Ünal Bolat

Spot: “Kısa gün, yarı yolda akşam oldu, tipiden önümüzü göremiyoruz, komşu köyün deresine gelmiştik...”

“Öyle ki Türkiye’nin hiçbir yerinde bizim çektiğimiz o sıkıntıları çeken öğrenci olabileceğini düşünemiyorum...”

“Okul müdürümüz çok sert, sinirli, çok disiplinliydi. Hepimiz çok korkardık. Ama biz onu baba o da bizi evladı gibi severdi...”

“Okul, yürüyerek on beş yirmi dakika çekiyordu. Okula yaklaştıkça heyecanımız daha da artmıştı...”

“Ah oğul, ben daha çocuktum. Bizde cami bırakmadılar. Ezan sesi duyulmaz oldu...”

“Bu koca kazanlarda pişen yemekler Allah rızası için yediden yetmişe herkese dağıtılmış.”

Kızım “Babacığım, anlattığına göre seni çok mağdur etmişler ama ben devletime güveniyorum” dedi...

“Haklısınız vekilim, atı alan Üsküdar’ı geçti diyorsunuz" dedim, söylenerek oradan çıktım...

“İSKİ Genel Müdürlüğüne gidip durumu sormak istedim. 2. katta iken güvenlik çağırıp dışarı attılar.”

“16-17 yaşlarında bir çocuk. Evlerine hırsız girmiş, hırsızı kovalarken, hırsız kaçmış kayıplara karışmış.”

“Elindeki ile oynadığın yeter. Durdur şunu!” demesiyle sinirlerime hâkim olamadım ve patladım!..

“Silahlı asker, arkadaşıma, 'beni takip et' dedi. Onları o hâlde bırakıp gidecek hâlim yoktu ya!..”

Çok enteresan bir durum oldu. Baktım Bizim Sayfa okunuyordu. Dinlemeye başladım...

“O sizi hep aradı. Ankara’da bile aradı… Şimdi sizi evimizde görünce bir tuhaf olduk…”

“Bir teyze gördüm hastanede… O bana baktı, ben de fark edip ona baktım… Ama çıkartamadım...”

“Dinledikçe ben de sevmiştim projeyi. Avrupa’da uygulanmış ve çok başarılı olmuş bir projeymiş...”

“Evet, bu evlilik buraya kadardı!.. Çocuklarımın elinden bir kaza çıkmaması için onlara anlatmadım durumu...”

“Her şeyden şüphe ederdim de beni aldatacağından, bana ihanet edeceğinden şüphe etmezdim!..”

“Tanıştırmaya götürdüğü insanların olduğu mekânlar; dürüst, namuslu ve normal insanların olduğu yerler değil…”

“Bir keresinde, Akseki'ye giderken, Nasuh Dayı’yı görmek için, direksiyonu Senir köyüne kırdım...”