Asvel hafif geldi

Kerem'in bir kafa uzun olduğu Rogers'a karşı oynarken kendisini nasıl hissettiğini bilemiyoruz, ancak 1.60 m'lik bu oyuncunun tribünlerdeki izleyicilere basketbolu herkesin oynayabileceğini pek güzel gösterdiğini düşünüyoruz. Efes bir süredir oldukça iyi oynuyor. Kerem ile Kaya iyiler, Langton'un da çıkışa geçmesiyle dış skor potansiyelleri arttı ve arka arkaya maç kazanmaya başladılar. Farklı Ülker ve Telekom galibiyetlerinin arasına dış sahada değerli bir Tau Ceramica galibiyeti de sıkıştırmayı başaran lacivert -beyazlılar, Asvel'i Abdi İpekçi'de devirerek Euroleague'e de güçlü bir giriş yapmayı hedeflemişlerdi. Efes için biraz dikkat edildiği taktirde zorlanmadan kazanılabilecek bir maçtı. Fiziki açıdan güçlü ve çabuk oyunculardan oluşan Asvel durdurulamayacak silahlara sahip değildi açıkçası. Fransızların dış şutlarda etkili olamamaları Efes'e istediği savunma varyasyonlarını uygulama imkanı veriyordu - içeriye gömülü alan savunması çok etkili oldu - ve oyuna hakim oldular. Asvel geriye düşmesine rağmen mücadeleyi bırakmadı, yapabilecekleri başka bir şeyleri de yoktu zaten. Efes de arayı giderek açmasına rağmen gevşemedi ve istikrarını korudu. Oyuna giren ve çıkan bütün oyuncular başarılıydı; alışılagelmiş performans iniş ve çıkışlarını sergilemediler. Oyunun 32. dakikasında sadece 32 sayı atmasına izin vermiş oldukları Fransız ekibi iyice devre dışı kalmıştı; biraz daha dikkat edebilseler 'az sayı yeme' rekorunu yakalayabilirlerdi. Kalan sürenin bitiminde galibiyete ulaşan temsilcimizin bu dönemde iyi bir form grafiği yakalamış olduğu açıkça görülüyor. Tartışılacak bir konu Asvel'in bu kadar etkisiz olmasının yıldız oyunculara sahip olmamaları ve skor üretememelerinden, yani kısacası kötü bir takım olmalarından mı, yoksa Efes'in iyi oyununun onları etkisizliğe mahkum etmesinden mi kaynaklandığı idi. Efes'in hakkını teslim etmek gerekiyor, ama Fransız ekibinin eski çizgisinde olmadığı da kesindi. Ne dış atışlarda, ne de pota altında hiçbir tehdit oluşturamadılar. Aynı geçen hafta Ülker'in karşılaştığı AEK gibi Asvel de gerçek bir Euroleague takımı hüviyetinde değildi. Efes'in yakaladığı bu performansı ilerleyen haftalarda karşılaşacakları çok daha güçlü ekiplere de sergilemelerini diliyoruz.