İBB dosyasında itirafçı sayısı artıyor... İBB’ye bağlı Kültür AŞ Genel Müdürü Murat Abbas itirafçı olmuştu. Abbas ne demişti:
“Aralık 2020'de İstanbul'a kültürel manada katkı sağlamak için Kültür AŞ'ye Genel Müdür oldum. Sonra asıl faaliyet alanı kültürel işlerin yanında reklam işleri de faaliyet alanına girdi. İlk 5 ay Murat Ongun tarafından bazı reklam mecraları, ihalelerin belirli firmalara verilmesiyle ilgili talimatları oldu. Örneğin Kadıköy iskelesindeki reklam alanları ihalesini Murat Kapki'nin firmasına, İstanbul Çiçekleri Büfeleri ihalesinin ise Ali Tarakçı isimli kişiye ait firmaya verilmesini Murat Ongun benden bizzat istedi. Soyadını bilmediğim Kahraman isimli bir şahıs, resmî bir görevi olmamasına rağmen Murat Ongun'un yanına gelir giderdi. İletişim Koordinatörlüğü'nde sık sık çalıştığını bilirim. Dijital Deneyim Müzesi'ni yapacak olan Tuce isimli firma tarafından harcandığı iddia edilen toplam 43 milyon TL gayriresmî bir şekilde Kahraman isimli şahsa ödendi.”
Bir diğer itirafçı Ertan Yıldız hafriyat ve rüşvet çarkıyla ilgili yapılanları anlatmıştı.
NYN Yapım’ın sahibi Noyan Kırmızıgül de itirafçı oldu.
Kırmızıgül, kazandığı tek ihalede sistematik şekilde iflasa sürüklendiğini söyledi. 2015'te kurduğu şirketle 2021'de İBB'nin bir ihalesini kazandığını belirten Kırmızıgül, sürecin ardından İBB yetkililerinden sürekli baskı gördüğünü, teslim ettiği malzemelerin kusurlu olduğu gerekçesiyle defalarca değişim yapmaya zorlandığını ifade etti.
Süreç içinde ödemelerinin sürekli geciktirildiğini ve kendisine günlük 23 bin TL ceza kesildiğini belirten Kırmızıgül, "Durumu kurtarmak için Daire Başkanı Taner Çetin'le görüştüm. 500 bin TL'yi borç adı altında istedi. Elden teslim ettim ve hak edişim hemen yapıldı" dedi.
Kırmızıgül'ün ifadesine göre, İBB Şehit Gazi Yakınlarıyla İlişkiler Şube Müdürü Onur Gülin, promosyon ürünlerinin sadece Taner Çetin'e yakınlığıyla bilinen Fikri Murat Demir'in sahibi olduğu "Yeni Fikir" şirketinden alınmasını şart koştu. Kırmızıgül, bu isteği yerine getirinceye kadar ödeme alamadığını belirtti.
Taner Çetin dışında Onur Gülin'in de kendisinden son model bir iPhone ve 250 bin TL talep ettiğini aktaran Kırmızıgül, bu talebi reddettiği için daha fazla dışlandığını ve ödeme süreçlerinin tekrar sekteye uğradığını söyledi.
Bir diğer itirafçı Ahmet Çiçek de Murat Kapki’ye naylon fatura kestiğini şöyle anlattı.
"Bir gün beni Ferko'da 21. katta bulunan ofisine çağırdı. Burada bana 'Şirketlerden para çıkarmam gerekiyor, bana fatura keser misin?' diye sordu. Ben de Murat Kapki'nin teklifini kabul ettim ve yüzde 6 komisyonla anlaştık. Ben de bu tarihten sonra Murat Kapki'nin sahibi olduğu Kapki Medya ve BFK isimli firmalara sahte fatura kestim. Bu faturaları da savcılığınıza sunmaktayım. Bahsettiğim ofisteki bu görüşmeden sonra Kapki ile telefonda fatura veya para alışverişine ilişkin herhangi bir görüşmem olmamıştır, bu konuları Kapki ile WhatsApp üzerinden konuşuyorduk. 2023 senesinin sonlarından 2024 senesinin sonlarına kadar bu şekilde Murat Kapki'nin bahsetmiş olduğu şirketlerine fatura kestim.”
En son iş adamı Seyfi Beyaz da itirafçı oldu. Onun ifadesinden de bir bölüm aktarayım:
“Teraspark alışveriş merkezinde yaptığımız inşaatın arsasının üzerinde satılık tabelasını görmemiz üzerine aradığımız numaradan Kemal A. isimli şahısla görüştük. Buranın yüzde 85'inin kendisinin olduğunu, yüzde 15'inin de Ekrem İmamoğlu'nun adına olduğunu söyledi. İmamoğlu ile görüştük, bu inşaatı beraber yapabileceğimizi anlayınca Kemal A.'nın yüzde 85 hissesini satın aldık. Hisseleri satın aldıktan sonra inşaata devam ettik ve tamamladık. Ekrem İmamoğlu burada yüzde 15'e değil yüzde 20'ye tekabül eden sayıda 6 veya 7 dükkân aldı. Aradaki yüzde 5 hisseyi resmî bir şekilde devrettik ancak karşılığında herhangi bir ödeme almadık. AVM'nin yanında bir köprü yapılacaktı, biz bu köprüyü belediyenin yapması gerektiğini söyledik ama belediye yapamayacağını belirterek bize Âdem Soytekin'i gösterip bu köprüyü onun yapacağını söyledi ve Âdem Soytekin bizden bu köprüyü yapmak karşılığında 750 bin lira istedi. Kardeşim, Âdem'e elden bu parayı verdi. Daha sonra söz konusu köprünün belediye tarafından yapıldığını öğrendik.”
Bu kadar net itiraflara rağmen hâlâ rüşvet yoktur, yolsuzluk yoktur diyen nemalanıyordur!..
Ben başka isimlerin de itirafçı olacağını düşünüyorum. Çünkü deliller net. İnsanlar da aptal değil. Suçunu itiraf edip daha az ceza almak varken niye içeride yatsınlar? Deliller o kadar net ki, artık kıvıracak durumları da yok!..
Cem Küçük'ün önceki yazıları...
Vay anasına.. güzel İstanbulu yiyip bitirmişler. Allahtanda korkmuyorlar. Daha hala özgür efendi kendi partililerine iftiracı, koplo bir deli yok diyip semt semt dolaşıyor. Konuştukcada iyice batıyor.
Bir memlekette, namuslular, namussuzlar kadar cesur olmadıkça, o memlekette kurtuluş yoktur.