İmamoğlu bu tehdidiyle 'Devlet’e görevini hatırlattı

A -
A +
Advertcity adlı reklam şirketinin İstanbul’un reklamlarını almasıyla ilgili yasa ve usullere aykırılık iddialarını daha önce de yazmıştım.
Sonuçta yıllık cirosu yüz milyonlarla ölçülen bir ihaleden söz ediyorum ve 28 milyona pat diye İmamoğlu’nun sponsoru ve kapanan Olay tv’nin ortağı Hüseyin Köksal’ın kardeşi Ahmet Köksal ile birlikte Murat Kapki’nin sahibi oldukları Advertcity’ye verildi iş.
Murat Kapki… Hani şu Radyo Televizyon Gazetecileri Derneği sponsorluğu bahanesiyle Külliye’ye sızıp Cumhurbaşkanı’ndan “plaket almayı” başaran kişi.
Advertcity’de İçişleri Bakanlığı müfettişleri denetim yapıyordu ama şu ana kadar ses seda yok. Sonuç nedir bilmiyoruz.
Bu arada, geçmiş yazılarımda “İmamoğlu bu reklamlardan elde edilecek gelirle mi 2023’te Cumhurbaşkanı adayı olarak katılacağı seçimlerde desteklenecek?” diye de sormuştum.
Tabii bu konuda İmamoğlu’ndan cevap almayı beklemiyorum, çünkü muhterem sessiz kalmayı tercih ediyor. Yazılarımdaki gerçekler canını acıttığında da Halk tv’de İBB’nin kadrolu gazetecisi Şirin Payzın’a konuk olup, gazeteciliğim hakkında haddini aşarak ileri geri konuşmayı tercih ediyor.
Malum, Ekrem İmamoğlu için gazeteci, ona çanak sorular soran, yağdanlık damacanaları; İsmail Saymaz, Sedef Kabaş, Şirin Payzın, Merdan Yanardağ gibi kişiler. Ben ona 10 numara büyük gelirim.
İBB’nin 8 bin personelini “ihtiyaç fazlası” diye işten çıkarıp, CHP İstanbul İl BaşkanYardımcısı Özgür Nas’ın açıklamalarıyla öğrendiğimiz üzere yüzde 35 CHP’ye, yüzde 15 İyi Parti’ye, yüzde 15 diğerlerine vb. kontenjanlarla 18 bin kişiyi işe alan Ekrem İmamoğlu’nun verdiği ihalelerden kötü kokular geliyor. Bu ihaleleri alan şirketler için de Devlet’in uyanık olması, HDP bağlantılarını ve PKK, DHKP-C, FETÖ kadrolaşmalarına dair iddiaları iyice araştırması gerekir kanısındayım.
Aslında Ekrem İmamoğlu, KANAL İSTANBUL ihalesine katılacak firmaları "Kanal İstanbul projesinin bugünlerde peşinde koşanlar, gelecekte af dileme ile kurtulamayacaklar. Hukukun önünde hesabını verirler. Bugün bu işe para vermenin peşinde koşanlar ya da ‘ihaleydi, ne yapalım biz de almaya çalıştık’ diyenler sadece basit bir şekilde süreçten sıyrılamazlar” diye TEHDİT ederek Devlet’e çok önemli bir ipucu verdi.
Âdeta Devlet’e görevini hatırlattı İmamoğlu. Çünkü İstanbul kendisini işiyle değil, tartışılan ve kötü kokular aldığımız ihaleleriyle, kadrolaşmaları ile konuşuyor. Devlet bence bu değerli hatırlatmanın gereğini yerine getirmeli.
İmamoğlu bu tehdidiyle 'Devlet’e görevini hatırlattı
Yukarıdaki fotoğraf, Ekrem İmamoğlu’na ait. “Soldaki küçük tatlı çocuk benim” diyerek kendi paylaşmıştı da öyle öğrenmiştik. Sol eli yanındaki akraba çocuğun cebinde.
Çok ironik.
“İnsan 7’sinde neyse 70’inde de odur” mu diyelim?
Kısaca, Ekrem İmamoğlu’ndan ülkemiz için hayırlı olacak işlere onay vermesini beklemek ona haksızlık olur! Zira “Kişi kendinden bilir işi” ve karşısındakini de ona göre değerlendirir malum.
Dünyanın gerçeği bu. Seçim kampanyaları için büyük paralara ihtiyaç var.
Fotoğraftaki gibi sol eliyle alıp sağ eliyle vermesi gerekiyor demek ki.
 

Fuat Uğur'un diğer yazısı
YÖK; Gözleri tamamen kapalı: Türk Alman Üniversitesi (TAÜ) Rektörü Halil Akkanat’a defalarca mağdur ettiği öğretim üyesinden cevap

 

 

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.