Sahipsiz spor salonu!

A -
A +

Bizim Kadıköy'ün tek spor salonu ‘Caferağa Spor Salonu’dur. Orası çok eskiden adliye binasının yeri idi. Daha sonra da kalan arsa bizim top sahamız oldu yıllarca... En sonunda da Ali Şen'in yönetiminden Mesut Dizdar, Ali Dinçkök ve daha iki yöneticinin katkısı ile bu salon inşa edildi. Belli bir süre sonra da yenilendi... Ve bu salon bizim yakanın tek salonudur. Ama ne yazık ki, şu günlerde ne bir koruması ne bir devlet görevlisi bulunmaktadır. Maç oynanıyor. Kapıdan giren çıkanın kim olduğu belli değil... Hele hele salonun önündeki merdivenler... Benden yazması ve uyarması...

Messi meselesi!
Henüz 13 yaşında iken Arjantin'den Barcelona'ya getirilen Lionel Messi 21. yılında yuvasından ayrıldı. Gittiği yer Fransa'nın başkenti Paris... Hepsi güzel... Profesyonel futbol bu işte... Ama bir derdim var ki, sormayın. Aslında bütün Fransız basınının bunu haftalarca konu etmesi gerekirdi. İmza töreninde başkan İngilizce konuşur... Messi İspanyolca... Soru soranlar İngilizce parçalar... Yahu orası Fransa'nın başkenti efsane şehir Paris... Tek bir Fransızca kelime duymadım...  Ayıp be! Desenize para bu hâle getirdi her şeyi...

Derdimiz Sabo!..
İnanılır gibi değil... Beşiktaş-Rizespor maçı sonrası ekranlardaki "Lig analizi programlarında" nerede ise yarım saate yakın bir süre Rizesporlu Sabo'nun kart meselesi tartışıldı duruldu. Yok efendim iki sarıdan atılmalıydı, yok efendim ikincisi kart bile değildi gibilerinden kahvehane dedikodusu yapıldı duruldu. Eminim ki; Rizespor'un başkanı, hocası, futbolcuları, taraftarları bile, hatta hatta Beşiktaşlı aynı zevat da bunun üzerinde durmamıştır. Vah ki vah!

Otomatizm takımı Beşiktaş...
Sergen Hoca’nın takımı artık ezbere oynamaya başladı. Bunu maç günü aSpor ekranından, yani maçtan altı saat önce söyledim. Ve de maçta da bunu yaşadık. Baksanıza değişikliklere; 68. dakikada Salih yerini Oğuzhan'a, N'Koudou, Larin'e bırakıyor. 70. dakikada Ghezzal-Gökhan Töre ve Kenan-Güven değişiklikleri oluyor. Yani kurgunun içinde, örneğin orta saha çıkıp forvet girmiyor gibi... Böylece şişik kadro gibi görünen Beşiktaş otomatizmi benimsemiş bir takım olmuştur. Yarın savunmadan çıkan olursa da oraya Atiba geçmeyecek, bir savunma ismini izleyeceğiz. Oturmuş takım sözcüğünün en açık kanıtı...

GS TV çuvalladı!
Arada bir sağ kalmış iki kulüp televizyonuna bakarım. İşte bunlardan Galatasaray TV'ye takıldım. Baktım ki yakın dostum, kardeşim Candemir Berkman'ın yani Cando'nun sarı kırmızılı formadaki günleri anlatılıyor. Zevkle dinledim. Ama son cümle beni kahretti. Son cümlede Cando'nun bir sol bek olarak tarih yazdığı söyleniyordu. Ayıp ayıp! Cando hayatında hep sağ bek oynamıştır. Bu tarihî ayıbı lütfen düzeltin!

Trabzonspor ağır geldi!
Abdullah Avcı'nın yaşlı veya genç yıldızlarla donatılmış takımı rakibini dümdüz etti. Attıkça attı. Ve öylesine takım oyunu idi ki, kimse iki gol atmadı beşin içinde... Ama yenen gol yine altıpas içinden idi. Hatta o golü atan bir adet de diğer altıpastan topu tribünlere dikti. Özet mi? Bu Trabzonspor bu ligin en üst sıra adaylarının başındadır.

Yayıncı kuruluş bu mu?
Uzun zamandır kulüplerle anlaşmayan, TFF ile de sürtüşen yayıncı kuruluş yani beIN'de bir eksik buldum bu hafta derken... Gaziantepli Sagal oyundan iki sarı kart sonrası atılmıştı. Ama bu oyuncunun takımının kısaltılmışı üzerinde bir türlü kırmızı bir işaret göremedim. Hatta hanım da “Hani oyuncu atılmıştı” diye bana sorup durdu... Ne var ki Malatyaspor-Galatasaray maçını bizim Kaan'la izlerken de aynı yakınmaya yapacaktım ki Kaan uyardı; "Bak baba kırmızı var..." Gittim ekrana nerede ise burnumu yapıştırdım ki, ancak büyüteç ile görülebilir kırmızıyı gördüm... Vallahi tebrikler!

Maç bir yana Marcao bir yana
İşte bazı saha içi olayları maçın önüne geçebiliyor. Galatasaraylı Marcao, hem de takımı 2-0 önde iken 30 metre koşu yapıp gitti Kerem'e önce kafa çaktı, sonra da iki adet yumruk ile karışık tokat... Bu arada Marcao koşuya başlamadan aradaki Galatasaraylı ne duydu acaba? Neyse, bakalım ne ceza çıkacak? Eski G.Saray olsa savunması bile alınmadan Marcao yolcu edilmişti. Maç mı? Galatasaray kazandı, Giresunspor kaybetti...

Yanardağ bunu unuttu mu?
Malum kanallardan birinde önemli bir yeri olan yukarıda ismi yazılı kişi, kanalına sansür konulduğu gibi yakınmalarda bulundu. Eee adama sormazlar mı; senin CHP’li bir milletvekilin iktidara gelince, hem de isim vererek bazı gazeteleri ve ekranları iptal edeceğini canlı olarak kendi sesi ve görüntüsüyle patlatmadı mı?  Ne haber?

Pereira ateşle oynuyor!
Fenerbahçe, İrfan Can Kahveci'nin Mesut'a çarptırarak attırdığı golle bu deplasmanı cebe indirdi. Ama ne var ki, dörtlü orta alanın bir kenarına Osayi'yi, diğer kenarına da Ferdi'yi koymuştu. Yani arka üçlünün kanatları hele hele Osayi'nin olduğu taraf felç olmaya aday idi... İrfan ile Mesut'u koysam hücum gücü biter, hem de savunma kanatları arızaya uğrar diye düşünmüş olabilir Vitor... Ama dua etsin de rakibin yenilerinden olan yabancıların Svensson ve Castro haricindekiler sahada yoklardı.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.