BEŞİKTAŞ TARİHİNİN BELKİ DE EN DEĞERLİSİ - YOKLUKLARLA ŞAMPİYON -1-

A -
A +

Kolay bir başarı hikayesi değil Beşiktaş’ın yaşadığı… Fikret Orman sonrası başkan seçilen Ahmet Nur Çebi önünde bir felaket tablosu buldu… Bir kulüp ki 10 yıllık gelirleri temlik edilmiş, her yandan kapıya alacaklılar dayanmış. Menajerinden eski topçusuna kadar birçok futbolcuyla davalık... 
Eline cebine atan Çebi ilk sıkıntıları giderip kulübe nefes aldırsa da sahada işler iyi gitmiyordu. Abdullah Avcı, Başakşehir’den alışkın olduğu kendisiyle özdeşleşen sisteme uygun transfer ettiği oyuncularla ligde istenen istikrarı bir türlü sağlayamadı. Ayrılık kaçınılmaz oldu ve Beşiktaş’ın efsanesi Sergen Yalçın, Vodafone Park’ta 21 bin taraftar önünde imza attı. O gün yardımcılarına, “Yandık... Bu taraftarı gördükten sonra Beşiktaş’ı şampiyon yapmaktan başka bir alternatifim kalmadı” dedi…
Takımı kendisi kurmamış olsa da onun gelişiyle Beşiktaş yukarı yönlü ivmelendi. Henüz ilk senesi, daha doğrusu ilk yarım sezonu olmasına rağmen hava değişti. Sergen Hoca ilk günlerinden itibaren, “Beşiktaş hücum oynar…” dedi.. Pandemi sürecine rağmen alınan başarılı sonuçlarla lig üçüncü sırada bitti. Trabzonspor’a UEFA’dan ceza gelince Şampiyonlar Ligi’nde ön eleme oynamaya hak kazandı. 
Bırakmam seni kampanyasıyla kasaya giren para yeterli değildi… Bu durumda flaş transferler hayaldi… Sergen Hoca da bunu açıkça dillendiriyordu…
Şampiyonlar Ligi ön elemesinde PAOK’a elenen Kartal sonrasında Avrupa Ligi 3. ön elemesinde de isimsiz Rio Ave ekibine penaltılarla kaybetti ve ligine döndü. Tabi moraller dip yaptı... 
F.Bahçe transferde şampiyon olurken, G.Saray da derin bir kadro kuruyordu. Hele sarı kırmızılı ekibin devre arası transferleri gücüne güç katıyordu…

YETERSİZ KADRO
Beşiktaş son derece sığ kadrosuna rağmen lige deplasmanda Trabzonspor galibiyetiyle girince moraller biraz olsun yükseliyordu. Fakat sonraki üç hafta kâbus gibiydi. Özellikle Konya’da alınan farklı mağlubiyet ve ardından Vodafone’da gelen G.Birliği yenilgisi takıma dip yaptırdı. Ligin 5. Haftasını da BAY geçen siyah beyazlılar sadece dört puanla 18. sıraya yani düşme hattına indi…
İşte bu dönem Sergen Yalçın’ın karanlık haftalarıydı. Takımı için ligi ilk üçte, kendisi için de sezonu bitiremez sözleri ayyuka çıkmıştı. 
Başkan ise ayağını Ümraniye’den çekmiyor, ödemeleri zamanında yapmaya çalışıyor, kaynak arıyor ve takıma moral veriyordu…
Bu arada sezonu damga vuracak gelişmeler oldu… Sessiz sedasız ve maliyeti düşük transferler bir bir takıma katılmaya başladı…
Ghezzal …Leicester City’den bir yıl kiralık… Maliyet: 1 milyon avro, 300 bin bonus 30 maça çıkarsa...
Aboubakar… Porto… Maliyet: 1,5 milyon avro… Sözleşmesi uzamadı, şu an serbest...
Rosier…Sporting…1 milyon avro kiralık
Josef…1,3 milyon avro
Mensah bir yıl kiralık maliyet 500 bin avro
Welinton 900 bin avro maaş
N’Sakala 900 bin avro maaş
Toplam transfer maliyeti: 6,3 milyon avro: Yaklaşık 63 trilyon
(Beşiktaş’ın bu sezon Şampiyonlar Ligi ve TFF gelirleriyle birlikte kazandığı minimum para 430 trilyon) 
5 Ekim günü Ghezzal’ın evraklarını transfer tahtasının kapanmasına sayılı dakikalar kala, TFF Beylerbeyi binasına bir moto kurye can havliyle yetiştirdi. 
Hatta pandemi dolayısıyla son uçak kalkmasa bugün Ghezzal diye biri olmayacaktı.
Rosier ve Josef takıma katılıyor.. Aboubakar yavaş yavaş on bire giriyordu. 
Sergen Yalçın’ın geleceği ise bu gelenlere de inanmayan kişilerce tartışılmaya devam ediyordu… 
Aslında her şey 6. haftadaki Denizli maçıyla değişmeye başladı… Kara Kartal ilk defa bu deplasmanda ideal kadrosuna yakın bir dizilişle sahadaydı. Bu maça kadar sağ beki idare etmeye çalışan Necip’in yerine Rosier ilk defa on bire girdi. Sağ önde Ghezzal’ın da ilk on bir maçı buydu. Önde Aboubakar 3. maçını ön liberoda Josef ikincisini oynuyor ve sol çizgide Larin ilk defa görev yapıyordu… 
Aslında şöyle desek Beşiktaş’taki büyük dönüşüm belki de daha iyi anlaşılır. Bu Denizli maçına kadar Beşiktaş dört lig maçı oynamıştı ve Konya karşılaşmasındaki takım on birinden sonraki haftalarda sadece dört isim kalacaktı: Kaleci Ersin, Vida, Welinton ve N’Sakala…
Beşiktaş transferleri zamanında yapamadığı için oturtamadığı kadrosu sebebiyle ilk dört haftadaki 12 puanın sekizini kaybetmişti… 

(devam edecek)

BEŞİKTAŞ TARİHİNİN BELKİ DE EN DEĞERLİSİ -  YOKLUKLARLA ŞAMPİYON -1-
İYİ Kİ KIRMIZI IŞIĞA YAKALANMADILAR
İşte o moto kurye çalışanları… Ghezzal'ın evraklarını trafikte uçarcasına Federasyon'a son dakikada ulaştırdılar.. Göztepe maçına özel davet edildiler…

***
BEŞİKTAŞ TARİHİNİN BELKİ DE EN DEĞERLİSİ -  YOKLUKLARLA ŞAMPİYON -1-
EN ANLAMLI ŞAMPİYONLUĞU
Sergen Yalçın futbolculuğunda yaşadığı şampiyonlukların çok daha anlamlısını takımın başında elde etti...

BEŞİKTAŞ TARİHİNİN BELKİ DE EN DEĞERLİSİ -  YOKLUKLARLA ŞAMPİYON -1-
ÇEBİ NELER ÇEKTİ NELER...
Başkan Ahmet Nur Çebi göreve geldiğinde bir enkaz devralmıştı. İlk şampiyonluğunda bütün yorgunluğunu unuttu...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.