf etmek bile bol bol harcamak anlamına gelir benim çaresizliğim yanında. Param yetmeyince harcama yapamıyorum. Önceden durumum iyiydi problem olmuyordu. Sonunda evde kavga çıktı. Ben bağırırım hanım bağırır. Çocuklar korkar… Şükür birbirimize yine saygımız var. Ama korku dolu gözlerle bize bakan çocuklarımızı görünce ben de ağlamaya başladım. Çocuklarımın üzülmesine üzülüyorum. Çocuklar bir gün olsun gezmesin mi? Ama ben kazanamazken nasıl harcayayım? Nereden bulayım? Sonra ailede şiddet deniliyor. Buradan soruyorum şiddeti kim yapıyor evde? Ben mi, hanım mı? Çocuklar mı? Neredeler ekranlarda köşe kapmaca oynayan sosyologlar, psikologlar? Neredeler ekran gülü ekonomistler? Her şeye polis mi çare olacak? Polis sonuçla uğraşır siz ailelere ekranlardan yardımcı olabilecek yönlendirmelerde bulunamaz mısınız? Evde sıkışıp kalmış ailelere moral motivasyon verecek konuşmalar niçin yapılmaz? Niçin evde dura dura kafayı yiyecek hâle gelen insanlara basit ama mutlu olabilecekleri pratik bilgiler anlatılmaz? Saygılarımla...
          Mehmet Yılmaz-İstanbul
 
 
İki sene nişanlı kalmak mı?
 
“Feridun Ağabey, üniversitede okuyan oğlum aynı sınıfta okuyan bir kız arkadaşıyla mezun olduktan sonra evlenmek üzere anlaşmışlar. Aralarında bir nişan yapmak istiyorlar. Oğlum benden kızın ailesine dünür gitmemi istiyor. Kızın ailesi ise başka şehirde yaşıyor ve yaptığımız görüşmede 'daha vakit var. İki sene nişanlı gezilmez' diyerek bizi reddediyor. Çocuklar mezuniyete iki sene olmasına rağmen illa nişanlanmak istiyorlar. Ben çaresiz kaldım?” diyen Konya’dan kayınpeder adayı okuyucumuza;
Dünür olacağınız ailenin gelenek görenek ve mahalle kültürüne elbette saygı duymak gerekiyor. İki sene nişanlı kalmak da gerçekten zor bir süreç... Bu iki sene içinde dörderden sekiz bayram var. Bu bayramların ziyaretleri var. Her biri ayrı bir protokolü gerektirir. Burada gelin kızın babası daha sağlıklı düşünüyor gözüküyor. Bu konuda çevrenizde konuşup istişare edecek kimselerin olmaması ise çok üzüntü verici bir durum. (F.A.)
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.