Sevgili peygamberimize karşı vazifelerimiz...

A -
A +
 
 
Muhammed aleyhisselama uymanın ufak bir zerresi, bütün dünya lezzetlerinden ve bütün ahiret nimetlerinden daha üstündür.
 
Her Müslümanın, Sevgili peygamberimize karşı pek çok vazifesi vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:
1- Ona “sallallahü aleyhi ve sellem” tâbi olmak... Cenâb-ı Hak, Ona tâbi olmayı, Ona uymayı çok sever. Ona uymanın ufak bir zerresi, bütün dünya lezzetlerinden ve bütün ahiret nimetlerinden daha üstündür. Ona tâbi olmak, Onun gittiği yolda yürümektir. Onun yolu, Kur’ân-ı kerîmin gösterdiği yoldur. Bu yola, İslam dini denir. Ona uymak için, önce iman etmek, sonra Müslümanlığı iyice öğrenmek, sonra farzları eda edip haramlardan kaçınmak, daha sonra, sünnetleri yapıp mekruhlardan kaçınmak lâzımdır. Bunlardan sonra, mübahlarda da Ona uymaya çalışmalıdır.
Yalnız, Resulullah sallallahü aleyhi ve selleme, doğru olarak tâbi olmak için bu bilgileri, Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarından öğrenmelidir. (Dört mezhep âlimlerine Ehl-i sünnet âlimi denir...)
2- Eshab-ı kiramın “aleyhimürridvan” hepsini sevmek... Peygamber Efendimizin mübarek yüzünü görmekle şereflenen Müslümanlara, “Eshab-ı kiram” denir. Eshab-ı kiramın hepsinin isimlerini saygı ve sevgi ile söylemeliyiz...
3- Sevgili Peygamberimizin Ehl-i beytini sevmek... Sevgili Peygamberimiz Muhammed aleyhisselamın Mübarek hanımları, kızı Hazret-i Fâtıma ile Hazret-i Ali ve bunların evlatları olan Hazret-i Hasan ve Hazret-i Hüseyin, onların çocukları ve kıyamete kadar gelecek torunlarının hepsine de Ehl-i beyt denir
Seyyid Abdülhakim Arvasî hazretleri, "Ehl-i beytin, kusurları, hataları olsa da bunları sevmek lazımdır. Bunları sevmek, kalp ile, beden ile ve mal ile yardım yapmakla olup, bunlara riayet ve hürmet etmek, iman ile ölmeye sebep olur" buyurdu.
4- Her mümin Sevgili peygamberimiz Muhammed aleyhisselamı, kendi canından çok sevmeli, Onun dinine yardım etmeli, Onun mübarek  ismini söylediğinde, işittiğinde, saygı ile, sevgi ile salât-ü selam getirmeli. Yani “Allahümme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala ali seyyidina Muhammed” veya “sallallahu aleyhi ve sellem” demelidir. Osmanlılar zamanında Edirne  kadısı olan Nişancızade (Mir’ât-i kâinât) kitabında diyor ki: 
"Bazı kimseler (sallallahü aleyhi ve sellem) yerine (s.a.v.) yazıyor. Bu doğru değildir." 
Hanefi mezhebinde çok kıymetli fıkıh kitabı olan İbni Âbidîn’de diyor ki: 
"Ömründe bir kere salevat getirmek farzdır. Her söyleyince, işitince, okuyunca, yazınca, bir kere getirmek vacip, tekrar edildiklerinde müstehabdır."
Her Müslüman, Resulullahın sallallahü aleyhi ve sellem mübarek hayatını ve güzel ahlakını tekrar tekrar okumalı ve öğrenmelidir.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.