Kaydet
a- | +A
Başlık,1951''den sonra bir türlü yenemediğimiz Almanlar''ı bu defa dize getirebilmenin dileğini taşıyordu. Olmadı. Maçı 3-0 kaybettik. "Neden bu anı ile yazıya girdin ve yazıya benzeri bir başlık koydun?" diye soracak olursanız, G.Saray''ın da Şampiyonlar Ligi''nde ilk maçlarda hiç galibiyeti bulunmuyor. Bu olumsuz tablo ve geçen sezonki takım oyunu felsefesinin yara alışı yüzünden bu akşamki Monaco maçı öncesi bu yazıyı yazmak zorunluluğunu hissettim. G.Saray''ın Hakan Şükür''le Arif''in yerine benzeri futbolcuları transfer etmediği için, son iki sezonki müthiş takım oyunu felsefesinde arıza yapacağını, daha maçlar başlamadan bu sütunda dile getirmeye çalışmıştım. Terim hocanın, çağın ön liberolu dörtlü alan savunması sistemi ve bu sistemin bütün dişlilerinin mükemmel işleyişi, ülke içindeki unvanları bir kenara bırakın, G.Saray''a UEFA Kupası''nı kazandırmıştı. Okan, Emre, Suat''ın belki de dünyada en gerçekçi presi uygulayan orta saha topluluğu olduğunu da her fırsatta yazdım, Kanal-7 ve TV-8''deki yorumlarımda dile getirdim. Ancak, G.Saray bir bütündü, kalecisinden son adamına kadar takım oyunu, yüksek tempo ve dar alanda pres felsefesi ile oynuyordu. Hakan Şükür''le Arif''in, olmadığı zaman Hasan Şaş''ın "Üç Bücür"e olan katkısı, G.Saray''ı ünlü Avrupalılar karşısında ayakta tutan, bence, bir numaralı faktördü. Bugün ise durum çok farklıdır. Bücürler yine vardır, arka bloktakilerin tamamı yerli yerindedir, Hagi, Lucescu''ya kalkan olma stratejisiyle, 35 yaşını inkâr edercesine büyük bir efor göstergesiyle oynamaktadır ama, Jardel ve onun yanına plase edilen Serkan veya Marcio, G.Saray''ı yarım takım gibi sunmakta, daha tribün deyimiyle sarı-kırmızılı ekip dar alanda pres, yüksek tempo oluşumlarında 9 kişi kalmaktadır. Bu da, Jardel ve partnerleri dışındakileri daha fazla efor harcamaya, dolayısıyla da, geçen iki sezonun aksine aşırı yorgunluğa yakalatmaktadır. Bir kanıt verirsek, siz hiç Fatih Terim ve futbolcularının geçen sezon haftada üç maç maratonu sebebiyle yorgunluk sığınağına saklandıklarını gördünüz veya duydunuz mu? Hiç sanmam. Ama bu sezon, gerek maçlardan sonra gerekse hafta içinde Lucescu''dan futbolculara kadar yakınmalar artmaktadır. Bunları neden yazdım? Şayet, G.Saray, Monaco''ya yenilirse, gruptan çıkması çok zorlaşır. Çünkü, diğer takımlar da, grubu kendilerine göre kolay yorumladıklarından, böyle bir oluşum karşısında daha da fazla umutlanıp, konsantre olacaklardır. G.Saray kazanırsa, yine bana göre grubu birinci tamamlama yolunda büyük avantaj sağlayacaktır. Ama şunu da ilave etmeden yapamayacağım; Jardel ve partneriyle, o geçen sezon Avrupa''ya dehşet saçan G.Saray''ın yolu dikenlidir, engebelidir... Kağıt üzerinde dişine göre rakiplerle eşleşmiş olsa dahi...
ÖNE ÇIKANLAR