Scala''nın öğrencileri sanki ileri uçlarında yüksek toplara iyi yükselen, vücuduyla rakibini bozabilen elemanları varmış gibi, genelde kanatlardan bindirip, orta yapmayı denedi. Şayet, bu oyun planı Scala''nınsa, İtalyan hocanın son yenilgilerden sonra beyni bir hayli fazla yorulmuş. Yok şayet, bu oyun düşüncesini futbolcular tezgâhladıysa, onların da yanlışı büyük. Futbolda sürekli hücum yaparak ve de fazla adamla yüklenilerek, gol atmak yerine; rakibi savunma bölgesinden uzağa çekerek tuzağa düşürmek daha hayırlıdır. Leeds United''ın arkada dörtlü oynayan savunma bloğunu, ben bu yazıyı yazdırdığım 70''li dakikaların ortasına kadar Beşiktaş hiç santraya kadar çekemedi. Oysa, Beşiktaş''ın bu oyundaki pozisyon ve gol anahtarının Ahmet Dursun''a derinliğe atılacak uzun paslar olması gerekirdi. Nihat''ı da İngilizler''in dörtlü bloğuna çok yaklaştırmadan, bu tip uzun toplarda dönenleri yakalayıp şut araştırmasına sokmak lâzımdı. Herşeye rağmen, Leeds''teki ilk maçta savunma güvenliğini elden bırakıp ağır bir skor altında kalan Beşiktaş yoktu. Emniyetli savunma prensibi zaten yukarıda da bahsettiğim gibi sınırlı hücum planı olan Leeds''e pozisyon vermedi. Ama Beşiktaş, tek hat üzerinde liberosuz oynayan savunmaların nasıl delineceğinin dersini belli ki, ya çalışmamış ya da hiç almamış. Leeds United, kanatlardan geleceğini beklediği Beşiktaş yerine, göbekten çabuk ve derinliğine atak yapan bir takımla buluşsaydı; devrilebilirdi. Sonuçta; Beşiktaş eksilmiş kadrosu ve yanlış oyun planına rağmen Şampiyonlar Ligi''nde 1 puan daha alıp, hiç olmazsa UEFA Kupası''na bir bilet bulabilmenin kuyruğunda kaldı.

