Bitkin bir adam!..

A -
A +

Trabzonspor, Tolunay Kafkas'la olan sözleşmesini ya hemen feshetmelidir, "tazminatı falan varsa", onu ödemeyi de göze alarak, ya da hemen "hem de işinde çok uzman" bir mentor tayin etmelidir, "sadece" ona destek verecek!.. (Burada "mentor"u, "liderlik potansiyeli olan, Trabzonspor'un değerlerini tanıyan ve bu değerleri aktarabilme yeteneğine, enerji ve vizyonuna sahip kişi" anlamında kullanıyorum.) Zira "pazartesi gecesi TV ekranlarında gördüğüm" Hoca, Trabzonspor'u düşürebilir, sonrası; "Son pişmanlık fayda vermez!.." Dün bir bugün iki, daha 4-5 hafta içinde bitmiş tükenmiş bir adam vardı, ekranda; "Anlayamıyorum"dan başka lâf edemeyen, "morali sıfır, kendine, takımına ve asıl önemlisi futbolcularına güveni sıfırın da altında" bir hoca!.. Bu hoca mı kurtaracak Trabzonspor'u, "kendini bile kurtaramayacağını ortaya koyan" bu "çok acı ve çok düşündürücü" hâliyle?.. "Üçlü" düşme hattının en üstündeki Sanica Boru Elazığspor'un 27 puanı var, Trabzonspor'un ise 30!.. Bu hafta Elazığspor, Orduspor ile oynuyor kendi sahasında, Trabzonspor ise Beşiktaş ile!.. Şimdi düşünün bakalım, "3 puan için" Yılmaz Vural'ın Elazığspor'u mu şanslı, Tolunay Kafkas'ın Trabzonspor'u mu, bu hafta?.. Düşünün, iyi düşünün; "bu hafta sonunda bu iki takımın puanları" ne olabilir?.. "Çanta hazır", daha Şenol Güneş "istifa edeceğini söyler söylemez" uçağa atlayıp Trabzon'a uçan, dahası o günlerde "kendine çok güvendiğini gösteren" açıklamalarına eklediği "pek gülmeyen yüzünde güller açtıran" Tolunay Hocamızın, "pazartesi gecesinde, ruhi durumunu bütün açıklığıyla ortaya koyan TV görüntülerini", Trabzonspor Başkanı ve yöneticileri defalarca izlemelidirler!.. "Bu duruma düşen bir hoca", Trabzonspor'a hayat veremez, takımına, hele hele futbolcularına coşku ve moral veremez!.. "Anlayamıyorum!.. Anlayamıyorum!.." Ağzından çıkan iki lâftan birisi bu, hem de defalarca!.. "Anlayamıyorsan, anlayamayacaktıysan", ne işin var Trabzonspor'un başında ve de "mal bulmuş mağribî gibi", hem de "büyük sözler verdiğin milli gö-revi bırakıp" Trabzon'a uçmaya?.. Hiçbir mazereti yoktur, Tolunay Hocanın, "Efendim ben yeniyim, futbolcuları henüz tanımadım, bana zaman lâzım" şeklinde bir mazeret kabul edilemez!.. Milli takımlarda görev alan, Türk Futbolunu, Trabzon futbolunu, Trabzonspor Kulübünü ve bordo-mavili takımı "senden iyi tanıyan" kaç hoca vardır, Türkiye'de?.. Hele hele söylenmeye başlanan "Bu takımı o kurmadı ki, transferleri o yapmadı ki" lâflarına gülmemek elde değil; mesela Fatih Terim, "bir sezon önce" tıpkı bugünün Trabzonspor'u gibi "düşmeye çok yaklaşmış" bir Galatasaray takımını "hemen ertesi sezon" nasıl şampiyon yapmıştı?.. Şimdi soruyorum; bir takımı "şampiyon yapmak" mı zordur, yoksa "orta sıralardaki" bir takımı "düşmekten kurtarmak" mı?.. Tolunay Hoca'nın "Anlayamıyorum" açıklamalarının daha da kötü yanı, "bu durumu bütünüyle futbolculara fatura eden" sözleri de kapsamasıydı; "futbolcularına güvenmeyen, inanmayan" bir hocaya, futbolcu "nasıl güvenecek ve inanacaktı"; söyler misiniz bana?.. "Efendim bu saatten sonra hoca mı değişir" sorusunun cevabı, "Bu duruma düşmüş bir hoca değişmezse, felâket olabilir" olmazsa, Trabzonspor'un Süper Lig'in bu sezonunda kalan 10 maçının sonunun "hüsran olması" önlenemeyebilir; herkes şapkasını önüne koyup, hesabını ona göre yapsın!.. Bakınız, bu satırları yazarken, daha "Şenol Hoca'nın ahını" hesaba katmadım bile!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.