WhatsApp dolandırıcılığına dikkat

Teknolojiyi en iyi kim takip ediyordur dersiniz? Teknoloji yazarlarından ya da meraklılarından çok daha önce takip eden bir kesim var. Hırsızlar ve dolandırıcılar.

Ben hayatı teknolojiyle iç içe geçmiş biri olarak bazen öyle dolandırıcılık denemeleri görüyorum ki, ağzım açık kalıyor. Teknolojiyle çok haşır neşir olmayan birinin bunun bir hile olduğunu anlamasına neredeyse imkân yok. O derece gerçekçi tuzaklar kuruluyor.

Bunlardan bir tanesi de WhatsApp dolandırıcılığı. Biliyorsunuz WhatsApp Web üzerinden de kullanılabiliyor. Eğer WhatsApp Web kullanıyorsanız ve iki adımlı doğrulamayı aktif hâle getirmediyseniz çok ciddi tehdit altındasınız.

Ne mi yapıyorlar? Bilgisayarlara sızmak artık bilgisayar korsanları için çocuk oyuncağı. Önce bilgisayarınıza sızıyorlar. Sonra zaten WhatsApp Web orada muhtemelen açık. Bir de eskiden telefonla anlık haberleşmesi gerekiyordu, artık WhatsApp Web tek başına da kullanılabiliyor.

Kısacası siz telefonunuzla Erzincan’da olsanız, bilgisayarınız İstanbul’daki iş yerinizde açıksa bile önce bilgisayarınıza, oradan WhatsApp Web’e erişip, önce İki Adımlı Doğrulamayı aktif hâle getiriyorlar, ama tabii ki kendi e-Posta adresleri ile. (Böyle olunca artık siz kurtarmak isteseniz de kurtaramıyorsunuz WhatsApp’ı)

Sonra da başlıyorlar sizin adınıza eşinize dostunuza yazmaya. Hazır eski yazışmalar da orada mevcut. Kimle ne sohbetiniz varsa ona göre bir kurgu ile “Acil para lazım”a getiriyorlar olayı.

Bir de düşünün, WhatsApp’tan birine kredi kartı bilgilerinizi yolladıysanız, ya da bir şeylerin şifresini verdiyseniz geçmiş olsun, dolandırmaya da gerek yok, altın tepside sunmuş oluyorsunuz.

İki Adımlı Doğrulama WhatsApp’ta, Ayarlar’da Hesap sekmesinin altında. Mutlaka ama mutlaka yapın.

Mesela evdeyken telefonlarınızın, bilgisayarlarınızın kameralarının üstüne mutlaka siyah bant çekin. Annenizin, eşinizin, kız kardeşinizin ev hâli kapalı zannettiğiniz telefonlar ya da bilgisayarlar tarafından kaydediliyor. Bu gibi tedbirlerle biraz olsun mücadele edebiliriz korsanlarla. Dünyada ekonomi kötüleştikçe hırsızlar, korsanlar, dolandırıcılar daha da azıtacak. Dikkat edelim.

 

 

Hatırlarsınız. Size Yahya Efendi Camii’nde pazar günkü sabah namazlarını anlatmıştım. Geçen yazıdan bugüne 7 gün geçti. Son pazar sabah namazında Yahya Efendi’de namazdan sonra biraz uzun kaldık dua etmek için.

Bu aralar biraz kilo almış olmaktan şikâyetçiydim. Biraz da insülin direnci problemim olduğundan versem de hemen alıyorum. Dedim ki her şeyi Allahü tealadan istemiyor muyuz? Bunu da Rabb’imden isteyeyim. “Allah’ım bana kilo vermeyi nasip et” diye dua ettim.

Dostlar, sıkı durun. Dua aynı gün tesir etti. Bir anda boğazımda bir acı hissetmeye başladım. Kısa sürede tüm boğazıma yayıldı ve ertesi sabah uyandığımda yutkunamıyordum bile. Su içmek bile acı veriyordu.

Hani “Yediğiniz şeyler için şükrediyor musunuz?” diye sorsam aklınıza önce nimetler gelir değil mi? Evet dersiniz. Peki o nimetleri sağ salim yiyebildiğiniz için şükrediyor musunuz? Edin derim. Bir lokmayı boğazdan geçirip mideye indirmek meğer ne büyük nimetmiş.

Tam bir hafta boyunca katı hiçbir şey yiyemedim. Son 2-3 gün ancak çorba içmeye başlayabildim.

Bugün itibarıyla 7 kilo vermişim. Özetle dostlar, dua ederken dikkatli olun. “En hayırlı şekilde” ve “En sağlıklı şekilde” demeden dua etmeyin.

 

 

Bu hastalıkla geçen bir haftada pek bir yere gidemedim, ola ki bulaş riski olan bir durumdur, bir ihtimal COVID-19 olabilirim diye düşünerek kalabalık ortamlardan kaçındım.

Bu hafta çok değerli bir düşünce insanı, yazar, yayıncı Mevlâna İdris Zengin Abi’mizi kaybettik. Çok kıymetli dostum H. Salih Zengin’in de ağabeyi olan Mevlâna Abi’yle hiçbir araya gelmemiştik ama gönlümde müstesna bir yeri vardı. Ara sıra mesajlaşırdık. Rahmet olsun, mekânı cennet olsun.

Kıymetli kardeşim Ahmet Emir Özbay ve Sudenaz Cevahir Hanımefendi evlendiler, yuvaları huzurla dolsun.

Bilal ve Safiye İşgören kardeşlerimin ilk evlatları Bilge’leri dünyaya geldi. Henüz çok minik, biraz erken ve sürpriz olması nedeniyle şimdilik doktorlarımızın emin ellerinde, dua edelim sağlıkla kucaklasınlar, hayırla yuvalarına götürsünler.

Ve Yusuf ile Sümeyra Yerkel ailesi 3 yaşındaki evlatları Emîr Zahit’i Rahmet-i rahmana uğurladı. Emîr Zahit üç yıla çokça çile sığdırmış mücadeleci bir çocuktu, şimdi bir cennet kuşu. Rabb’im onu ailesiyle cennetinde buluştursun.

Görüyorsunuz, bir haftaya neler sığıyor. Hayat böyle, doğum, ölüm, düğün iç içe. Bu dünyanın böylesine boş olduğunu, her şeyin sanal, her şeyin geçici olduğunu unutmamak duasıyla.