Bir kişi...
16 Mart 2020 02:00
Dünya artık eskisi gibi değil. Yerkürenin öteki ucunda yaşayan sıradan bir insanın yedikleri veya yaptıkları bizi doğrudan ilgilendiriyor.
Düşünsenize...
Çin'de yaşayan bir hayvandan insana bulaşan virüs dünyayı kasıp kavurabiliyor. Ekonomiler çöküyor, şirketler batıyor, turizm duruyor ve ülkeler topluca karantina altına alınıyor.
Bütün bunlar sadece bir kişiyle başlıyor ve birkaç ay içinde 7 milyar dünyalıyı neredeyse esir alıyor.
Dehşet verici değil mi?
Aynı şey ülkemiz için de geçerli. Aylardır kapımızdan öte tuttuğumuz virüs, yurt dışından gelen bir kişi sayesinde içimize yerleşti. Sonra bu kişinin kendi çevresinden 4 kişiye daha bu virüsü bulaştırdığı ortaya çıktı.
Sonra önceki gün bir şey daha oldu...
Umreden dönen ve dikkatsiz davranan bir başka kişinin de virüsü kendisiyle beraber ülkeye soktuğu ortaya çıktı. Bu kişinin virüsü şimdiye kadar kaç kişiye bulaştırdığı henüz belli değil.
Bizde âdettir.
Hacdan ya da umreden dönen kişiyi sarılmadan ve hatta elini öpmeden bırakmayız.
Acaba umreden dönen bu kişiyi kaç kişi sarılarak karşıladı veya kaç kişi elini öperek virüsü ciğerlerine davet etti?
İki gündür bunu düşünüyorum.
"Bir kişi" sayesinde kaç kişi hastalığı kaptı ve daha sonra temas ettikleri kaç yüz kişiye bulaştırdı? O "Bir kişi" sayesinde bugüne kadar kontrol altında tuttuğumuz virüs bir salgın hâline dönüşecek mi dönüşmeyecek mi?
Bunları düşündükçe deli oluyorum.
Sağlık Bakanı haftalardır topluma âdeta yalvarıyor. "Yurt dışından geliyorsanız kendinizi 14 gün karantinaya alın. En ufak bir şüpheniz olduğunda sağlık kuruluşları ile temasa geçin. Ve lütfen temizlik kurallarına riayet" edin demekten bir hâl oldu adamcağız!
Ama işte olmuyor.
"Bana bir şey olmaz" diyen ya da "Yahu bulaşa bulaşa bana mı bulaşacak" diyen bir sorumsuz kişi sayesinde bir anda bütün ülke yani 83 milyon insan risk altına giriyor.
Farkındasınız değil mi?
Sorumsuzca hareketlerimiz nedeniyle her birimiz, ailemizden birinin ya da bir komşumuzun veya arkadaşımızın katili olabiliriz!
Hijyen kurallarına dikkat etmemenin, "Bana bir şey olmaz canım" demenin, "Bana bulaşmamıştır" düşüncesinin bizi, milyonların hayatını riske atan kişi konumuna düşürdüğünün farkındayız değil mi?
Devlet bugüne kadar elinden geleni yaptı ve yapmaya devam ediyor. Bundan sonrası birey olarak bize bağlı.
Risklere karşı çevremizde sorumsuzca davranan kim varsa uyarmak artık bizim işimiz. Yurt dışından gelen bir yakınımız var ise ya da yurt dışından gelen birileri ile temasa geçen bir yakınımız var ise onu kendi ellerimizle karantinaya almak bizim işimiz!
Bunu yapmak artık insanlık görevi...
Yoksa inanın, hepimiz birbirimizin katili olacağız!