Alın, sizin olsun

A -
A +

 Kupanın en heyecanlı ve çekişmeli maçlarından birini seyrettik. Üç aylık bir cendereden kurtulmuş gibiydi Galatasaraylı oyuncular...

Garip bir cümle ile başlayalım:        Galatasaray, Avrupa'ya GİTMEME yolundaki önemli maçta Akhisar Belediyespor ile berabere kalarak yarı finali buldu.            Evet, gitmeme, çünkü bu sezon kupa üzerinden UEFA Kupası'na katılmaya hak kazanıp, sonra da 1 yıllık katılmama cezasını çekmek yeni hedef... 
Çünkü bu cezayı bu "kötü yılında" çekmezse, önümüzdeki yıllarda Şampiyonlar Ligi'ne katılmayı hak edip gitmemenin maddi cezası daha ağır olacak.
Neyse, maça bakalım...

Üç aylık bir cendereden kurtulmuş gibiydi Galatasaraylı oyuncular...
Sneijder, Bilal, Denayer, Sabri, Yasin, Podolski... Çok hareketli ve istekliydiler. Muslera, Hakan Balta, Selçuk aynı istikrarlı görüntüde... 
Eskiden hayran olduğum Olcan ve bütün sezon "kabızlık" yaşayan Umut'ta ise değişiklik yok!

"Göz değmesi" yüzünden Bilal ve mutlak bir golü çıkarırken sakatlanan Sabri oyundan çıktıktan sonra Galatasaray'ın temposunda, paslaşmasında hissedilir bir düşme oldu.
Akhisar Belediye arka arkaya net pozisyonlar buldu; turu getirecek skoru almaları işten değildi. 
Maçı iyi götüren Kutluhan Bilgiç, altı pasta Donk'un Muğdat'a direkt müdahalesini süzebilse yarı finalde Akhisar olacaktı belki...
Muğdat demişken... Türk futbolunun gelecek yıllarında adı sıkça geçecek bu oyuncunun, öyle görünüyor.

Kupanın en heyecanlı ve çekişmeli maçlarından birini seyrettik.
Ve finale göz kırpan Galatasaray, bu maceranın sonunda UEFA'ya "Hak ettiğim bu Avrupa vizesini size hediye ediyorum, alın sizin olsun" diyecek belki de...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.