Suriye'de de bayram olsun, Arakan'da da!..

Bütün İslam âlemi için, bugün müstesna bir gün. Rahmet ve mağfiret ayı olan Rama-zan-ı şerifi idrak etmiş olmanın ve bu vesileyle yapılan ibadetlere verilecek büyük sevaplara kavuşmanın, dolayısıyla Allahü teâlânın vâsi rahmetine gark olmanın sevincini yaşıyoruz. Bunun için bayram yapıyoruz... Umuyor ve diliyoruz ki, Ramazan Bayramı cümle İslam Âlemine sürur, huzur ve barış getirsin. Bütün insanlık için sükûnet ve selamete vesile olsun! Hamdolsun bizler bugün çoluk çocuğumuzla, akraba-i taallukatımızla, konu-komşularımızla bayram sevinci ve neşesini paylaşıyoruz. Lakin biliyor ve görüyoruz ki, dünyanın pek çok yerinde Müslüman kardeşlerimiz; bayramı, bayramları yaşayamıyor. İşte Suriye halkı... Kâbus ortamında girdiği bu üçüncü bayram! Vahşi biçimde katledilen binlerce insanına mı yansın? Zindanlarda, korkunç işkenceler altında inleyen on binlerin acısına mı tahammül etsin? Yoksa sınır ötelerine sığınan yüz binlerin, kendi yurdunda mülteci duruma düşmüş, bir ekmeğe muhtaç milyonların haline mi üzülsün? Ya Suriye'nin yanı başındaki Filistin halkı ne yapsın? Üç kuşak boyu, Filistin toraklarında acaba kaç kişi bayram yapabildi? Heyhat! Bir asırdan beri, buruk bayramlar yaşayan o kadar çok Müslüman var ki... Arakan Müslümanlarını, birçoğumuz belki de daha yeni duydu! Myanmar, nam-ı diğer Burma denilen, uzak bir ülkede, hayatta kalmaya çalışıyorlar. Açlık, fakirlik, yokluk zaten bir felaket. Fakat daha korkuncu, kendilerine hiç hayat hakkı tanımak istemeyen Hinduların, yaptığı kitlesel katliam ve zulüm... Aynı felaket, Tayland, Sri Lanka, Nepal ve Filipinler'de yaşayan Müslümanlar için de söz konusu. Hindistan'ın pek çok eyaletinde, mesela Assam'da, Müslümanlar Hindu zulmü altında inim inim inliyor. Adı geçen ülkelerdeki Müslümanlar, özellikle dini bayramlarda, Budist ve Hinduların saldırılarına maruz kalıyorlar... Hele bir Doğu Türkistan var ki... Başlı başına bir fecaat! Uygur Türklerinin maruz kaldığı baskı, zulüm ve asimilasyonu anlatmak asla mümkün değil. Ve bu kardeşlerimiz de on yıllardan beri bayram sevincini yaşamaktan mahrum. Peki, Afganistan'daki Müslümanların dramına ne demeli? Otuz küsur seneden beri Afgan dağlarında patlayan bombaları ve bu bombaların kararttığı hayatları dile getirmeye hiçbir şekilde kelimeler yetmez!.. Velhasıl İslam Dünyası, çok büyük çapta savaşların; iç çatışmaların, fitne ve fesatların tasallutu altında. Yeryüzü coğrafyasına bakınız. Her yerde Müslüman kanı akıyor... Kimi yerde harici düşmanların istilası var. Ne yazık ki, kimi yerde de Müslümanlar arasında bitmeyen etnik ve sekter çatışmalar var. Afrika'nın belki de en fakir ülkesi Mali. Ama yer altı zenginlikleri açısından tam tersi. İşte bu gariban ülkeye, son aylarda musallat terörist gruplar (El Kaide vs.), sözüm ona İslam adına, dört-beş yüz yıllık İslami kültür mirası türbeleri yıkıp yerle bir ediyorlar. Somali'de keza "Şebab" denilen, bunların benzerleri karanlık çeteler, her tarafı kan ve ateşe boğuyor. Bu ne felakettir ya Rab! Dua ve niyazımız, dünyadaki bütün Müslümanların (Suriye, Arakan, Afganistan, Mali, Somali...) bayram yapabilmesi. Bayramınız mübarek olsun. Nice Bayramlara!