İsmail'den bugün bu kadar

A -
A +

Fenerbahçe'nin İsmail Kartal ile sahaya dizeceği 11'le bu deplasman oyununda ortaya koyacağı futbol çok merak ediliyordu. Elimize kadrolar geçtiğinde Ferdi'nin sol arkada, Osayi'nin yine sağ arkada görev alacaklarını görmek sanki bundan önceki hocaların bıraktığı yerden devam etmek gibiydi. Mesut Özil'in son adam arkası görevlendirilmesi acaba Fenerbahçe'nin son yıllarda izlemediğimiz bol pozisyon oluşumunu bize gösterecek miydi? Ama bırakın bir yenilik, eskiye yakın bir şey bile göremedik. O dakikaları pek tutmadım ama Fenerbahçe'nin koca bir ilk yarıda kaleye tek şut atamamış olması açık ve net olarak pas gevezeliğinin bir sonucuydu.  

Antalya riskli dizildi
Antalyaspor aslında kenardan iyi yönetilen bir takım için -tabii ki gereken biçimde zaaflarının kullanılması hâlinde- çok riskli dizilmişti. Nasıl mı, izah edeyim. Nuri Şahin oyuncularını orta saha çizgisinin 10 metre kendi tarafında, 10 metre de F.Bahçe tarafına olacak şekilde, aradaki bölgeye yerleştirmişti. Burada Fener'in yapacağı iş, paslarla atak yapmam yerine, rakip takımın defans arkasına havadan toplar atarak, oyuncularını hızlı çıkarıp, pozisyon bulmaktı. Ama kim atacaktı, kim alıp da o pozisyonu oluşturacaktı?

Büyük takım formülü bulunmalı
Maçın iki golü de aşağı yukarı benzerlik taşır gibiydi. Tabii ki Doğukan'ın dönen topa vuruşu hariç. Antalyaspor'a şöyle bir daha baktığımda bu oyuncularla ligde kalıp kalmayacağı hakikaten soru işaretleriyle dolu. Sonuçta İsmail Kartal da pas gevezeliği yerine bu geniş kadroyla yeni bir büyük takım formülü bulamazsa geçmiş olsun demekten başka yapacak bir şey yok.

MAÇIN ADAMI: Doğukan

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.