Fenerbahçe hedefe kilitlendi

A -
A +

Fenerbahçe Ülker ilk iki maçı fazla zorlanmadan kazanmanın getirdiği bir rahatlık içindeydi başlangıçta. Asist'in basketboldaki önemini unutmuş görünüyorlardı; ilk 9 dakikayı faul dahi yapmadan oynadılar. Efes bu ortamda dikkatli hücum ederek ilk dakikalarda oyuna hakim gibi göründü. Serideki ümitlerini sürdürebilmek için bu maçı mutlaka kazanmaları gerekiyordu. Arka arkaya maç oynamanın öğütücü temposuna rağmen bu durum onları ilk dakikalarda diri tutuyordu. (14-6) Basden'i oyuna alan F.Bahçe savunmaya biraz yüklenince durumu eşitledi (16-16) ve Efes'e bir daha oyunda söz sahibi olabilme hakkı tanımadı. Bu durumun sebebi Efes cephesindeki organizasyon sorunlarıydı. Oyun kurucu pozisyonundan verim alamamaları, teketek pozisyon üretemeyen Haislip başta olmak üzere bütün takımın hücum verimini düşürmeye devam etti. Efes sayı üretemedikçe Fenerbahçe savunması gerçekte olduğundan da etkili gözüktü. Skor sıkıntısı Efes'in belini büktükçe gönderilmesinin arkasındaki nedenleri doğal olarak bilemediğimiz Jenkins'in takımda olsaydı final serisine katkı yapacağını düşünmeden edemedik. (İsrail'e döndükten sonraki ilk maçında 41 sayı attığını basketbolseverler hatırlayacaklardır.) Solomon'un büyük bölümünü skor atmayı düşünmeden oynadığı karşılaşmada (ilk yarıda hiç üçlük denemedi) Fenerbahçe sayı üretimini üstlenenler Mrsiç ve uzak şutlarda yeniden isabet kaydetmeye başlayan Mirsad oldu. 25. dakikada seyircinin de desteğiyle ibre F.Bahçe'den yana dönmeye başlamış, son periyoda girilirken ise farkı 20 sayıya çıkaran Fenerbahçe oyuna tamamen hakim olmuştu. Hücum etmekte zorluk çeken Efes'in ilk üç periyod boyunca kullandığı iki sayılık atış sayısı 10 idi, ki fast break turnikeleri ve pota altı pivot sayıları da düşünüldüğünde bu çok düşük bir rakamdı. Kullandıkları 22 üçlüğün ise sadece 6'sını sayıya çevirmişlerdi. Fark açıldıktan sonra oyunun kaderi de çizilmiş oldu, çünkü şampiyonluk kovalayan sarı-lacivertliler rakiplerine toparlanma fırsatı tanımadılar. Zor bir sene yaşayan Efes'in şanssızlığı Fenerbahçe takımının patlayıcı yetenek zenginliğiydi. Sezonun ilk dönemlerinde yaşadıkları uyum ve paylaşım sorunlarını Aydın Örs'ün tecrübeli yönetiminde, zamanla belli ölçüde aşarak güçlerini sahaya daha iyi yansıtan - ve yenilmesi zor - bir takım haline geldiler. Dünkü galibiyetle final serisinde durumu 3-0 yaparak şampiyonluğa artık çok yaklaştıklarını söyleyebiliriz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.