13-16 Mayıs'ta Körfez ülkeleri ziyaretinde “Saç Dansıyla” karşılanan ve 3 trilyon doları aşan yatırım ve silah anlaşmalarıyla uğurlanan Donald Trump çok mutlu.
Suudi Arabistan, Katar ve BAE'yi ziyaret eden ABD Başkanı, ziyaretlerini değerlendirirken "ABD tarafından (Biden döneminde) terk edilen bu ülkeler Çin'e gitmiyorlar. Bizi seviyorlar. Biz de onları seviyoruz. Biz onları gözeteceğiz, onlar da bizi gözetecek" demiş.
İsrail’in Filistin’de yürüttüğü soykırımdan söz etmeyen Trump, İsrail’in Washington büyükelçiliğinde iki çalışanının silahlı saldırıda hayatını kaybetmesini sosyal medyada “nefret ve radikalizmin ABD’de yeri olmadığını” belirterek baş sağlığı diledi.
Meğer eylemden iki gün önce manifesto yayınlayan saldırgan “geliyorum!..” demiş.
Washington’da bunlar olurken aynı gün Gazze’de İsrail çoğu çocuk ve kadın 103 Filistinliyi katlediyordu…
Cumhurbaşkanı Erdoğan her ortamda İslam ülkelerinin İsrail’e karşı mücadelede yol haritasını “Her şeyden önce İsrail’e silah ambargosu uygulanması, İsrail ile ticaretin sonlandırılması ve saldırganlığı sona ermediği sürece uluslararası alanda tecrit edilmesi” olarak ifade ediyor.
Ancak; “İslam Dünyasının hak ve çıkarlarını” korumak amacıyla kurulan ve nüfusu itibarıyla Birleşmiş Milletler’den sonra dünyadaki en büyük uluslararası kuruluş olmasına rağmen, İslam İşbirliği Teşkilatı bildiğiniz gibi: “İsrail’i engelleme adına bir gayreti yok… İslam’dan bahsetmeyi seviyor hepsi o kadar. İslâm ülkelerinin enerjisini çalıyor!..”
Trump’a saçını süpürge edenler “Gazze’deki her çocuk her bebek bir düşmandır…” diyen katliamcılara karşı sükût etmekteler...
Birleşik Arap Emirlikleri, insani yardımların Gazze’ye ulaşması için İsrail ile anlaşmaya vardığını açıklamış. Ancak bu yardımların GFH denilen kurum üzerinden dağıtılması düşünülüyormuş. Peki, GFH nedir? “Gazze İnsani Vakfı” için Arap medyasının yayınladığı raporda İşgalci İsrail ile iş birliği yapan bir kuruluş olduğu belirtiliyor.
Batı cephesinde ise farklı bir operasyon başladı.
İsrail’i, saldırılarını derhâl durdurmaya çağıran İngiltere, Fransa ve Kanada “Netanyahu korkunç eylemlerini sürdürürken durup izleyemeyiz. İsrail yeni askerî operasyonlarını durdurmaz ve insani yardıma karşı engelleri kaldırmaz ise daha somut adımlar atacağız” açıklamasını yaptı.
“Soykırımcı bir ülke ile iş yapmayız” diyen İspanya silah satışını tamamen yasaklayan kanun çıkarırken İsrail’in Londra büyükelçisini çağırıp uyaran İngiltere bütün ticari ilişkilerini askıya aldı…
Alanı daralan Netanyahu da dümen mi yok?.. Dünyanın nefreti “Gazze’deki operasyonları derhâl durdur, insani yardım girişine izin ver!..” diye ne zaman ayaklansa hemen İran kartını ileri sürüp küskünleri(!) başına topluyor.
İçeride ise gündemde; Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektörü Naci Bostancı’nın, İsrail asıllı şarkıcı Linet Menaşi'nin konserinin iptal edilmesine sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım var.
Linet Konserinin iptalini “kastını aşan eylem” olarak nitelendiren ve “Filistinlilere faydası değil zararı var. Kaynağı ancak ve sadece kabilecilik olan konser engellemesi asla kabul edilemez…" diyen Bostancı’ya verilen sayısız cevapların ortalaması olarak,
"Sana ne Linet'ten?.." diyen Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral’dan:
"Hayırdır Naci Bostancı!.. Gazze'de ve dünyanın birçok ülkesinde yapılan vahşete gıkın çıkmayacak, sessiz kalacaksın; ancak Siyonist bir şarkıcı sözüm ona mağdur olmuş gibi ciyaklayacaksın!.. Sana ne Linet'ten!..”
Nihayetinde her zulmün bir sonu her gece gibi Gazze’nin de sabahı olur… Ve… “Ortalık ağarınca olur belli/Herkesin geceyi kimin ile geçirdiği…”
Hikmet Köksal'ın önceki yazıları...